Beşiktaş'ın öylesine coşkulu bir taraftarı var ki, belki biraz abartılı olacak ama bana bile çık oyna arkandayız der gibiydi. Bu destek ile çok sıkı tempoda başlayan Kartal, Quaresma'nın kestiği topla buluşan Luiz Rhodolfo'nun kafasıyla golü buldu... Trabzonspor bir anda dağıldı ve direnci düştü. Beşiktaş biraz daha yüklenip rakibinin üstüne gidecek pozisyonlar üretti. Kazanılan penaltıyı Quaresma'nın ikramıyla Cenk Tosun kullanıp skoru 2-0 yaptığında maç neredeyse bitmişti. Wincent Aboubakar yüzde yüz sayılacak fırsatı harcayıp üçüncü gol şansını yok edince Oğuzhan Özyakup'un kaptırdığı top Trabzonspor'u  oyunda tutan gole dönüştü. 

Kartal'ın defansı başta Gökhan Gönül olmak üzere mükemmele yakın oynadı. Gökhan'ın yer aldığı sağ kanat yerlilerden sol kanat ise Portekizliler'den oluştu. Cenk Tosun ile Aboubakar Trabzonspor karşısında beklenen performanslarının gerisinde kaldılar. Özellikle Aboubakar  "Nasıl gol kaçırılır?" dersini örnekleyen acemilikler göstererek "Neredesin Mario Gomez?" dedirtti. 

Trabzonspor'un golünü atan Yusuf Erdoğan önünde boş alan bulduğunda büyük işler yapacağını Vodafon Arena'da da herkesi gösterdi. Quaresma'nın sert hareketiyle sakatlanan Yusuf tedaviye alındığından yerini Aytaç Kara'ya bıraktı. Mehmet Ekici iyi bir marka olduğunu ayağına gelen her topla ispatlarken, N'Doye hem etkisiz hem de tutuktu. N'Doye kazandığı topları bile kötü kullanıp taraftarlarını üzmekle kalmadı zaten az pozisyon üreten bordo-mavili ekibin çabalarını da yok etti. Kaleci Onur yediği gollere rağmen Tolgay'ın sert şutunda harika kurtarış yaparak kendisine duyulan güveni haklı çıkardı. 

Beşiktaş'ın gardının düşüp Trabzonspor'un zorladığı dakikalarda imdada yine siyah-beyazlı taraftarlar yetişti. Şenol Güneş hocamız  Aboubakar'ı kazanmak uğruna maçın tehlikeye girdiğini fark edince Ömer Hasan Şişmanoğlu'nu taze kuvvet olarak sahaya sürdü. Tabii Ömer de varlık gösteremedi. Bu arada taraftar Oğuzhan'ı sahadan çıkarken alkış yağmuru ile ödüllendirmeyi ihmal etmedi. 

Kartal zor maçı daha ilk 20 dakika dolmadan attığı gollerle  daha da kolay yapabilecekken inanılmaz beceriksizlikler sonucu az daha puan kaybına bile uğrayacaktı. Trabzonspor ise bir kaç oyuncusunun gayretiyle kolay lokma olmadığını gösterdi. Buna rağmen gücü ve kapasitesi Beşiktaş'ın gerisinde olduğu için kaybetti. 

Az düdük çalmaya çalışan hakem Mete Kalkavan'a iki takım futbolcularının da fazla yardımcı olduklarını söyleyemeyiz. Eğer futbolculardan biri kızarmadıysa bu Mete Kalkavan'ın lütfundan başka bir şey değil. 

Beşiktaş'ın en iyisi taraftarı... En küçük pozisyonları bile gözlerinden önce gönüllerinde büyüten bu taraftar şampiyonluk yaşayamazsa doğrusu yazık olacak. 

Beşiktaş'ı bekleyen en büyük tehlike ise yeni bir Mario Gomez bulunamaması...

Çünkü bu iş Aboubakar ile falan gidecek gibi değil.