2017 yılında Almanya'da federal parlamento seçimi öncesi dönemde neredeyse tüm seçime katılan partilerin Almanya iç politikasında çok Türkiye üzerine ve Türkiye karşıtı söylevler ile oy avcılığına çıkmalarını Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan haklı olarak eleştirmiş ve Türkiye kökenli seçmenlere "Türkiye düşmanlığı yapanlara oy vermeyin" çağrısı yapmıştı.
Avrupa Birliği genelinde son yıllarda İslam düşmanlığının vardığı boyutlar bence sadece Müslümanların değil tüm Hristiyanların hatta tüm Avrupalıların kaygılanmasını gerektiren bir gelişme.
24 Haziran 2018 tarihinde yapılacak olan erken seçim Avrupa'daki Türkiye karşıtlarının da gerçekte söz konusu Türkiye olduğunda nasıl bir "iki yüzlülüğe" ve "çifte standarda" sahip olduklarını belgelemek açısından bir "turnusol kağıdı" gibi. Neden mi? Gerçek yüzleri ortaya çıkıyor da ondan!
Avrupa'daki "üst akıl" bir türlü akıllanmamakta ısrar ediyor. Avrupa'da bazı çevrelerin "Türkiye saplantısı" artık en başta Avrupa'nın kendisine zarar vermekte. Çok merak ediyorum acaba aklı başında Avrupalılar bu sağlıksız Türkiye politikalarına ve düşmanlığa varan tavırlarına ne zaman "dur" diyecekler.
29 Mayıs 1993 Cumartesi gecesi Amasyalı Genç ailesinin Solingen kentinin "Untere Werner" sokağındaki aşırı sağcı dört Alman genci tarafından kundaklandı. Irkçılığın ne kadar tehlikeli oluğunu gösteren Solingen Katliamı aradan geçen 25 yıla rağmen hem Almanya'da hem de Türkiye'de unutulmadı.
AB üyesi olmak AB değerlerini çiğnemeye engel olmasa gerek! Avusturya ve Hollanda son karar ve açıklamaları ile bunu bir kez daha kanıtladılar. Eminim bu iki ülkenin peşinden bir kaç ülke daha aynı konvoya katılacaktır. Nasıl bir demokrasi anlayışı acaba bu?
Türkiye'de Erken Seçim üzerine açıklamaların yapıldığı ve büyük bir ihtimalle Türkiye'nin beklenenden önce bir seçim atmosferine girmesinin beklendiği bir dönemde AB yine Türkiye konusunda az sayıda haklı eleştirisinin çok sayıda adil olmayan ve haksız değerlendirmesinin olduğu bir Türkiye Ülke Raporu'nu açıkladı.
Türkiye, özelikle Suriye'de terör örgütlerine karşı mücadele verirken maalesef hem NATO hem de AB üyesi dost ve müttefik ülkelerin "terör örgütleri" konusunda hatalı tavırları nedeniyle beklediği desteği alamıyor.