Bazen bir selam, bir günaydın, bir merhaba insanı yaşama bağlar, yaşam sevincini geliştirir. İnsanlar arasındaki soğukluğu, kopukluğu, küskünlüğü giderir. İnsanlar arasındaki samimi ilişkilerin oluşmasına neden olur.
Fay hattında yer alan bir ülkeyiz, depreme alışmalıyız. Daha geçtiğimiz günlerden birinde hep beraber "çömel, kapan, tutun" tatbikatı yapmadık mı? Ne yapacağımızı biliyoruz. Öncelikle soğukkanlı olmalıyız.
Elimizde telefonlar yakınlarımızı aradık, iyi olduklarını duyunca da derin bir "Oh çektik" Oysa kim bilir piyango hangi dosta, hangi evlada, hangi anaya ve babaya vurdu!..
Sevgili okuyucularım, sizce diziler mi toplumda şiddet eğilimini artırıyor yoksa sinema ya da sanat toplumun kendisini mi yansıtıyor?
Son günlerin meşhur sözü. "Hayat sana güzel!" Mutlu olanların mutluluklarına bakıp mutsuz olma halinin bir nevi dile getirimi.
Yüzyıllar boyunca, mütevazı olmak bir erdem sayılıp takdir edilirken bugün artık değerini yitirmekte! Her zaman söylüyorum zaman mütevazı olma zamanı değil!
Her geçen gün yazılı, görsel ve sosyal medyada intihar olaylarının arttığına şahit oluyoruz.
Modern hayat bize pek çok kolaylıklar getirdi. Yaşam kalitemiz arttı, insanoğlu daha çok şeye sahip oldu, daha bilgili; ama daha rahat değil. Neden dersiniz? Çünkü stres kavramı günlük yaşantımızın en çok kullanılan kelimesi oldu.