Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Washington ziyaretinde en önemli konulardan biri PYD/YPG meselesiydi.
Bu konu, Erdoğan’ın ABD’li senatörlerle görüşmesinde de, Trump ile yaptığı basın toplantısında da öne çıkan konuların başında geldi.
Malum, Türkiye’nin Suriye’de PKK/YPG’ye yönelik her hamlesinde bu konu uluslararası toplumun gündemine geliyor ve Türkiye karşıtı çevreler yoğunlukla, konuyu “Kürtlere saldırı” olarak lanse ediyor.
Erdoğan ile görüşme sırasında da bir senatör konuyu gündeme getirirken aynı ifadeleri kullanarak, “Kürtler, Suriye’de düşmanlarımıza karşı bizimle savaştı, Türkiye’nin onlara karşı saldırıda bulunmamasını görmek istiyoruz” dedi. Erdoğan ise, “Kürt diye zikrettiğiniz herhalde PYD/YPG. Bunlar terör örgütüdür ve bunlar PKK'nın yan kuruluşlarıdır” diye yanıt verdi.
Basın toplantısı sırasında Iraklı bir Kürt gazeteci de “Iraklı Kürtlerle yaptığınız gibi Suriye Kürtleriyle de müzakere yoluna neden gitmediniz?” sorusunu yöneltince Erdoğan, “Nasıl ki Kuzey Irak'taki Kürt kardeşlerimizle bizim münasebetlerimiz gayet iyiyse Kuzey Suriye'deki Kürt kardeşlerimizle de bizim bir sorunumuz yok. Bizim Kürtlerle sorunumuz yok. YPG’li teröristlerle sorunumuz var” diye konuştu.
Iraklı Kürt gazeteci PKK’ya o kadar angaje olmuş ki, mensubu olduğu Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi’ni bütün dünyanın terörist olarak nitelendirdiği bir örgütle eşdeğer pozisyona getirdiğinin farkında değil.
Ne yazık ki Irak Kürdistan Bölgesi’nde bu yanlış yaklaşım epey süredir devam ediyor.
Neyse ki Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Özellikle tabii burada iki şeyi birbirinden ayırmamız lazım; Kürtler ve teröristler” şeklindeki ifadeleri ile çok net bir şekilde bu ayrıma dikkat çekti.
Ne yazık ki, Türkiye’nin PKK’ya yönelik operasyonlarından rahatsız olan güçler bunu özellikle yapıyor. Dünyanın birçok ülkesinde terörist olarak tanınan PKK’ya yönelik operasyonları “Kürtlere saldırı” diye nitelendirerek engellenmeye çalışılıyor.
Bu kesimler aslında PKK’yı korumaya çalışırken bir yandan da bütün Kürtleri terörist olarak yaftalamış oluyorlar.
Türkiye’nin, PKK ile mücadelede bu ayrıma yaptığı vurgu kadar Kürtlerin de PKK’nın ve hamisi çevrelerin PKK’yla mücadelenin Kürtlere yönelik saldırı olarak yansıtılmasına tepki göstermeleri, bu çevrelerin kendilerini terörist olarak yaftalamalarına karşı seslerini yükseltmeleri gerekir.