Bergüzar Korel geçtiğimiz günlerde sosyal medya hesabından vücudundaki yara izlerinden, gece geç saatlere kadar süren set saatlerinden ve repliklerinin uzunluğundan yakınan paylaşımlarda bulundu. Tabii ki ağzı olan konuşur buyrun size derin bir kaos ortamı. Vay efendim insanlar senin kazandığının onda birini kazanıyor, işini beğenmiyorsan git asgari ücretle çalış, sen bir de kazandığını söyle gibi gibi gibi…  Ve hatta daha da çirkinleşen yorumlar bile gördüm. Biz millet olarak sanattan eksik yetiştiğimiz için sanatçıya ve eserine asla saygı duymuyoruz. Bizim için televizyonda görüp, sahnede izleyip ‘yaaa ben daha iyisini yaparım’ demek artık bir adet gibi. Evet insanlar çok paralar kazanıyorlar ama bu noktaya gelebilmek için ne emekler veriyorlar, kendilerine ne yatırımlar yapıyorlar biliyor musunuz? Kimse annesinin karnından oyuncu yada şarkıcı olarak doğmuyor. Bunlar var olan yeteneği eğiterek gelişiyor. İnanın bu yetenekleri geliştirmek hiçte ucuz değil. 

Evet para kazanıyorlar. Peki ya o çok paraları kazanırken ödenen bedeller? Kimse bundan bahsetmiyor! Bir annenin çocuğundan ayrı geçireceği bir anın bile karşılığında ödenebilecek hiç bir para cinsi yok. Eee gitsin çocuğuna baksın diyenler de olacaktır tabi ki ahh o işler keşke o kadar söylendiği gibi kolay olsa. Bazen uzaktan atıp tutarken daha rasyonel düşünebilsek. Ya da kapatalım televizyonu, radyoyu hepimiz toptan rahatlayalım.

Bir oyuncunun, şarkıcının, müzisyenin, setlerde çalışan emekçilerin, sahne arkasında çalışan emekçilerin hakkı gerçekten ödenemez. Çok büyük emek harcıyorlar ve harcamaya devam edecekler. Kimse kusura bakmasın da gerçekten para ile saadet olmuyor. Daha az kazanayım da yeter ki huzurum, sağlığım iyi olsun diyen çok kişi biliyorum. O yüzden ben Bergüzar Korel’in sitemine hak veriyorum, ne yazık ki çok zorlu bir meslek ve zorlu süreçler ama sen bununda üstesindesin geliyorsun be kadın.