Bu ülkenin hiç sevmediği aman asla doğru konuşma, söyleme, sen işine bak durumlarını hiç dinlemez, o senelerdir bildiğini yapar.
O kadar olduğu gibi, o kadar samimi, o kadar dobra konuşur ki.
Doğru bildiğinden hiç şaşmaz.
Senelerden beri hiç şaşmadı, bundan sonra hiç şaşmayacak.
Yani bekleyenler boşuna beklemeyin derim.
Bu ülkenin hiç sevmediği aman asla doğru konuşma, söyleme, sen işine bak durumlarını hiç dinlemez, o senelerdir bildiğini yapar.
Yani menfaatin, gidişatın düzenine hiç uymaz.
Kimileri çok sever, kimileri sevmez.
Sevenler sevmeyenleri hiç umursamaz.
Yeşim iyi bir kadındır, merhametli bir kadındır, halden anlar ve ben Yeşim’in merhametini çok severim.
Onun en kötü zamanı, senin ona ihtiyacın var, anlatır, ikna eder, yanında olur, sağlam dosttur yani.
Uzun süredir insan kıstasım sadece o insan iyi insan mı? Ve merhametli insan mı?
Termometre var, acayip merhamet ölçerim.
Yeşim'in teyzesi uzun süredir hasta ve tedavi görüyordu.
Yeşim teyzesini yanına aldı, kendi evinde yanında, gözünün bebeği gibi baktı, hastanelere götürdü.
Tedavisi için elinden ne gelirse iyisini yaptı.
Nasıl çabaladı biliyorum.
Şimdi bazıları eh teyzesi kim olsa yapardı, hepimiz yapardık yalanını söylemesin.
Benim teyzem oldu, ama anne yarısı teyzem hiç olmadı.
Teyzem ablası öldüğünde hiç üzülmedi, gözünde hiç merhameti yoktu, annem için zaten hastaydı ölecekti gibi hali vardı.
Baktım ablasına üzülmüyor, şimdi o yaşıyor mu onu bile bilmiyorum.
Adını bile zorlarsam öyle hatırlıyorum.
Aile ilişkileri, akraba ilişkileri, kan bağı ilişkileri benim çocukluğumda kaldı.
Daha çok görürdüm, daha çok bilirdim.
Anadolu dışında, oradaki aile yapıları dışında, büyük şehirlerde bu ilişkiler, aile ve akraba yalan oldu.
Ben ilk defa bu kadar yakından sadece Yeşim'de gördüm.
Annesi yanında, teyzesi yanında Yeşim'in koynunda yaşıyorlar.
Yaz ayları geliyor, aile büyüklerini, kardeşini alıyor Bodrum'a gidiyorlar.
Allah aşkına insanlar anne ve babalarına, kardeşler bayramda birbirine ziyarete gitmiyor.
Aylarca günlerce konuşmayan çok yakın aile bireyleri var.
Kimse kimsenin umuru değil.
Tüm aileler, akrabalar darmadağın.
Büyükler şu küçükleri bir araya getireyim toplayalım, ya da küçükler bu bayram tura gitmeyelim, anamızın babamızın yanına gidelim demiyorlar.
Yeşim hep hayranlıkla izledim.
Sesine aşık olduğum kadın, çalışkan, çabalayan güçlü bir kadındır.
Aile kavramına, insan merhametine, hayvan sevgisine, onu linç edenler kurban olsunlar.
Şimdi teyzesi vefat etti.
Yeşim bunca yaşananlara rağmen insancıl duyguları o kadar yoğun ki, şimdi Yeşim yangında.
Herkes hepimiz "Allah kalanlara ömür versin" demekten başka bir şey gelmiyor elimizden.
Hayat parmak ucunda ölüm ayak ucunda derler.
Yeşim’cim kız kardeşim.
Vicdan insan olanın kara kutusudur, senin kara kutun merhamet dolu pürüzsüz tertemiz.
Annen.
Kızların.
Kardeşin.
Tüm ailen.
Ve hatta kız kardeşin ben, ne kadar şanslıyız.
İyi ki varsın, hep ol.
Teyzenin mekanı cennet olsun, başın sağ olsun.
Funda'nın aklındakiler…
... Bergen filmi.
Ben popüler, çok konuşulan hiçbir işe gitmem, bakmam, almam, ama bu filme gittim, gördüm çok güzel iş olmuş.
Çok beğendim.
Geçen hafta, gazetelerde film vizyona girdi, 1 ay oldu, ortak yapımcı oyuncu Farah ve yapım şirketi 40 milyon TL kazandı diye haber yaptılar.
Bu haberden sonra yapım şirketi bir basın açıklaması yaptı, çok sinirlenmişler belli, aslı yok falan diyorlar, gazetecilik etiği falan yazdıklarına göre.
Sonrası avukattan açıklama geldi, bu 40 milyon TL açıklaması filmin yapımcısı ve Farah'ı töhmet altında bıraktı falan diye.
Töhmet mi dedim kalakaldım.
Töhmet ne.
Ve sonrası Farah.
Hakaret ederek Tweett attı, "geri zekalılar" falan dedi.
Bu kız da bu ülkede iş yapıyor, para kazanıyor ve hiçbir şeyi beğenmiyor.
Bir "herkes geri zekalı yahu" hali var.
Ben hiç anlamadım.
Burada hakaret yok.
Film hakkında iddialar yok.
Herkes çok beğenmiş.
Ne kadar güzel bir film olmuş ve seyircisi çok olmuş ve para kazanmış ve daha kazanacak.
Başarı var, bu başarıdan neden bu kadar art arda öfke dolu, açıklamalar çıktı hiç anlamadım.
Oh miss gibi kazanç da var.
Allah'tan daha başka ne istenir ki.
Funda'nın aklındakiler...
.... Sunucu Elçin hanım Fox TV’de "Kadının Eseri” diye bir program yapıyor.
Gerçekten tam olarak tanımıyorum.
Daha önce ne işler yaptı bilmiyorum.
Tesadüfen sayfasında gördüm, Yeşim Salkım'a TGRT Haber' de yaptığı program nedeni ile, başkasının linç sayfasına neler yazmış.
Ve boykota hashtag ile ortak olmuş.
Bir kadını köşeye sıkıştırıyorlar ve başka kadınlar ortak oluyor, iyice köşeye sıkışsın diye.
Yani Elçin hanım "Kadının Eseri" diye program yapıyor ve bir kadına yapılan lince ortak oluyor.
Pes.
Yeşim evde kedisi, köpeği yaşayan onlarla uyuyan bir kadın
Ne dedi, ne anladınız.
Diyelim ki çok yanlış anladın, ama bir kadını lince ortak neden oluyorsun.
Bence Yeşim Salkım'ı programınıza çağırın ve yıllardır içinde olduğu kadın mücadelesini ve kadın başarısı nasıl oluyor size anlatsın.
Kadının Eseri ya.
Eserini anlatsın.
Ses olun.
Ne kadar ayıp değil mi.
Hangi nedenle olursa olsun kadın kadına linci asla kabul etmem.
Etmeyeceğim.