İSLAM BİRLİĞİ TEŞKİLATI TOPLANTISI ÇOK MU ÖNEMLİ?

Vehbi BAYSAN 16 Nis 2016

Vehbi BAYSAN
Tüm Yazıları
Yazının sonuna saklamadan yanıtını hemen vereyim – evet, bu toplantı ve İstanbul'da yapılıyor olması hem Türkiye hem de İslam dünyası açısından çok önemli.

Yazının sonuna saklamadan yanıtını hemen vereyim – evet, bu toplantı ve İstanbul’da yapılıyor olması hem Türkiye hem de İslam dünyası açısından çok önemli. Maalesef, bu toplantı konusunda sabah-akşam ‘haber bombardımanı’na tutulmuş olan halk, yine fazla bir şey öğrenemeden bir organizasyon daha nihayetlenecek. Soruyu bir de şöyle soralım: Toplantının bitiminde insanların zihninde ne kalacak? Bir ay sonra neleri hatırlayacaklar? Toplantının içeriğinden ziyade, Suudi kralı Selman şimdiden akıllarda kalacağının işaretlerini verdi. Çok iyi hazırlanmış bir ‘halkla ilişkiler/PR’ operasyonu izledik. Daha gelmeden önce kiralanan 500 lüks araç televizyon ekranlarını ve gazete sayfalarını kapladı. Üstelik, ‘otelin 7 katlı otoparkında yer kalmadığı için’ bu araçların çoğu dışarda park etmek zorunda kalmış. Doğrusu merak ettim: 500 lüks, hem de çok lüks araç kimler için kiralanmıştı? Bir otelin niçin yerin yedi kat altına inen otoparkı olur? Dışarıda kalan araçların 5/10 adedini gördük de gerisi neredeydi? Çoğunluk nüfusun ortalama aylık geliri belli olan bir ülkede, şirketler nasıl olur da bu kadar çok aracı garajlarında tutacak yatırımı yapar?

Yine kral hazretleriyle devam edelim, kapısının kenarında ‘Allah Yahfazak/God Bless You/Allah SENİ korusun’ yazılı devasa özel uçağından ‘biz faniler gibi’ yürüyerek inmedi, yürüyen merdiven kullandı (arada asansör kullandığına dair sözler dolaştı ama ekranlarda göremedik). 80 yaşında bir insanın yürüyen merdiven kullanması kadar doğal ne olabilir! Dikkatleri bu noktaya çekmemin nedeni şu, ülkemize farklı gün ve saatlerde ulaşan diğer ülke liderleri konusunda neredeyse fazla haber yapılmadı, sadece karşılanma görüntülerini izledik.

Kral Selman, Ankara’ya gelmeden önce yakından izlediğim bir Mısır ziyareti gerçekleştirdi. Bu ziyaret, Mısır’da büyük yankı buldu ve Arap medyası günlerce bu ziyareti değerlendiren yayınlar yaptı. Ziyaret elbette siyasi mesajlar da taşıyordu, ancak, en önemlisi bu güne kadar hiç olmadığı kadar çok, milyarlarca dolarlık ikili ticari anlaşmalara imzalar atıldı. Hem de en üst düzeyde katılımların olduğu, konseylerin oluşturulduğu bir ortamda yapıldı tüm bunlar. Ortadoğu’da sıklıkla görülmeyen bir ‘ekonomik ziyaret’ gerçekleşmiş oldu. Suudi kralının ülkemize gelişi bu açıdan çok önemli, üst düzeyde yapılan ikili görüşmelerde pek çok ekonomik nitelikte anlaşmalara imzalar atıldı. Ticaret hacminin yükseltilebilmesi için atılacak adımlar üzerinde anlaşmalara varıldı. Basına pek sızdırılmayan bu anlaşmaların detaylarını şuan bilmiyor olmamız çok da kıymeti harbiyesi yok. Asıl önemli olan, Suudi Arabistan’ın artık bölgede bir ekonomik güç olarak da yükselme hedefinde olduğu ve bunun ilk adımlarını da Mısır ve Türkiye gibi devasa iki ülke üzerinden uygulamaya koymuş olması. Her üç ülke için de son derece olumlu sonuçları olacak bu ekonomik işbirliğinin kemal-i ciddiyetle takip edilmesi gerekir. Bu satırların yazıldığı saatlerde İslam İşbirliği Teşkilatı toplantıları sona ermiş, sonuç bildirgesinin açıklanmasına az bir süre kalmıştı. Üç yılda bir düzenlenen bu önemli toplantının Türkiye’nin önderliğinde İstanbul’da düzenleniyor olması ayrı bir önem taşımakta. Bu sayede, Suriye’de devam eden iç savaşa ve dahi bu savaşın yarattığı mülteci sorununa daha fazla dikkat çekilme imkanı doğmuş ve İslam ülkelerinin bu soruna nasıl müdahil olacakları çeşitli oturumlarda ve ikili görüşmelerde ele alınmıştır.

Bu toplantının detaylarını daha sonraki yazılarımızda değerlendireceğiz, ancak Türkiye’nin önder bir ülke konumuyla yaptığı önerilerin altını çizmek isteriz. Bunlar içinde en fazla takdiri şayan konu Müslüman toplumlarda ‘kadın’ sorununun masaya getirilmiş olmasıdır. Toplumların nüfusunun yarısını oluşturmalarına rağmen karar mekanizmalarında göremediğimiz kadınlar, bu sayede çok daha etkin olma şansına kavuşabilirler.