Her şeyin modası olduğu gibi ilişki yaşamanın da modası var. Daha düne kadar sevgililer birbirlerini dibine kadar inkar ederdi.

Açıklamalar tek ve netti ‘’Arkadaşız.’’ Gezer, tatile çıkar, hatta aynı evde yaşarlardı ama el ele görünmemek için harcadıkları çaba trajikomikti. Söylenen yalanlar hayal gücünüzü zorlar, ayarlarınızı bozardı. Yakalanmamak için seçtikleri yollardan aksiyon filmlerine sahne çıkardı. Durum o kadar vahim ve yüzsüzceydi ki üst üste yakalansalar ‘’Yanlışlıkla düştü.’’ diyen çıkardı. Ola ki durum ciddileşir inkar edilen ilişki evlilik yoluna girerse, tüm o yalan inkarları edenler onlar değilmiş gibi pişkin pişkin çıkıp evlenirlerdi. Hoş o akımda evlilik en son en az seçilen yoldu. Bu moda artık değişti. Artık bir ilişkinin ilişki sayılabilmesi için ilk şart vakit kaybetmeden fotoğraflamak. Öyle basit yan yana fotoğrafta olmaz. Öncelikle en çok beğenilen Hollywood çiftinin en beğenilen fotoğrafına çok benzemeli. Sonra tabi ki sosyal medyada yayınlamak gerekli. Bir de muhteşem çift yorumları geldiyse artık ayrılmak yok. Zaten bu trendi uygulayan muhteşem çiftler, bir sonraki aşama olan nikah masası fotoğrafına da otomatik ant içmiş oluyorlar. Onlara göre bir ilişkiniz varda sosyal medyada fotoğraf onayından geçmemişse, siz ilişki yaşamıyorsunuz. Yani sevgili sevgililer; bir ilişki yaşıyor ve 7 düvel çatlatan, maşallah almamış fotoğraflar paylaşamıyorsanız, demode, sorunlu, ciddiyetsiz bir ilişki yaşıyorsunuz. Hatta büyük bir çoğunluğa göre siz bir ilişki bile yaşamıyorsunuz.

Senin sesin, sen ne zaman susarsan o zaman kesilir

Ayla filminin yapımcısı Mustafa Uslu ve yönetmeni Can Ulkay yine herkesin konuşacağı ve uzun süre hafızalarından çıkmayacak bir proje ile tekrar karşımızdalar. Herkes onu şarkıları ile tanıdı sevdi. Özel yaşamını, geçmişini hiç kimse bu kadar detaylı bilmiyordu. Ta ki ölümünden yıllar sonra hayatını beyaz perdede izleyene kadar. Artık şarkıları ile kendini sayısız insana sevdiren o adamın hangi yollardan geçip Müslüm Baba olduğunu hepimiz bileceğiz. Müslüm Filminin galası geçtiğimiz günlerde yapıldı. Galaya ilgi büyüktü. Müslüm Gürses’i canlandıran Timuçin Esen de bu ilgiden nasibini aldı. 5 milyon kişinin izlediği Ayla filminden sonra Müslüm filmi için 10 milyon seyirci hedeflemişler. Hedefi tutturur mu bilemem ama Türk sinemasının daha ölmediğini ve başarılı işler yapabileceğimizi kanıtlayan yapımcı Mustafa Uslu’yu tebrik etmeden yazımı tamamlamış olmam. Bu arada filme gidecekler için benden tavsiye, birkaç paket kağıt mendil almadan salona girmeyin, sonra salya sümük perişan olursunuz.

Lady itirafı!

Okuduğum gördüğüm her haberde dünyanın dört bir tarafında kadınlar hemen hemen aynı şeyleri yaşıyor. Eziliyor, aşağılanıyor, tacize uğruyor. Yerli yabancı aklımıza gelmeyecek bir dolu ünlü isimde bunları yaşadığını itiraf etmişti. ‘’Hadi canım bu da mı?’’ diyeceğimiz isimlerden gelen itiraflara bir yenisi de Lady Gaga’dan geldi. Gaga ‘’Hollywood Kadınları’’ gecesinde konuşma sırası kendine geldiğinde 19 yaşında tecavüze uğradığını ağlayarak anlatmış. Lady Gaga, "Hala kim olduğunu söyleyecek kadar cesur değilim. Çok gençtim. Tecavüze uğradıktan sonra sonsuza kadar değiştim. Kimseye söyleyemedim. Kendimden bile kaçtım. Ve bugün hala bu durumdan dolayı utanç duyuyorum. O dönem bana kimse yardım etmedi, kimse bana rehberlik etmedi" demiş. İşin aslı astarı; Lady Gaga’nın anlattıkları Türkiye’de ki Zeynep’in anlattıklarından farklı değil. Yaşadığı acı, gözyaşı aynı. Hepsi olanlar kendi suçuymuş gibi utanıyor. Destek bulamıyor. Kimseye anlatamıyor. Umarım bu itiraflar dünya genelinde birçok kadına örnek ve cesaret olur. Ve umarım bu itiraflar bir gün gerçek sahiplerinin acısı, cezası ve utancı olur.