Masallar mühimdir. Kendi masalı olmayan millet yoktur ama kendi masallarına sahip çıkmayan milletler vardır.
Geç kalmışlık hissi bizi farklı maceralara sürüklüyor. Bunlardan biri geçmişin güzel günlerine sağlanmak ve geleceği orada aramak. Geçmişin güzel günleri olabileceği gibi geçmiş adı üstünde geçmiştir ve üzülerek ifade edelim ki bir daha aynı şartlar altında gerçekleşmesi mümkün olmayan ihtimaller bütünüdür.
Herkes zirveye çıkmayı arzu eder. İnsani bir duygudur bu. İş dünyasında da mutlulukta da zirveye çıkmak arzu edilir. Bazıları bunu takıntı haline getirip hayatın her alanında zirvede olmak ister.
Dün sabah erken saatte kalkıp yürüyüşe çıktık. Tatil günlerinde neredeyse aksatmadığımız bu rutin bazen hanımla bazen de bir bütün aile olarak birbirimize dokunduğumuz anlar olduğunu düşünüyorum.
Milletler ürettikleri zenginliği maddi refahı sağlamak kadar düşünce hayatına da yayarlar. İskoç felsefeci ve iktisatçı Adam Smith bunlardan birisi. Milletlerin Zenginliğinin Doğası ve Nedenleri Üzerine Bir İnceleme ya da kısaca Milletlerin Zenginliği olarak bilinen kitabında iktisat üzerine temel tezlerini açıklamış.
Birinci Dünya Savaşı, Osmanlının sonu oldu ama bu yenildiğimiz anlamına gelmesin. Irak cephesindeki Kut Zaferimizin 103. yılını idrak ettik. Hemen her cephede sonuna kadar mücadele etmiş ordularımız vardı.
Çanakkale'de askerliğimi yaparken Deniz Hastanesi'ne götürdüğüm acemi askerleri beklerken Boğaz'ın karşısındaki yazıyı okurdum her gün: "Dur yolcu! Bilmeden gelip bastığın, Bu toprak, bir devrin battığı yerdir."
Ata Demirer Eyvah Eyvah 2'yi çeker de ben Gökçeada Notları 2'yi niye yazmayayım. Anlat anlat bitmiyor. Dünkü sosyolojik tahlillerin ardından hemen işe girişeyim. Pratik bilgilerle dolu bir yazı. Önümüz yaz işinize yarar.