Çok konuşan çok yanılır, sivri konuşanlarda bu oran daha fazla olabilir. Mutedil olan hem daha çok şey öğretir hem de öğrenir.
Amerikan Başkanı Trump’ın Meksika sınırına örmeye çalıştığı duvar ülkesinde eleştirileri beraberinde getiriyor. Onu Ortaçağ’ı geri getirmekle suçluyor muarızları. O da kendini savunuyor ama evlere şenlik bir biçimde: Benim duvarla Ortaçağ’ı getirdiğimi söyleyenlere tekerleğin hangi çağa ait olduğunu sormak isterim diye veryansın ediyor. Bu tarz gafları bilerek yaptığı aşikar ama onun cehaleti bizler için araştırma vesilesi oluyor. Göbeklitepe denilen yerde milattan önce 10 binli yıllara dayanan şehir surları bulunmuş. Tekerleğin icadı ise kabaca milattan önce 3500’lü yıllar. Yani arada 6500 yıl gibi bir fark var. En azından elimizdeki bilgiler bunu gösteriyor. Yani Bay Trump’ın dediği gibi tekerlek daha önce icat edilmiş değil. Trump karşıtlarının ezberindeki Ortaçağ’ı da öyle bir kalemde silip atmak doğru bir yaklaşım olmaz. Bir defa İslam dünyası altın dönemini batının Ortaçağ dediği dönemde yaşadı. Endülüs gibi büyük bir uygarlık o dönemde yeşerdi. Hatta batı İslam’la o dönemde karşılaştı. Hatta Amerika denilen kıtaya batılıların gitmesi yine Müslüman coğrafyacıların bilgileri sayesinde gerçekleşti. Karanlık değil yani pek o dönem. Engizisyonlara filan taktılarsa kafayı bugün insansız hava araçlarıyla dünyanın dört bir yanında öldürdükleri masum insanlara karşı pek de farklı bir şey yapmıyorlar.
Mesele dünyanın öküzün boynuzlarının tepesinde durmasıysa, şimdi de aynı cinsten başka bir yaratığın ABD Başkanı olarak verdiği kararlaryla şekilleniyor. Trump, Göbeklitepe’ye gelip duvarların tarihini görür mü bilmiyorum. Gelirse çok şey öğrenir ama geleceğini sanmıyorum. Göbeklitepe’ye gelirse öğreneceği sadece tarih olmayacaktır. Urfa’daki lezzetleri, kardeşliği, mültecilere nasıl davranılması gerektiğini de öğrenecektir. Hepimizin aynı kökten geldiğimizi Adem aleyhisselamın soyundan geldiğimizi görecektir. Medeniyetlerin yıkılıp gideceğini, büyük konuşmanın insanı ancak mahcup edeceğini görecektir.
Cehalet mutluluktur, adam mutlu işte ne diye icat çıkarıyorsun demeyin. Trump’ın eğitilebilir olduğunu düşünüyorum. Can bedenden çıkmadan umut kesilmez. Duvarları çekerek tarihi yazmaya çalışan birisi olarak o duvarların işe yaramadığını görse fena mı olur? ABD’li vergi mükellefleri rahat eder, Meksikalılar rahat eder ve nihayetinde tüm dünya biraz olsun kafayı dinler. Türk Hava Yolları’na ricamdır. Washington’dan Urfa’ya bilet hediye etsinler Trump’a. İsterse eşiyle birlikte gelsin. İstanbul’da bir mola versin ve Urfa’ya insin. Sonra ver elini Göbeklitepe. Ama dikkat edin oraya da bir Trump Tower dikmesin.
Akşama da bir sıra gecesi dinlesin. İnsanlık görsün, insanlık. Dayayın ağzına çiğ köfteyi de boş kalan ağzında saçmalayıp durmasın. Öğretmek için biraz pahalı bir yol diye mi düşündünüz? Peki cehaletin bedeli daha mı ucuz oluyor acaba? Acaba ben de Urfa’ya mı gitsem. Yok yok şimdilik çiğ köfte yeter.