Kuzey Irak'ta, Duhok vilayetine bağlı Amedi ilçesinde geçtiğimiz hafta sonu 5 Peşmergenin hayatını kaybedip 7'sinin de yaralandığı PKK saldırısı sonrası Kürt yönetimiyle terör örgütü arasındaki gerilim tırmanıyor.
Kuzey Irak’ta, Duhok vilayetine bağlı Amedi ilçesinde geçtiğimiz hafta sonu 5 Peşmergenin hayatını kaybedip 7’sinin de yaralandığı PKK saldırısı sonrası Kürt yönetimiyle terör örgütü arasındaki gerilim tırmanıyor.
Bu olayın ardından PKK önce Sincar bölgesinde iki Peşmerge subayını kaçırdı ertesi gün de yine Duhok’un Zaho ilçesinde bir Peşmergeyi daha öldürdü.
Bu saldırıların ardından Kürt yönetimi, PKK kamplarının bulunduğu birçok bölgeye Peşmerge güçlerini konuşlandırdı.
IKBY eski Başkanı Mesud Barzani’nin, “hesabı sorulacak” şeklindeki açıklamaları sonrası Kürt yönetiminin PKK’ya nasıl yanıt vereceği merak konusu.
Kürt yönetiminden kimi isimler, PKK’nın saldırılarından ve kendilerine verdiği zarardan artık gına geldiğini belirterek buna karşı harekete geçilmesi gerektiğini dile getirirken kimileri ise “Kürtler arası savaş”tan uzak durulması gerektiği görüşünü dile getiriyor.
Özellikle Barzani’nin partisi KDP yönetimi PKK’ya sert bir yanıt verilmesinden yana.
Ancak KDP içinde de bu konuda bir bütünlük olduğunu söylemek güç.
Örneğin KDP’nin önde gelen isimlerinden Mesud Barzani’nin kuzeni Ethem Barzani bile PKK yerine Türkiye’ye karşı tavır alınmasından söz etti.
Türkiye ve PKK konularında net bir duruş ortaya koymamaları ya da koyamamaları bu şekilde başlarına bela olarak geri dönüyor.
Barzanilerin PKK’dan rahatsızlık duydukları bir realite ama onların arzusu, başlarına bela olan PKK’nın uslu uslu bölgelerinden çekilmesi.
Yani mücadele etmek gibi bir tavır, irade yok.
IKBY yönetiminden yapılan açıklamalar, “Sizin sorununuz Türkiye ile. Lütfen, bir zahmet, rica etsek bizim bölgemiz çıkmanız mümkün mü acaba?” tarzından öteye gitmiyor.
PKK ise her defasında “Buralar sizin değil bizim. Hatta en çok bizim. Çıkmayız, çıkmayacağız” diye yanıt veriyor.
Bu anlamda PKK’nın, KDP’den çok daha net bir yaklaşım sergilediğini belirtmek gerek.
Durum böyle olduğu için PKK her defasında saldırıp çok sayıda sivil ya da Peşmerge öldürüyor ancak IKBY yönetimi buna karşı hiçbir şey yapmıyor, yapamıyor.
Kendi ifadeleriyle 500’ü aşkın köyleri PKK tarafından boşaltılmış ya da işgal edilmiş.
Yıllardır bir tek köylerini PKK’dan kurtarabilmiş değiller.
IKYB’de PKK ile ilgili net bir tanım bile geliştirilebilmiş değil.
Kimi “Yasa dışı silahlı güç” diyor, “kimi yasa dışı” da demeden “silahlı güç” tabirini kullanıyor, kimi “Kardeş Kürt örgütü” diyor kimi ise terör örgütü diyemese de eylemleri için “terör saldırısı” tanımını yapıyor.
Bizzat Barzanilere ait medya organlarının büyük kısmı da “Kardeş Kürt örgütü” diyenlerin elinde olduğu sabah akşam buralardan PKK propagandası ve Türkiye karşıtı yayınlar yapılıyor.
Bu teröristlere “Kardeş örgüt” muamelesi yaparsan başına gelecekler budur.
Teröristlere zemin yaratırsan, alan açarsan, onlarla mücadele etmezsen daha fazlasıyla karşılaşman kaçınılmaz olacaktır.
Fırsatını bulduğunda PKK’nın ilk yapacağı şey o bölgeyi Barzanilerin başına yıkmak olacaktır ki bunu zaten gizlemiyorlar da.
Suriye’de bunu yaptılar da.
Kuzey Suriye’de denetimi altına geçirdikleri bölgelerde ilkin orada Barzanilere yakın olan ENKS’lileri “kılıçtan geçirdiler”, oradaki yüzbinlerce Kürdün evlerine barklarına el koyup hepsini sürgün ettiler.
Sürgün ettikleri o Kürtlerin büyük bölümü de yine Türkiye’ye sığınmak zorunda kaldı.
Bunlar palazlandıkları her yerde aynısını yapıyorlar.
Yıllarca Türkiye’nin Doğu ve Güneydoğusundaki Kürtlere kan kusturdular.
Şimdi buralardan temizlenince Kuzey Irak’a sardılar.
IKBY yönetiminin, PKK’yı parlamentolarında terör örgütü olarak ilan edip buna karşı bir mücadele iradesi ortaya koymadan bunlarla baş edemeyeceğini anlaması gerek.
Bunu yaptıkları halde mücadele etmekte zorlanmaları durumunda kuşkusuz Türkiye yanlarında olacaktır.
Üstelik Türkiye, kendi topraklarından önemli ölçüde temizlediği bu terör örgütüne karşı mücadelesini zaten orada da sürdürüyor.
Yani IKBY’nin yapması gerekeni hali hazırda Türkiye yapıyor.
Onların yapması gereken tek şey, bu terör örgütüne karşı hem siyasi duruş olarak hem de sahada Türkiye’nin yanında yer almak.
Ama daha açıkça, daha dürüstçe...
Aksi takdirde PKK orada daha çok kan döker, IKBY yöneticilerinin “hesap soracağız” şeklindeki ifadeleri laf olmaktan öteye geçmez