Doğumuna şahit olduğunuz bir çocuk 13 yaşına girdiğinde neler hissedersiniz? Onu çocuk olarak mı görürsünüz yoksa genç mi veya daha ilk gördüğünüz andaki halinden ayıramaz mısınız? Bence artık genç olmuştur.
Şimdilerde ergen filan diyorlar ama gençliktir yakışan. Peki gençlik nedir? Etimolojiden girecek olursak ken ya da gen kelimesinin yanına “ış” ekinini gelmesine götürüyor bizi. Genişleyene genç deniyor. Etimoloji bu kalkıp bir diğeri de farklı bir şey söyleyebilir. O yüzden temkinli olmak lazım. Sözlüğü bırakıp ıstılah manasına geçelim.
Öğrenmeye açık olmak, hayretini tüketmemek, önyargılardan duvar örmemek, hataları bile samimi yapmak ve kocaman bir binanın temelini atmaktır. Siz görmezsiniz ama temel çok derinlere atılır. Yerin dibine geçiyor, mezarını kazıyor gibi de algılanabilir, oysa yükselebilmek için güzelce bir temele sahip olmak gerekir. Yoksa? Yoksa ilk sarsıntıda yıkılıverir. 13 yaşımı hatırlıyorum, dünya yeni bir çağa giriyordu. İki Almanya birleşmiş ve yepyeni bir dönem başlıyordu. Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği yıkılmak üzereydi. Tüm bunlar 13 yaşımdayken oldu. 13 yaşımda gördüklerimin devamı gibi geldi sanki bugüne kadar yaşadıklarım. Yaşadığım günler 13 yaşında ettiğim duaların kabul edilmiş hali gibi geliyor zaman zaman…
13 yaşa neden takıldın bu kadar diye soracak olursanız, sadede geleyim. Bundan 13 yıl önce Genç isminde bir dergi çıkmaya başladı. İri sözlerin hüküm sürdüğü bir atmosferde uzun bir maratona çıkmaya hazır bir ekiple. Dergicilik Türkiye’nin fikir hayatının vasatını gösterir, dergilere bakarak ülkenin entelektüel ortalaması hakkında bilgi sahibi olabilirsiniz. Bazı dergiler egolarla o kadar dolmuştur ki, bahsedilen konuları şişkin egoların ardından zar zor seçersiniz. Bazı dergiler ise kendilerini popülariteye kaptırmışlardır. Elbette hepsini hitap ettiği bir kitle vardır. Genç ilk çıktığı günden itibaren yaşadığı gibi yayın yapan, yayın yaptığı gibi de yaşayan, zorlu dosyaları zarafet ve letafetle ele almayı bilen bir yayın anlayışına sahip oldu. Dergi sayfaları dışına taşan gönüllü faaliyetleri ve içinden yetişen yazarlarla bir okul niteliği de taşıyor.
Sayfaları arasında geleceğe bırakılacak ipuçları var Genç’in. Farklı yazarlar, dünyayı kuşatan bir çeşitlilik içinde görüşlerini konduruyorlar sayfalarına. Ama dergiyi var eden fikirlerin farklılığından çok ahengi. Üslup meselesine titizlenen, bunu şahsiyetinden taviz vermeden, kendini silikleştirmeden yapmak ve yapılabileceğini göstermek bir yayının madalya gibi taşıyacağı nitelikler arasında sayılabilir. Diğer bir mühim husus da çizdikleri çerçeveye sahip çıkma konusundaki ısrarları. Aziz Mahmud Hüdai Hazretlerinin yamacında kurulan bu güzel derginin, 13 yılda oturttuğu güzel temellerin üzerinde şekillendireceği abidevi binayı merak ediyorum.
Yaşı ilerlemiş insanoğlu, 13 yaşında bir genç gördüğünde çoğu defa içindeki öğretmeni dışarı çıkarır, öğütler sıralamaya başlar. İçimden sadece Genç ekibini tebrik etmek ve Üsküdar’da kümelenen bu güzel gençleri yakından tanıdığım için mutluluk duymak geliyor.