Amerika'nın Iowa eyaletinin mısırı lezzetiyle ünlüdür. Dümdüz topraklarında ufuklara kadar mısır tarlaları uzanır. Ben Iowa Üniversitesi'nin Uluslararası Yazarlar Atölyesine bir yıl süreyle katıldıktan sonra, Milliyet Gazetesi'nin Batı Amerika Bürosunu kurmak üzere o zamanki eşim Leyla ile birlikte Kaliforniya'ya doğru yola çıkacaktım.
Anneannem dindardı. İyi bir şey yaşadı mı, hemen iki eliyle yüzünü sıvazlayarak "Hamdolsun yarabbi" derdi. Toplumun başına kötü bir şey gelmesi söz konusu edilince de kaderden dileği hep aynıydı.
Adamın biri derdini dile getiriverip "Anayasada laiklik olmasın" deyince kıyamet koptu.
Televizyona küs gibiyim. Ne zaman baksam ekranda ya cenaze var, ya atışma.
Yüzyıllardır tartışılıyor: Rastlantı diye bir şey var mıdır? Yoktur, her olay belirli bir nedenden kaynaklanır tezine inananlar arasında yer alan Einstein'ın şu sözü de ünlüdür:
Siz "Biz adam olmayız, Türkiye dünyada geriliyor, batıyor" demekten vazgeçemeyen kasvet tiryakilerinden misiniz? Kopuk kopuk birkaç bilgi kırıntısı sunayım dikkatinize.
Demokrasinin tersi nedir? Aristokrasi mi? Öyle bir şey kalmadı ki dünyada. Günümüzde halk egemenliğine en ters düşen etkin güç bürokrasidir.
Yeni duydum, dokuz yıl önce Meclis'te Türkçenin korunması için komisyon kurulmuş.