Bugün mücadele ruhunu yeniden diriltmek için insanı yeniden düşünmek zorundayız. Bu şekilde yeryüzünü maddi kazanım için mücadele dünyası olmaktan çıkarıp manada derinleştiğimiz bir mücadele alanına çevirebiliriz.
"Aşk ile başarının ilişkisi nedir?" Binlerce gencin meslek ve üniversite tercih süreci heyecanı, bir konferansımızda sorulan bu soruyu hatırlattı.
Dalgaların sesi, yaprakların nefesine karışmış. Sahildeki taşlar, suyun ısrarına dayanamamış ve yeni formlar kazanmış. Sürekli bir oluş halindeki varlık, zaman deryasında yol almanın, yolcu olmanın yahut yol olmanın telaşında.
İnsani duruşumuz neden giderek bozuluyor acaba? Cevaptan önce günümüz insanının ruh durumuna ilişkin sorularımızı çoğaltalım.
Neredeyse bütün dallarına dokundum kayısı ağacının, belki babamın el izleriyle buluşurum diye. Ne çare ki gidenin izini yakalamak kolay değil.
Yenilenen İstanbul seçimi, liderlik sürecini tekrar gündeme taşıdı. Zira dünyayı daha yaşanır yahut yaşanmaz hale getirenler liderlerdir. Dolayısıyla lideri, diğer insanlardan ayıran özellikler, tarih boyunca merak edilmiştir.
Haz ve hız çağı, tatil anlayışını da değiştirdi. Evde zaten giderek parsellenmiş hayatlar yaşayan aile üyeleri, birlikte zaman geçirmek yerine bireysel tatili tercih ediyor.
Yenilenecek olan İstanbul seçimi, partilerin ve liderlerin seçmen davranışını etkileme yarışına sahne oluyor. Caddelerde afişler, sosyal medya beyanları, televizyonlardaki tartışmalar, basın açıklamaları, mitingler… Yöntemler farklı olsa da amaç aynı. Seçmenin karar verme sürecini ve tercihini etkilemek.