AHLAKSIZ TEKLİF GARANTÖRLÜKTEN DANIŞMANLIĞA RUM TEKLİFİ

Serpin ALPARSLAN 21 Eyl 2016

Serpin ALPARSLAN
Tüm Yazıları
Yunanistan, Güney Kıbrıs ve Türkiye arasındaki çözüm süreci başlayalı tam 41 yıl oldu. Ancak, dönüp dolaşıp aynı yere geliyorlar.

Yunanistan, Güney Kıbrıs ve Türkiye arasındaki çözüm süreci başlayalı tam 41 yıl oldu. Ancak, dönüp dolaşıp aynı yere geliyorlar. Nedir bu kin! Bu nefret! Anlamıyorum. Şimdi ise bu karışıklıkta fırsatçılar ‘neyi koparırım’ a bakıyor. İşte o fırsatçılardan biri Yunanistan’dan diğeri ise Güney Kıbrıs’tan. Tabii BM’ye yapılan çirkin teklife göre, ülkedeki çözüm sürecinde ‘garantörlük’ hakkı seviyesinden “danışmanlık” seviyesine düşürülmesini istiyor.

Rum ve Türk yönetimleri raporuna göre, Türkiye’nin garantörlüğünün tamamen kaldırılmasını, yerine sadece AB ülkelerinden oluşacak 2 bin 500 kişilik bir BM polis gücünün Ada’ya gelmesini ve gücün içinde Türkiye’nin olmayacağı öngörülüyor. Türk polisi ve yönetiminden çıkılması anlamına da gelmez mi bu? Bir darbe girişimde AB polislerin kendi vatanları gibi direneceği ne malum? veya paralı askerler olduğundan ortadan kaybolmayacağı ne malum? Düşünün ki, Raporda bakın neler var?

1.Türk askerinin yüzde 75’i Ada’dan ayrılacak. Kalan yüzde 25’i belirli süre Ada’da kalacak ancak çekilene kadar bir kışlada toplu bekleyecek. Türk askeri çekildikten ve çözüm anlaşması yürürlüğe girdikten sonra AB ülkelerinden 2500 kişilik polis gücü, Ada’da iki kurucu devletin sınırları arasında bir karargâhta üslenecek.

2. AB polis gücü BM himayesinde olacak, 5 yıllık görev süresi Türk ve Rumlar talep ederse uzatılacak. Polis gücü, Federal Kıbrıs hükümetiyle işbirliği yapacak, BM ve AB kurallarına göre hareket edecek. Türkiye, Yunanistan ve İngiltere polis gücünde yer almayacak. Güç herhangi bir ittifaktan gelmeyecek.

1974 Kıbrıs çıkarmasından evvelki yaptığımız “GARANTİ” antlaşmasından birkaç madde paylaşmak istiyorum.

 (Zurich,11 Şubat 1959)

Bir taraftan Kıbrıs Cumhuriyeti, diğer taraftan Yunanistan, İngiltere ve Türkiye,

1. Anayasanın esas maddeleri ile kurulan ve düzenlenen Kıbrıs Cumhuriyetinin bağımsızlığının, toprak bütünlüğünün ve güvenliğinin tanınması ve devamının kendi ortak yararları gereği olduğunu dikkate alarak;

2. Sözü edilen anayasa ve oluşturulan duruma saygı gösterilmesini güvence altına alacak işbirliğini arzulayarak, aşağıdaki hususlar üzerinde anlaşmaya varmışlardır.

MADDE 1.

Kıbrıs Cumhuriyeti, kendi bağımsızlığını, toprak bütünlüğünü ve güvenliğini devam ettirmeyi ve anayasaya saygıyı güven altına almayı üstlenir. (taahhüt eder)

Kıbrıs Cumhuriyeti, ayrıca tümüyle veya bir bölümüyle herhangi bir devlet ile hiçbir şekilde siyasi veya ekonomik bütünleşmeye girmeyeceğini taahhüt eder. (sorumluluğunu yüklenir)

Kıbrıs Cumhuriyeti, bu maksatla adanın gerek birleşmesini, gerekse taksimini doğuracak doğrudan doğruya (direkt olarak) veya dolaylı olarak gerçekleştirmeye yardımcı ve teşvik edici tüm hareketleri yasaklar.

MADDE 2.

Yunanistan, İngiltere ve Türkiye, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin 1’nci maddesinde belirtilen taahhütlerini kaydederek, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin bağımsızlığını, ülke bütünlüğünü, güvenliğini ve anayasanın temel maddeleri ile oluşan durumu (state of affairs) tanırlar ve garanti ederler.

Yunanistan, İngiltere ve Türkiye, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin diğer herhangi bir devlet ile gerek birleşmesini gerekse Ada’nın taksimini doğrudan doğruya, veya dolaylı olarak gerçekleştirmeye yardım ve teşvik edici bir amacı olan tüm hareketleri kendi yetki ve ilgileri oranında önlemeyi üstlenirler. 

MADDE 3.

Bu Antlaşma hükümlerinin herhangi birinin ihlali (çiğnenmesi) halinde Yunanistan, Türkiye ve İngiltere bu hükümlere saygıyı sağlamak için gerekli girişimlerin yapılması ve önlemlerin alınması maksadıyla aralarında danışmalarda bulunmayı üstlenirler.

Üç garantör devletten biri, birlikte veya birbirlerine danışarak (işbirliği halinde) hareket etmek olanağı bulunmadığı takdirde, bu antlaşmanın oluşturduğu durumu (state of affairs) münhasıran yeniden oluşturmak gayesi ile hareket etmek hakkını korumaktadırlar.

MADDE 4.

Bu antlaşma imza edildiği gün yürürlüğe girecektir.

Yüksek Akit Taraflar, Birleşmiş Milletler Şartının (charter) 102’nci maddesi hükümlerine uygun olarak bu antlaşmayı Birleşmiş Milletler Genel Sekreterliğine en kısa sürede kaydettirmeyi üstlenirler.