Uzun zamandır yazılı basının kan kaybettiğiyle ilgili analizler, veriler paylaşılıp duruyor.
Kağıt döneminin bittiği ve insanların artık haberleri dijital ortamlardan aldığına dair bilen bilmeyen konuşuyor. Dikkatimi çeken istatistiklerden birinde medyanın sadece basılı kısmının değil tümünün kan kaybettiğiyle ilgili verilere yer verilmişti. İnternet mecraları da benzer şekilde kan kaybediyor.
2015 yılında dünyanın en büyük online ticaret şirketi Amazon’un sahibi Jeff Bezos, 250 milyon dolar karşılığında Washington Post gazetesini satın aldığını açıkladı.
Şaşırtıcı ve spekülatif bir haber olarak medya ve teknoloji dünyasında konuşuldu.
Daha önce internet şirketi AOL, CNN’i de bünyesinde barındıran Time Warner’ı almış ve dünyanın en büyük şirket satın almaları arasında sayılan bu operasyon başarısızlıkla sonuçlanmıştı. Sinerji denilen sihirli kelime çuvallamıştı. AOL ve Time Warner adeta birbirlerine bağlı şekilde ayaklarına taş bağlayıp okyanusun derin sularına kendilerini bırakmışlardı. Gelişen mobil teknolojiler nedeniyle AOL kan kaybetmiş ve Time Warner’ı da beraberinde bir açmaza sürüklemişti. CNN’in fiyakasının bozulması o günlere denk gelir. Peki gerçekten klasik medya kurumları yeni nesil haber alışkanlıklarına gerekli refleksleri veremiyorlar mı?
Bezos’un Washington Post macerasının detaylarına geçmeden önce Amazon’un dünyanın ikinci trilyon dolarlık şirketi olduğunu ekleyelim. İlki cep telefonu ve bilgisayar şirketi Apple olmuştu. Apple, iPhone ve Macintosh bilgisayarlarla tüm dünyaya yeni kullanım. Alışkanlıkları kazandırdı. Amazon ise daha çok eski alışkanlıklarımız için sağlam ve geniş tedarikçi olmayı tercih etti. Geliştirdiği Kindle isimli elektronik kitap okuma cihazını bunun dışında tutabiliriz.
Bezos’un satın aldığı Washington Post kısa süre içinde sergilediği performansla hem finansal tablolarını hem de itibarını daha iyi duruma getirmiş. İçerik dışındaki yönetim konularıyla ilgilenen Bezos, gazetecilerin gazetecilik yapabilmeleri için gerekli ortamı sağlamış. Bunu kağıdın dünyasına duyulan nostaljik özlem olarak algılamak yüzeysel olur. Bezos her ne kadar internet çağının tüccarı olsa da ana ürün kalemlerinden biri kitaplar. Dünyanın en büyük kitapçısı olarak belki de dünyada en fazla kağıdı taşıyan firmalardan biri. Yani? Yani Bezos, Washington Post’u basılı gazeteye sadakat gösteren vefalı bir okuyucu olarak değil, dünyanın en fazla kitabını satan bir tüccar olarak yatırım yaptı. Washington Post’a geldikten sonra yaptığı işlerden birisi Arc adı verilen dijital içerik yönetimi ve analizi aracıyla daha ölçülebilir bir süreç tanımlamak olmuş. Dünyanın en büyük kitapçısı, dünyanın en büyük gazetelerinden birine tecrübelerini aktarıyor.
Jeff Bezos örneği, bize sadece basılı yayının ölmeyeceğini göstermiyor. Dijital mecralarla kuracağı etkileşimle haber merkezlerine nasıl etkinlik kazandıracağını da ispatlamış oluyor. Geleceğin gazeteleri veri analizini haber merkezlerine taşıyan, okurun bilgeliğini onun haber alma hakkıyla buluşturan yenilikçi mecralar olacak.
Elektronik kitapla basılı kitaplar aynı evlerde bulunduğu gibi elektronik gazetelerle basılı gazeteler de kendilerine yer bulmaya devam edecekler.