Geçtiğimiz hafta sonu Mısır'ın Şarm El-Şeyh tatil yöresinde düzenlenen Üç Bant Bilardo Dünya Kupası'nı kazanarak 17 yıllık oldukça uzun bir aradan sonra tekrar spot ışıklarının kendisine dönmesini sağladı şampiyonumuz Semih Saygıner.
Semih Saygıner’in lakabı Bay Sihir diye tercüme edebileceğimiz bir unvan aslında. Bilardo sporunda geldiği seviyeyi ve bu spora kattıklarına binâen bilardo camiasının kendisine layık gördüğü marka Mr. Magic. (Bazı fan kulüplerinde Türk Prensi/The Turkish Prince diye de hitap ediliyor kendisinden üçüncü tekil şahıs olarak.)
Geçtiğimiz hafta sonu Mısır’ın Şarm El-Şeyh tatil yöresinde düzenlenen Üç Bant Bilardo Dünya Kupası’nı kazanarak 17 yıllık oldukça uzun bir aradan sonra tekrar spot ışıklarının kendisine dönmesini sağladı şampiyonumuz Semih Saygıner.
Yaşayan başka bir efsane olan ve dünya üç bant bilardo piyasasının önemli ismi Dick Jaspers’ı Mısır’daki final maçında son ıstakada aldığı altı sayı ile 50-37 yenerek 7. Dünya Şampiyonluğuna ulaştı. (Semih Saygıner, yarı finalde de bir başka devi Tijorborn Blohmdal’ı 50-22 yenerek hepimizin yüreğinin kıpır-kıpır olmasına yol açmıştı.)
Bilardo sporu için en olgun dönemini yaşadığı bu yıllarda (1964’lü Semih) spordan biraz uzak kalarak işin daha ziyade şov kısmıyla ilgilenmekten ne zaman sıkılacak da tekrar çuhalara dönecek diye yıllardır bekleyen bilardo severlerin de gönlü böylelikle alınmış oldu Bay Sihir tarafından.
Bilardo literatürüne geçmiş kendi adı ile anılan 42 farklı vuruş tekniği var Semih Saygıner’in. Uzun yıllara dayanan ve saf yetenek olarak adlandırılabilecek bir Allah vergisine sahip olmasına rağmen her Akdenizli gibi sui-generis/kendine has bir adamdan söz ediyoruz burada. Piyasadaki akranları istikrarlı bir şekilde turnuva sektirmeden madalya ve kupalarına yenilerini katarken Semih Usta altıncı şampiyonluk ile yedinci arasına 17 yıl koyabiliyor ne hikmetse!
Bilardo sporu temelde iki farklı disiplinden oluşuyor hepimizin duyduğu, aşina olduğu gibi, masada delikler olan bilardo ve masada delik olmayan bilardo diye özetleyebiliriz. Mesela 3 bant, üç top, karambol denen 3 topla deliksiz düz masada oynananı en yaygın bilinenidir bilardo sporunun. Delikli masada oynanan bilardo sporuna da 8 topla oynanan Amerikan bilardosu ve bir İngiliz Klasiği olan Snooker’ı örnek verebiliriz.
Çok sağlam fizik ve matematik bilgisi ve bakış açısı gerektirdiği için elit sporcuların oynayabildiği bir salon sporundan bahsediyoruz elbette. Açı, kinetik enerji, darbe şiddeti, hız, strateji gibi birçok detayı aynı anda hesaplayıp netice almak her adamın harcı değil ve çoğumuzun istaka ile şöyle veya böyle bir tecrübesi olmuştur hayatımızın belli bir döneminde ama kaç tane Semih Saygıner var, kaç tane Ronnie O’Sullivan var günümüzde dünya üzerinde ki?
Duruş, tutuş ve vuruş’tan ibaret bir spor olarak adlandırılsa da; o duruşa sahip olmak için ne kadar sene uğraşmak gerektiğini, istakayı tutmak için ellerin o hüner seviyesine gelmek için kaç tane ıstaka eskittiğini ve o vuruş tekniğine sahip olmak için ne kadar uğraşıldığını bilen bilir diyelim ve Semih Usta’yı cân-ı gönülden kutlayalım hep birlikte.
“-Semih Usta bizi sekizinci şampiyonluk için lütfen bu kadar bekletme ”