Türkiyeyi karalama kampanyası yurtdışında tam gaz devam ediyor. Bu algıyı oluşturmak kolay tabii ama algıyı yok etmek sanıldığı kadar kolay değil elbette.

Hem üreticinin, hem biz vatandaşların hem de bu ülkeyi sırtında taşıyarak temsil eden kıymetli siyasetçilerin, bürokratların, stk’ların ve küresel faaliyet gösteren şirketlerimizin harekete geçme zamanı çoktan gelmişti.

Bir ülkenin tanıtımı, iletişimin en zor alanlarından biridir.Özellikle jeopolitik olarak ateşin tam ortasında yer alıyorsanız bilesiniz ki işimiz daha zor. Ortadoğuya kapımızı açmamız, silahların susması için Fırat Kalkanı olmamız, enerji için batının anahtarı bile olmamız AB için vize almamıza yeterli fasıl olamıyor.

Fasıl demişken kalan 4 fasılın türküsünü henüz söylemedik…

Neyse konumuza tekrar dönersek,

iletişim algısı en yüksek ülkelerden biri olan İsviçre içinde durum aynı değişmez.

Geçtiğimiz 3 hafta önce;

Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi'nin öncülüğünde, TİM koordinasyonu ve TOBB iş birliğiyle yurtdışında yürütülecek Türkiye İmaj Kampanyası’na, sivil toplum ve iş dünyasının temsilcileri ile küresel çapta faaliyet gösteren firmaların en üst düzey yöneticileri katıldı.

Türkiye’nin tanıtımı deyince ilk akla gelen Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM). Çünkü tanıtım öncelikle turizmi, ardından ihracatı etkiliyor. Turquality Program yönetimi TİM’in bünyesinde çalışarak “Türkiye İmaj Kampanyası” adıyla yeni bir tanıtım kampanyası başlatıldı. Buna göre; Türkiye’de faaliyette bulunan küresel markaların temsilcileri, Türkiye’yi anlatacak. Proje, Ekonomi Bakanlığı’nın öncülüğünde, TİM koordinasyonunda ve TOBB işbirliği ile gerçekleştirilecek.

Türkiye’nin uluslararası konumu ve itibarını  yeniden kazanmasını sağlayacak kampanya; Amerika, İngiltere, Almanya, Fransa, İtalya, Rusya ve Birleşik Arap Emirlikleri olmak üzere, Türkiye’nin ihracatında yüzde 40’a yakın paya sahip yedi ülkeyi kapsayacak. Çalışmaların tamamı Türkiye’den yönetilecek. Kampanya kapsamında ilk etapta Türkiye’de varlık gösteren yabancı kurum ve kuruluşların üst düzey yöneticileri ile hazırlanan videolar, yedi ülkede gösterime girecek. Bugünden itibaren iki gün boyunca, önce Türkiye televizyonlarında tanıtıcı filmler gösterimde olacak.

16 uluslararası markanın üst yöneticilerinin Türkiye’ye dair duydukları güveni ve inancı kendi ağızlarından aktardıkları videolar, ‘Yabancı dostların gözünden, kalbinden ve dilinden Türkiye’ temasını işliyor. Yurtdışında, özellikle Türkiye’nin ihracatından yüksek pay alan ülkelerde yürütülecek kampanyanın diğer ülke kampanyalarından en büyük farkı; Türkiye’nin gerçeklerinin Türkiyeli iş adamlarının ağzından değil, Türkiye’de faaliyet gösteren, ülkemizin taşıdığı potansiyele inanan ve işlerine yatırım yapmaya devam eden yabancı kurum ve kuruluşların yöneticilerinin ağzından anlatılması olacak.  Kampanyanın 7 ülkede 500 milyon doğrudan erişime ulaşması hedefleniyor.

INFLOW Travel Summit 2017

Tanıtım ve imaj kampanyası demişken bağımsız çalışan ve yaklaşık 32 marka ile organize olmuş bir şirketten bahsetmek isterim.

Tüm dünyada milyonlarca kişinin seyahat tercihine yön veren içerik üreticileri, bloggerlar ve sosyal medya fenomenleri ile influencer yani “etki eden, kanaat önderi” diyebileceğimiz, sosyal medya fenomenleri, İstanbul ve Antalya’da izlenimler edinecek ve bunu YouTube, Instagram, Twitter veya Facebook sayfalarında dünya ile paylaşacak.

Bu iki kampanya farklı kollardan yürüyen ama aynı amaca yönelik görünüyor. İkisinin de hareket noktası ve olgunlaştırması farklı tabii…

7 ülkenin tv kanallarında yayınlanacak bu reklam kampanyaları ile 500 milyon kişiye ulaşılması hedefleniyor. Seçilen ülkeler de önemlidir. Almanya başta olmak üzere, ABD, Rusya, İngiltere, Fransa, İtalya, Birleşik Arap Emirlikleri gibi ülkeler öncelikle seçildi.

Amaç, darbe kalkışmasına rağmen Türkiye’de her şeyin sağlıklı yürüdüğünü, dünyanın itibar ettiği markalarla anlatmaktı.

17 Nisan 2017 tarihi itibariyle, Türkiye yeni bir döneme girmiştir. Halk oylamasından “Evet” çıkması, küresel yeni stratejileri de zorunlu kılacaktır. Türkiye İmaj Kampanyası da bu bağlamda ele alınmalıdır.

Bu hafta, 30 ülkeden gelecek 150 influencer ise INFLOW Travel Summit 2017 etkinliği için İstanbul’da bir arada olacak. Bu sosyal medya fenomenlerine Türkiye’den de 100 öncü isim katılacak.

Burada en büyük risk ise bu kişilerin bağımsız ve serbest hareket edebilir olması. Olumlu olabileceği gibi ters tepebilecek mesajlar da verebilirler.

Sosyal medyada yer alacak olan bu 150 etki edicinin mesajlarının, 70 milyon kişiye ve çarpan etkisiyle 150 milyona varması bekleniyor.