2020 yılına girerken bir basın bülteni geçti elime. 2020 yılının ilk büyük bombası olarak bir düetten bahsediliyordu.
Müzik dünyasının efsane müzisyeni Selami Şahin'in yanında yetişen onun hem oğlu hem de öğrencisi olan bir genç ve yakışıklı adam.
90'lar çok kıymetli, çok değerli bir dönem hayatımızda hepimizin. Müzikle pop müzikle beraber tekli yayından çoklu yayına televizyonlarda geçiş yaşadık. Yine aynı şekilde müzikte de özgürlük süreci başladı.
Mankenlikten müziğe geçen ve herkes "bir şey yapamaz" derken onlara adeta meydan okuyarak on beşi yılı aşkın bir süre boyunca pop müzikte kendi tarzını yaratmayı başaran ve her daim zirveyi zorlayan bir isim: Ayşe Hatun Önal.
Digitürk, Dsmart, Turkcell içerik müdürleri uyuyor mu?
Denizli'den Atina'ya varan bir müzik hikayesi.
Yaklaşık iki yıldır piyasada "Acıların Kadını" olarak tanınan Arabesk sanatçısı Bergen'in hayatını konu edecek film ile ilgili haberleri takip ediyorum. Filmde benim de çok sevdiğim Türkiye'nin son on beş, yirmi yılda yetiştirdiği an başarılı oyuncu Serenay Sarıkaya başrolü oynayacakmış.
Geçtiğimiz hafta İstanbul'da beşincisi düzenlenen International Conference on Advances in Education and Social Science Konferansına katıldım.