DOT-COM BALONU

Serpin ALPARSLAN 22 Kas 2016

Serpin ALPARSLAN
Tüm Yazıları
Peki neydi krizin asıl sebebi?

Hatırlar mısınız 2000’li yıllarda yaşanan ABD’deki teknoloji krizini ABD’nin borsa endeksi olan ve teknoloji firmaların yer aldığı NASDAQ ‘da yaşanan senetlerin büyük kaybı ile sönen ekonomik balonu?

Borsa balonu olarak da bilinen kriz bilgisayar ve internet teknolojilerine yatırım yapan risk sermayesi şirketlerin yatırımlarının geri dönüşünü sağlayamadıkları için sektörlerden geri çekilmeleri sonucu yaşanmış.

Peki neydi krizin asıl sebebi? 

Bilişim dünyasında yer alan şirketlerin halka arz edip, sistem sorunu yüzünden yatırımcı panik olmuş ve hisse senetleri hızlıca değer kaybetmiş. Öyle ki ABD’nin en büyük bilişim borsası NASDAQ yaklaşık %79 değer kaybetmişti.

Sistem sorunları Dünya’nın farkında olduğu en büyük teknolojik alt yapı taşı olarak etkilere sahipti. Tıpkı tarihteki Lale Çılgınlığı, Güney Denizi Balonu örneklerinde egzotik ürünler ve uzak ülkelerin insanlarda bir çekim yaratması, büyük hayalleri harekete geçirmesi, bilinmezliğin yarattığı gizemin zenginlik hayallerini kıvılcımlandırılması gibi, bu alanlarda şirketlerin varlıkları/ sermayeleri bunların alınıp satıldığı sermaye piyasalarında ‘gerçek değer’lerinin, yarattıkları düşünülen büyüme ve verimlilik miktarlarının çok üstüne çıkabilir. Aynı şey enformasyon teknolojisi için de geçerli oldu. Mikroişlemci 1971’de icat edildi; kişisel bilgisayarlar 1980’lerin başlarında yaygınlaşma¬ya başlamıştı. Fakat bu değişimin etkileri en azından verimlilik istatistiklerinde görülemedi. Ama bir kez bu teknolojilerden iş hayatında gerçekten yararlanılmaya baş-landığında ABD’nin verimliliğinde bir hızlanma görüldü. 

Sonuç olarak IBM, AT&T ve son olarak Microsoft gibi şirketlerin borsa değerleri de hızla arttı. İlk ikisi büyük ölçüde bilgisayarlaşmaya dayanan hatta onla özdeşleşmiş bilişim şirketleriydi ancak başlangıçta hiç kimsenin önemsemediği Microsoft, hisse senetlerinden alanlar bir kaç sene sonra milyarder olmuşlardı. İnternetin daha geniş kesimlerce kullanılır olması 1990’ların ikinci yarısında bu şirketlere yönelik sanki hepsi birer Microsoft olacakmış gibi büyük bir ilgi uyandırdı. Böylece önceleri NASDAQ gibi daha denetimsiz borsalarda bazı internet şirketleri halka açıldı ve iyi prim yaptılar. Bu anlamda miladı Netscape adlı internet tarayıcısı (browser) yazılı¬mını üreten şirketin halka açılması teşkil eder: (Krugman, 2008: 141www.ekodialog.com).

9 Ağustos 1995, tarihte ‘dotcom boom’unun doğduğu gün olarak anılacak. O gün Netscape’in halka açılması gerçekleşti. Netscape Silikon Vadisi’nin ufak 2 yıllık bir geçmişi olan ve neredeyse hiç geliri olmayan ve bir kuruş bile kar etmeyen bir şirketti. Fakat onun tarayıcı yazılımı internet kullanımında bir patlama yaratmıştı.(...) Netscape’in hissesi borsada işlem görmeye başladığı gün hisse değeri Silikon Vadisi’nden Wall Street’e kadar bütün yatırımcıları şaşkına çevirerek 28$’dan 71$’a fırladı.” (Greenspan, 2008: 164)

İnternet spekülasyonu, 1998-2001 arası en yoğun dönemini yaşadı. 10 Mart 2000’de NASDAQ endeksi 5132,52 ile tepe noktasını gördü. Sadece 1 yıl öncesine göre bu endeks ikiye katlanmıştı. Sonra işler kötüye gitmeye başladı. Belki spekülasyonun hız kesmesinde FED’in 1999 ile 2000 arasında FED’in altı kez faiz oranla¬rını artırmasının rolü vardır. Buna rağmen Greenspan, örneğin Krugman tarafından sadece 2001-2007 gayrimenkul balonunun değil internet balonunun da müsebbibi olarak gösterildi (Krugman, 2008: 142). 10 Mart 2000’de teknoloji ağırlıklı NASDAQ endeksi tepe yaptı ve ardından hafifçe düştü. Önce düşüş ‘düzeltme’ diye algılandı. (Tıpkı Bernanke FED’inin gayrimenkul fiyatlarında 2006’dan itibaren görülen düşüşü ‘düzeltme’ olarak algılaması gibi...) Fakat düşüşler devam etti ve önce yavaş sonra hızlı biçimde paniğe dönüştü. Altı gün içinde NASDAQ %9 civarında değer kaybetti. 2001’in başında endeks değerinin yarısından fazlasını da yitirmiş 2000’li seviyelerin bile altına inmişti. Sonuçta dünyanın her yanında boşa giden pek çok altyapı yatırımlarını ve kurulan yeni ekonomi şirketlerine yatırılan sermayeyi saymazsak bile 2000 Mart’ından 2002 Ekim’ine kadar dotcom şirketlerinin piyasa değeri kaybı 5 trilyon $’ı buldu.

Bundan sonra çok ilginç iki gelişme oldu. Ve bunlar konumuz olan 2007-08 krizine giden yolu belirledi. Hisse senetleri bir süre sonra yeniden yükselmeye başlasa da ‘dotcom’ çöküşünün etkisini üzerinden atmaları yıllar sürdü. Buna karşılık 2001 yılı resesyonu korkusu bu kez FED’in tam tersine savrularak faizleri hızla indirmeye yöneltti. Ve yeniden kolay borç almak mümkün hale geldiğinde, ABD’ye hala dış para alıyorken ve bu parayı durgunluk nedeniyle reel sektörlere yatırmak çok da karlı değilken ne yapılabilirdi?  

Görüldüğü gibi dotcom krizine yol açan spekülatif şişmede ABD’ye gelen yabancı likiditenin 1997 Asya-1998 Rusya krizleri nedeniyle artması önemli bir neden ise 2008 küresel ekonomi krizine giden yolu döşeyen ABD gayrimenkul spekülasyonuna da internet borsa balonunun patlaması sebep oldu.