AVRUPA BİRLİĞİ DAĞILIR MI?

Alican DEĞER 28 Haz 2016

Alican DEĞER
Tüm Yazıları
Hiç birşey olmaz. Ama özgül ağırlığı azalır. Avrupa Birliği kurulduğunda şimdilerde çıkma telaşı içinde bulunan İngiltere dahil değildi. Yani İngiltere sayesinde kurulmadı. Hatta İngiltere'ye rağmen kuruldu. İngiltere çıkınca da dağılmaz.

Hiç birşey olmaz. Ama özgül ağırlığı azalır. Avrupa Birliği kurulduğunda şimdilerde çıkma telaşı içinde bulunan İngiltere dahil değildi. Yani İngiltere sayesinde kurulmadı. Hatta İngiltere’ye rağmen kuruldu. İngiltere çıkınca da dağılmaz. Bakmayın siz başka ülkelerin de referandum yapıp birlikten çıkabileceği şeklindeki yorumlara, hiç kimse kalmasa da Almanya ile Fransa bu birliği devam ettirir. Çıkan da çıktığıyla kalır.

İngiltere’nin birlikten çıkacak gücü var. Bir kere coğrafi olarak ayrı bir bölgede. İkincisi kendisinin başı çektiği İngiliz Uluslar Topluluğu, AB kadar olmasa da hatırı sayılır bir birlik. Taaa Kanada’dan Avusturalya ‘ya kadar uzanıyor. Üçüncüsü, ekonomik gücü yerinde. Dördüncüsü, Amerika ile enseye tokat durumunda. Yani anlayacağınız Avusturya’ymış veya başka bir ülkeymiş onlara benzemez. Kaldı ki, İngilizler bile Birliğin ortak pazar kısmından yani ticari bölümünden çıkmayı planlamıyor. Büyük ihtimalle çıkışları sadece siyasi yönden olacak. Avusturya Birlikten çıksa ne yapacak? Cürmü ne ki?  Görünen Fransa ve Almanya’nın kaya gibi yerinde durduğu.  Onlar durduğu sürece de AB’ye kısa vadede hiç birşey olmaz. Tamam siyasi olarak zayıf bir birlik. Uluslararası politikada etkin değil. Ama gücünün olmadığını söylemek hayalcilik olur. Şimdi kartlar yeniden dağıtılıyor. Yeni bir oyun kuruluyor. Bakalım kime nasıl el gelecek?

Paris’i nasıl bilirsiniz?

Eğlenceli, rahat, özgür, şıkır şıkır falan gibi uzayan sıfatlarla değil mi? Heh işte öyle derseniz yanılırsınız. Paris tabii ki çok güzel bir şehir. Ama bu aralar Paris’te neredeyse her köşe başında elinde otomatik tüfek olan bir asker duruyor. Havalimanından başlayıp şehrin ara sokaklarına kadar dolu. Yanlışlıkla kapısında durdukları binanın önünde yürümeye kalkarsanız, daha 30 metreden size canlı bomba muamelesi yapıyor. Bir eli silahının tetiğinde diğer eliyle karşı kaldırımı işaret ediyor. Bu aralar Avrupa Futbol Şampiyonası var o yüzden böyle zannediyorsanız da yanılırsınız. Şampiyonadan önce de böyleydi, sonra da böyle olacak anlaşılan.

Terör Fransızların çok canını yaktı. Biz bu acıyı biliriz. Bizim çektiklerimiz onların belki onlarca katı. “Acılarımızı yarıştıralım” derdinde değilim. Önlemleri karşılaştırmaya çalışıyorum. Biz bu kadar şey yaşadık ama böylesi tedbirler almadık. Eli silahlı, kamuflajlı askerleri sokağa salmadık. Onlar böylesi tedbirler alıyorsa, bizim kim bilir neler yapmamız gerekir?

Hadi kızlar görgüsüz, peki bunları ısmarlayan kim?

İki tane sosyal medya leşkeri var. Kardeşmişler. Görmemişler. Görmemişlikleri kadar da saygısızlar. Yaptıkları şey kendilerini sergilemek. Bence mahsuru yok. Mal onların. İster gösterir, ister saklarlar. Beni ilgilendiren takındıkları ucuz tavırlar. Belli ki “Hatırlı dostları” bunları her yere gezmeye götürüyor. Kah yurtdışında bir yere, kah bir lokantaya. Yaptıkları şey fotoğraflarını çekip yayınlamak. Bolca da reklam yapıyorlar. “Etek şuradan, terlik buradan” diye. Bu tırnak içinde hanımefendiler, geçenlerde bir Yunan adasına gitmişler ve tanesi 165 euroluk iki tane hamburger yemişler. Bununla da yetinmeyip bunu Instagram’a koymuşlar. Bunun adı edepsizliktir. Başka birşey değil. Efendim hamburgerde Kobe bifteği kullanılmaktaymış. Bu kızlarımız bırak Kobe bifteğinin ne olduğunu, Kobenin neresi olduğunu bile bilmezler. Sonra da tepki çekmişler. Siz asgari ücret tutarındaki iki hamburgeri insanların gözünün içine sokarsanız tepki değil, başka şeyleri de hak edersiniz. Tepki görünce de kendilerini, “Parasını biz vermedik. Biz verseydik daha ucuz şeyler yerdik” demişler. Tam “Merdi kıpti” durumu. Yani yediklerini birine “Çaktıkları” için en pahalısını tercih etmişler anlaşılan. Benim asıl merak ettiğim bu 330 euro değerindeki hamburgerleri kimin ısmarladığı. Kim bu delikanlı veya delikanlılar? Fotoğrafta veya haberlerde aradım bulamadım. Belli ki kendilerini saklamışlar. Ne olur bilen varsa bana söylesin. Bu mümtaz şahsiyetler, memleketlerinde ne yer ne içerler? Ne iş yaparlar? Tanır mıyız? Bilir miyiz? Belki kızlar insafa gelir de kendilerini Yunan adasına tatile götürüp iki hamburgere bin yüz lira veren yiğitlerin isimlerini açıklar. Böylece bu aslan parçaları gizli kalmaz. 

Hep başkalarının başına gelmez

Bir film sahnesi gözümün önünde. Kahramanımız trafik kazası geçirmiş. Darmadağın bir vaziyette. Ambulansa koyuyorlar. Bir yandan titriyor ve bir yandan da sayıklıyor: “Bu hep başkalarının başına gelir sanıyordum” diye. İnanın bu kötü olaylar sadece başkalarının başına gelmiyor. Bizim, yakınlarımızın, sevdiklerimizin başına da geliyor. O yüzden çok daha duyarlı olmalıyız. Kör saldırılara karşı çok daha uyanık durmalıyız. Tepkimizi sanki bizim başımıza gelmiş gibi göstermeliyiz. Başkalarının başına geldiği için umursamadığımız şeyler başımıza geldiğinde şaşırmaca yok ona göre.