Bugünkü ve bir sonraki yazımda Türkiye'de toplumsal sürdürülebilirliği aksatan problemler üzerinde duracağım.
Bugün Rusya – Ukrayna Savaşı'nın bize gösterdiği olgular ve süreçleri toplumsal sürdürülebilirlik açısından yorumlayacağım.
Bugün 2000 yılından bu yana bütün dünyada hızlanan bir trendle artan popülist sağ iktidarlardan bahsedeceğim.
Bugün yeniden sürdürülebilirlik konusuna dönüyorum. Konumuz "toplumsal sürdürülebilirlik" ve Bergson Felsefesi.
Benim kendi ailemde, özellikle anne tarafımda, beş vakit namaz kılan, oruçlarını tutan, mazbut bir hayat yaşayan büyük amcalarım ve büyük halalarım vardı.
Siyaset Bilimi ve İktisat literatüründe ekonomik kriz dönemleri sol siyasetin ve/veya onun ekonomi politiğinin yükseleceği dönemler olarak kabul edilir.
Savaşın 9'uncu gününde bu yazıyı yazıyorum.
Cuma günü rahatsızlandığımdan dolayı yazamadım. Merak etmeyin, Covid 19 bize uğramadı.