Zengin yasayan ve tüm yaşamını sosyal medyada paylasan kadınlar var.

İnsanların gözüne soka soka, ne yaşıyorlarsa paylaşıyorlar.

Uçaklar, pırlantalar, arabalar, dolarlar ve hatta kocalarını paylaşıyorlar.

Bir tür bu.

Arsızlık, ayarsızlık, aymazlık. boyutunu aşmış, zenginlik pornografisi yapıyorlar.

İster iş kadını olsun,  ister olmasın, ister koca parası yesin, ister sevgili parası yesin.

İster çakal olsun, ister insanları kaldırsın, isterse hak yesin dursun. 

Yesin de ne yerse yesin.

Bu kadınlara, Cüneyt Özdemir gibi aklı başında insanlar "pess" dedi.

Ben de dedim, aklı başında herkes de dedi.

Cüneyt Özdemir, o da varlıklı, karısı da varlıklı, ikisi de çalışan ve iyi para kazanan insanlar ve iyi yaşayan insanlar. 

Tek kare, evlerini, arabaların yaşamlarını paylaştıklarını gören var mı.

Yok.   

EH bunları kınamanın, ayıplamanın, hiç yararı olmaz olmaz bilirim ama "pess" deme hakkımızı kullanalım bari.

Oha diyemiyoruz, çüş diyemiyoruz, bari pes diyelim.

Ne kadar ayıp aslında değil mi.

Ya bunları takip eden milyonlarca kadına ne demeli.

Asla ulaşamayacağı hayatı neden takip edenler, neden alkışlar, neden çok beğenirler, neden bu kadar zavallılar düşünmeye değer mi bilmiyorum.

Kendine ait olmayan, onu hiç ilgilendirmeyen başkalarının varlıklarına ağzının suyu akan insanlar.

Özellikle de kadınlar bunlar.

Esas sizlere çok ayıp.

Bu zavallı insanlar bunları takip edip, alkışladıkça diğer arsızlar  güç zehirlenmesine giriyor.

Adına güç denirse tabi.

Çocukken para konuşmak çok ayıp derdi annem, kimseye maaşını, gelirini, parasını sormayın çok ayıp derdim.

Hiç sormadık.

Hiç aklımızdan geçmezdi.

Dedem, babam cebinden parayı göstermeden çıkarıp ödeme yapardı, parayı göze sokmak utanç verici bir duyguydu.

Parayı arkasına dönüp çıkarırlardı, masa altında sayıp çıkarırlardı.

Para gizlenirdi anlayacağınız.

Kuşaklar boyu ayıp bize öğretilen ne varsa, bunlara marifet olarak öğretilmiş.

Ne kadar çok şey değişti ve ne kadar çok şeyimizi kaybettik.

Evlerin boyaları dökülürdü çoğu zaman ama bu insanlar gibi kimsenin ortaya dökülecek foyası yoktu.

Eskiden insanlar hem parasını, hem acısını saklardı.

Bakın.

Hayatın kapılarının nereye açılacağını bilemezsiniz.

Başınıza bir şey geldiğinde, emin olun sizi takip eden o insanlar, size oh olsun diyecekler.

Mahcubiyeti olmayan sizin gibilere, mahcubiyeti olmayan zavallı takipçileriniz "çok azmıştı oh olsun" diyecekler.

Bunu unutmayın.

Funda'nın aklındakiler!

…Havalimanından paylaşım yapmışlar!

1 dilim baklava 340 liraymış.

Tamam anladık, havalimanı turistlere satış yapan bir yer anladık ama bu kadar soygunculuk olur mu.

Olmamalı.

Yok kiraları dolar, euro’ymuş.

Bana ne.

Beni soymanı mı gerektirir.

Ya elmaya ne diyelim.

1 yeşil elma 60 TL.

Valla ben yemem, bu paraları da asla ödemem ve zırnık ödemem.

Siz de yemeyin, almayın kardeşim.

Yemezseniz, ölmezsiniz.

Funda'nın aklındakiler!

...Okullar bu hafta açıldı.

Okul masrafları, ödemeler almış başını gitmiş.

Özel okullar velileri söğüslerken, ticaret merkezi olmuşlar.

Velilere yazık.

Velilere çocukları adına, çocuklarından daha hırslı velilere çok yazık.

Benim çocukluğumdaki benim de okuduğum devlet okullarına ne oldu.

Eğitim şahaneydi.

Öğretmenlerimiz şahaneydi, bize küçükleri sevmeyi, büyükleri saymayı öğrettiler.

Hiç birimiz arasında farklılığımız yoktu.

Zenginler sessiz, fakir gururluydu.

Sağlıklı, kendine güvenen, akıllı, çalışkan, kendi işinde gücünde, dürüst insanlar olarak yetiştik.

Öğretmenlerime teşekkür ederim.