Lefter Sezonu'nda Ligimizde dördüncü hafta maçları da geçen hafta sonu oynanarak tamamlandı.
Önceki gece, dünyanın en güzel manzaralı stadı, yeni adıyla BJK- Vodafone Park, bizim kuşak için İnönü Stadı, babalarımızın dilinde Mithat Paşa Stadyumu'nda Lefter Sezonu'nun üçüncü hafta maçı oynandı.
Boğaziçi Üniversitesi Profesörlerinden Hocam Metin ERCAN Bey'in, geçen gün sosyal medyada dolaşan bir yazıyı iktibas ettiği paylaşımında şunlar söyleniyordu; "Fenerbahçeli erkeklerle evlenin kızlar. 29 sene Türkiye Kupası'nı kazanmayı, 20 sene Aziz YILDIRIM'ın gitmesini beklediler. Dört senedir 4. Yıldızı, 10 senedir de Şampiyonlar Ligi'ne katılmayı bekliyorlar ve Fenerbahçe'yi hiç bırakmadılar, sizi de ne olursa olsun bırakmazlar."
Yılmaz ERDOĞAN, müthiş gözlem kabiliyeti ile bir dönemi hem komik hem de trajik yönleriyle anlattığı sinema serisi Vizontele'de; Ülkemizin doğusunda bir köyde televizyon öncesi ve televizyon sonrasını naif bir dille resmeder.
(*) Merhaba Hüzün demek Fransızca. Françoise SAGAN'ın 18 yaşında yazıp meşhur olduğu (ve filmi de çevrilen) bir roman Bonjour Tristesse. Bir gencin yaşadığı duygusal iniş-çıkışları ve ailesi ile olan hüzünlü ilişkilerini anlatıyor. Melankolik bir havada yazılmış ve bu sebepten çok tutulmuş bir eser aynı zamanda.
Unutulmasın diye bazen özellikle deyimin/tamlamanın eski halini kullanıyoruz yazılarımızda. Bu defa da aynı şekilde "genel durum" yerine "vaziyet-i umumî"yi tercih ettik.
İçinden geçmekte olduğumuz iç ve dış kaynaklı döviz artış sürecinde futbol kulüplerimiz de her geçen gün içinden çıkılamaz bir duruma sürükleniyorlar. Maalesef.
Amerika'nın 1974 Kıbrıs Barış Harekâtı sonrası uyguladığı ambargo ile yerli silah üretimine mecbur kalışımıza benzer bir itekleme ile UEFA Finansal Fair Play uygulaması ile de masrafları kısarak ve alt yapıya yönelerek "ayağımızı yorganımıza göre uzatmaya" mecbur kalışımız, sebep-sonuç ilişkisi içinde bizim hayrımıza netice verecek gibi gözüküyor.