Eminim 1 Mayıs 2017 tarihi itibariyle Türkiye’de internet bağlantısı konusunda yeni bir döneme girildiğini duymuşsunuzdur. En azından sosyal medyadaki patırtılardan bir şeylerin yanlış gittiğini anlamış olmalısınız. Bu köşede 15 Eylül 2016 yılında konuyla ilgili bir şeyler yazıp, abonelerin BTK’ya görüş bildirmesi gerektiğini söylemiştim. “Kota kalkıyor” nidaları atan tatlı su teknoloji editörlerinin aksine abonelerin de haklarına sahip çıkmaları gerektiğini belirtmiştim. Açıkça söylemek gerekirse o tarihlerde kotanın kalkacağına hiç inanmıyordum ama kısa bir süre sonra ilgili Bakan da “kotanın kalkacağını” müjdeleyince “emir demiri keser” mantığıyla kotanın kalkacağına ikna oldum.

Tabii ki medya tarafından oluşturulan pembe bir geçiş yaşanmayacaktı. Nitekim yaşanmadı da. 1 Mayıs Pazar günü yeni tarifeleri gören, fiyatlandırmaları inceleyen aboneler sosyal medyada kazan kaldırdı. Eminim internet servis sağlayıcıların müşteri hizmetleri de en yoğun günlerinden birini yaşamıştır. 

Yeni düzenlemenin en güzel yanı gece 02:00 ile sabah 08:00 arasındaki internet kullanımlarının kotadan sayılmaması. Yani beğenelim veya beğenmeyelim 24 saatlik bir günün dörtte birindeki kullanımlar artık kotamızı etkilemeyecek. Ayrıca kota aşımı durumunda azalan hız da ana paketimizin hızına göre belirlenecek. Daha önce nasıl bir internet kullandığına, kaç lira fatura ödediğine bakılmadan tüm abonelerin hızı kota aşımında 3 Mbps’e düşürülüyordu. Artık kullandığı tarifeye göre kademeli bir düşüş olacak. Ancak yine kota kalkmıyor. Kota 2018 yılının sonunda kalkacak ve hangi şartlarla, hangi fiyatlarla kalkacağı henüz belli değil.

BTK bir şeyleri yanlış yapıyor

Ülkemizde konuyla ilgili regülatör kurum olan BTK bence bir şeyleri yanlış veya eksik yapıyor. BTK Başkanı Ömer Fatih Sayan’ın iyi niyetinden şüphem yok ve tüm bu sorunlara yine kendisinin çözüm bulacağına eminim ama 1 Mayıs itibariyle yürürlüğe giren yeni dönemin aboneleri mutlu etmediği de bir gerçek.

Bunun en büyük nedeni abonelerin en başından beri doğru bilgilendirilmemiş olması. Sayın Başkan’ın yaptığı tüm açıklamalar medya tarafından “kota kalkıyor, internet ucuzluyor” anlamını taşıyan başlıklarla paylaşıldı ve BTK bu durumu düzeltme gereği duymadı. Daha ucuz ve kotasız internet hayaline kapılan aboneler de 1 Mayıs’taki yeni tarifeleri görünce hayal kırıklığı yaşadılar.

Şimdi bence iş BTK’ya düşüyor. Çünkü gerçekten yeni açıklanan tarifeler eskisinden daha ekonomik değil. Ama abonelerin beklentisi daha ucuz ve daha hızlı internet. İnternet servis sağlayıcılar ise sonuç olarak ticari şirketler ve tarifelerini BTK onayından sonra açıklayabiliyorlar. Bu nedenle BTK elini taşın altına koymalı ve işlerin neden ve nasıl bu aşamaya geldiğini halka anlatmalı. Çünkü bu iş servis sağlayıcılara bırakılırsa ilgili Bakan’ın zamanında yaptığı açıklama da dahil olmak üzere BTK’nın bağlantı hızı konusunda yaptığı tüm çalışmalar yanlış anlaşılabilir. Tabii Fatih Başkan’ın yeni paketlerin fiyatlandırması konusuna da el atması gerekiyor. Sonuç olarak açıklanan fiyatlar ucuz değil; bunu kabul etmek lazım.