​ULUSAL ÇIKAR MI, TİCARİ FAYDA MI?

Alican DEĞER 26 Eyl 2017

Alican DEĞER
Tüm Yazıları
Bir görüş Türkiye'nin Irak Kürdistan Bölgesi'ne yönelik ekonomik bir yaptırımda bulunması halinde kendisinin de zarar göreceği.

Bir görüş Türkiye’nin Irak Kürdistan Bölgesi’ne yönelik ekonomik bir yaptırımda bulunması halinde kendisinin de zarar göreceği. Bunu Türkiye içindeki kimi çevreler ve dahi Barzani de dile getiriyor. Bu yüzden böyle bir şey yapılmayacağı düşünülüyor.

Argümanları bu. İyi de bu zaten kendi içinde bir çelişki içeriyor. Barzani ekonomik tehditlere rağmen kendi “Ulusal çıkarını” ön plana alarak bağımsızlığı zorluyorsa, Türkiye neden kendi “Ulusal çıkarını” düşünmesin?

Açıkça belli ki Irak Kürtleri ekonomiyi falan takmıyor. Ama mesela Türkiye’nin ekonomik düşüneceğini hayal ediyor. Onların tarafından bakınca yapılan ticaretin veya oy kaygılarının Türkiye’nin tavrını belirleyici olduğunu düşündükleri görülüyor. 

Bence yanılıyorlar. Neden yanıldıklarını düşündüğümü anlatayım. Ekonomi mi ticaret mi tartışmasında her zaman kaybeden ticaret olur bu topraklarda. Çünkü sınırlar hep tartışmalıdır. 

1974 Kıbrıs Harekatı’nı çocuk da olsa yaşamış biri olarak ekonomik yaptırımların bir işe yaramadığını rahatlıkla söyleyebilirim. Tıpkı aynı durumun Barzani’nin tavrını etkilemediği gibi.

1974 sonrasının fakir Türkiye’si 10 yıl boyunca ambargo yedi. Hem de öyle böyle değil. Yağ kuyruklarına girdik, tüp kuyruklarından çıkıp. Darbe bile oldu bu uğurda. Ama Kıbrıs’ta değişen bir şey olmadı. “Avrupa Birliği’ne alacağız” dediler yine bir işe yaramadı son tahlilde. Yani ulusal çıkar açık ara öndeydi.

Bir diğer düşünce oy kaygıların belirleyici olabileceği. Dolaylı olarak demek istedikleri “AK Parti, Kürk kökenli seçmenden oy alıyor bu tehlikeye girer.” Hatta Barzani’ye bağlı yayın organlarında bu doğrultuda anketler bile yapılıyor 1800 kişinin katıldığı. “Yüzde 85 evet oylar etkilenir” cevabı çıkan. 

Ama işin bir de diğer yönü var. Bu ülkede oy veren kitleler sadece “Barzani’yi sevenlerden” oluşmuyor. Hatta bu kısım çok çok azınlıkta. Getiri götürü hesabı yapılırsa bu düşünce sahipleri zararlı çıkar. Böyle bir tavır bölünme kaygısı taşıyan kitleleri ters yönde etkiler. Hem de nasıl.

Kuzey Irak Kürdistan Bölgesi’ni şahsen kuran, kollayan, destekleyen Amerika’nın da yapabileceği bir şey yok.  Çünkü tek umutları mevcut Başbakan İbadi. İbadi onların kırmızı çizgisi. Kesinlikle kaybetmek istemiyorlar. Çünkü İbadi kaybederse alternatifi Maliki. Maliki’nin İran ile daha yakın olduğu da bilinen bir durum. Maliki’nin Amerika’nın tepkisiyle ve Irak’ın Kürt Cumhurbaşkanı’nın da harekete geçmesiyle görevden ayrıldığını biliyoruz. 

Türkiye, PKK teröristlerine hava harekâtı düzenlediğinde bile uygulayamadığı “Egemenlik” haklarını ileri sürerek demediğini bırakmayan İbadi’nin, ülkesinin bölünmesine bir şey yapamayan bir Başbakan durumuna düşmesi kime yarar dersiniz?  Irak’ta olası bir iktidar değişikliği Amerika’nın işine gelir mi sizce?