​MİLLİYETÇİLİK ÖLMEZ

Berk MÜHÜRDAROĞLU
Tüm Yazıları
Türkçülük veya Türk milliyetçiliği, Türk milletini sahip olduğu bütün maddî/manevî değerleri ile beraber, dünya milletler ailesi içinde haysiyetli, şerefli, itibarlı ve mutlu bir millet olarak sonsuza kadar yaşatma ve yüceltme dava ve ülküsünün adıdır.

Türk milliyetçiliği ülküsü ile kurulan milliyetçi kuruluşların en tanınmışı, en kapsamlısı ve en uzun ömürlüsüdür. Türk Ocakları, Türk milliyetçiliği ülküsünü 104 yıldır şerefle savunmayı ve yaşatmayı başarmış; bundan sonra da savunmayı, yaşatmayı ve yaymayı en iyi sürdürebilecek kadro ve tecrübeye sahip kuruluştur. Türk milliyetçiliğinin çatı kuruluşu olan Türk Ocakları, Türk milliyetçiliğini bir asır önce tam bir dünya görüşü ve fikir sistemi hâline getirmiştir. Türk Ocakları Türk gençliği için bir okuldur. 104 yıldır, Türk milliyetçiliği ülküsüyle nice öğrenciler yetiştirmiş olan bu tarihî okul, bu görevini bundan sonra da yorulmayan bir heyecan ve azimle daha geniş daha sistemli devam ettirecektir.

Türkçülük veya Türk milliyetçiliği, Türk milletini sahip olduğu bütün maddî/manevî değerleri ile beraber, dünya milletler ailesi içinde haysiyetli, şerefli, itibarlı ve mutlu bir millet olarak sonsuza kadar yaşatma ve yüceltme dava ve ülküsünün adıdır. Kendisini kayıtsız şartsız şuurlu olarak bu ülküye adayan ve bu ülküyü hayatının gayesi hâline getirenlere de Türkçü veya Türk milliyetçisi denir. Burada “Türkçülük” terimini farkında olarak ve özellikle kullandık. Zira “Türkçülük”, Türk milliyetçiliğinin genel olarak 1930’lara kadar daha yaygın kullanılan gerçek adıdır. Türkçülük ile Türk milliyetçiliği kavram veya terimlerini birbirinden ayrı veya farklı zannetmek, görmek, göstermek doğru bir değerlendirme değildir. “Türkçülük”, kullanılmasından çekinilecek, gocunulacak bir terim değildir. Nitekim Türk milliyetçiliğini sistemleştiren büyük Türk milliyetçisi ve sosyolog Ziya Gökalp’ın Türk milliyetçiliğini sistemleştirdiği ve 1923’te yayımladığı ünlü eserinin adı, Türkçülüğün Esasları’dır. Yine Türk Ocaklarının ve Türk Yurdu dergisinin kurucularından büyük Türk milliyetçisi ve fikir adamı Yusuf Akçura’nın Türk milliyetçiliği tarihi üzerine yazıp 1928’de yayımladığı eserinin adı da Türkçülük-Türkçülüğün Tarihî Gelişimi-dir. “Türkçülük” terim ve kavramının üzerinde kısaca durmamızın sebebi, günümüzde “Türk” adına şaşı bakanların veya “Türk” adından rahatsız olanların bulunmasındandır. Türk milliyetçileri, “Türk” adını ve “Türkçülük” terimini çekinmeden, cesaretle ve yeni bir heyecanla kullanmalıdırlar.

Türk milletini yaşatma ve yüceltme dava ve ülküsü olarak Türk milliyetçiliğinin kökleri elbette Türk tarihinin derinliklerine uzanır.  Ancak bu günkü anlamda 19. yüzyıl ortalarından itibaren daha çok dil ve tarih araştırmalarına dayanan bir fikir ve kültür hareketi olarak yeniden şekillenmiş; 20. yüzyıl başlarında da dernekleşip fikir-kültür ve siyaset hareketi olarak bütün millet hayatını kapsayan bir fikir sistemi hâlini almıştır.

İşte bu kökü tarihimizin derinliklerine uzanan Türkçülük/Türk milliyetçiliği fikir ve ülküsünü, fikir sistemi hâline getirip, dağılan Osmanlı Türk Devleti yerine kurulan Türkiye Cumhuriyeti’nin “kurucu fikri” yapan Türk milliyetçisi kuruluş, Asırlık çınar Türk Ocaklarıdır. Esasen Türkçülük/Türk milliyetçiliği, İkinci Meşrutiyet’in ilanından (1908) sonra, daha önceki tek tek şahısların çalışmalarını birleştirerek teşkilatlanma, dernekleşme dönemine girmiştir. Bu çalışmalardan olmak üzere, zamanın Türkçü/milliyetçileri, 1908 sonlarında “Türk Derneği”ni, 1911’de de “Türk Yurdu” derneğini kurmuşlardır. Bu iki dernek Türkçülerin, Türkçülük fikrini yaymak üzere kurdukları ilk derneklerdir. Ancak bu dernekler uzun ömürlü olamamıştır. “Türk Derneği” “ilk milliyetçi dernek” unvanıyla tarihe geçerken “Türk Yurdu” derneği de 1911’de yayın hayatına başlayıp 1912’den itibaren de Türk Ocakları yayın organı olarak hâlen günümüzde de 105 yıldır yayınını başarıyla sürdüren “Türk Yurdu” dergisini hatıra olarak bırakıp Türk milliyetçiliği tarihindeki yerini almıştır

GÜNÜN SÖZÜ: TÜRKİYE TÜRKLERİNDİR.