Türkiye, “şu PKK’yı Sincar’dan çıkarın, şu Suriye’nin kuzeyini üs haline getirmesine mani olun” diye neredeyse bir yılı aşkın bir süredir dosta düşmana uyarılar yapıyor…

Sonunda beklenen oldu, Türkiye kendi göbeğini kendi kesmeye başladı. Türk savaş uçaklarının kuzeybatı Irak’ta Sincar Dağındaki PKK ve kuzeydoğu Suriye’de Karaçok Dağındaki PKK-YPG mevzilerini yerle bir ettiği haberleri dünyayı sarstı.

Türkiye uzun zamandır PKK’nın Şengal’de yani Sincar bölgesinde çöreklendiğini, kuzey Irak’ta Kandil Dağlarından sonra bu sefer kuzeybatı Irak’ta ikinci bir bölgeyi de ele geçirip kabul edilemez bir durum yarattığını hem Amerika’ya hem Barzani yönetimine hem de Bağdat hükümetine defalarca söyledi. Onlar da “haklısınız” deyip hiçbir şey yapmadılar…

Aynı zamanda Türkiye PKK-YPG ikilisinin ortak hareket ettiğini, kuzeydoğu Suriye’de Derik ilçesi bölgesinde ve kuzeybatı Suriye’de Afrin bölgesinde PKK’nin çöreklendiği ve ülkemize doğrudan tehdit oluşturduğunu defalarca anlattı. Ama onlar “biz YPG ile DEAŞ’a karşı savaşıyoruz” bahanesinin arkasına saklanıp gerçek tabloyu görmemezlikten geliyorlar. Hatta ABD bu Suriye’de YPG-PKK mevzilerine yapılan hava akınlarından doğan rahatsızlığını Türkiye’ye bildirmiş… Neden rahatsız oluyorlar? Yoksa YPG militanlarına verdikleri silahların PKK tarafından Türkiye’de terör eylemlerinde kullanılmasından mı rahatsızlar da suçluluk duygusuyla böyle davranıyorlar? Bu konu mutlaka 17-18 Mayıs tarihlerinde Washington’da Cumhurbaşkanımız ve ABD Başkanı Donald Trump arasında görüşülecektir.

Türkiye artık Afrin’deki Hatay ilimize tehdit unsuru olan PKK varlığını, güneydoğu illerimize tehdit olan ve Kobani’de çöreklenmiş PKK-YPG varlığını, Sincar’da Barzani ile alay edercesine at oynatan PKK’yı göz ardı edemez. Onları her zaman ve her yerde vuracağını gösterdi ve göstermeye devam edecek.

Buna ABD, Irak, Barzani ve diğer ilgili tarafların alışmaları lazım.