Derneğin 'Farkındalık bulaşıcıdır.' diyerek çıktığı bu yolda, özellikle içinde bulunduğumuz bu Ramazan ayında ne kadar desteğe ihtiyacı olduğunu size anlatamam
Bu zamana kadar her yazımda İstanbul'daki kültür-sanat haberlerini, yapabileceğiniz faaliyetleri veya İstanbul'un gizli saklı kalmış köşelerini sizlerle paylaştım. Ancak bu sefer sizi 'iyilik' ile buluşturmak istiyorum.
Uzun zamandır aklımda olan ancak bir türlü günlük bahanelerden vakit bulup zaman ayıramadığım bir düşüncem vardı. Çorbada Tuzun Olsun Derneği’ni daha önce hiç duymuş muydunuz? Sadece birkaç saatinizi ayırarak, tamamen gönüllülük esasına dayalı şekilde ihtiyaç sahiplerine el uzatmanıza aracı olan bir dernek burası. Her gün gönüllü katılımcıları sayesinde evsizler için yemek dağıtımı yapan Çorbada Tuzun Olsun Derneği, 2017’den beri faaliyet gösteriyor. Üstelik bu dernek sadece yemek dağıtımı yapıp kenara çekilmiyor; evsizlerin resmi kurumlardaki devlet işlemlerinden tutun da sağlık kurumlarındaki tüm süreçlerine kadar destek sağlıyor. Aynı zamanda 800 küsur evsizin sosyal izlemesini sürdürüyorlar. Üstelik tüm bunları seninle, benimle; gönüllüleriyle yapıyorlar. Ramazan’ın ilk iftar akşamında eşlik ettim ben de bu derneğe ve güzel gönüllü gönüllülerine…Yemeklerin paketlenip hazırlanmasından, evsizlerle buluşacağımız Gezi Parkı’na kadar taşınmasına, yemeklerin dağıtımından, derneğin temizlenip ertesi güne hazırlanmasına kadar uzun bir sürece dahil oldum. Ve bütün bu süreçte birden fazla kez gerçek Ramazan’ın ve oruç ibadetinin önemini hatırladım. Doymak ne demek bir kez daha gördüm. Aslında bize ‘olmazsa olmaz’ gibi gelen ve başkalarının ‘hayali’ olan şeylere sahip olmanın ne kadar minnet gerektirdiğini bir kez daha tattım. Yemek dağıtırken teklif ettiğimiz ikinci tabağı istemeyip, ‘başkasına kalmaz, başkası da yesin’ diyebilen koca yürekleri görünce ne kadar bencil olduğumuzu hatırladım.
Derneğin ‘Farkındalık bulaşıcıdır.’ diyerek çıktığı bu yolda, özellikle içinde bulunduğumuz bu Ramazan ayında ne kadar desteğe ihtiyacı olduğunu size anlatamam... Ama günlük dağıtımda desteğe gelen gönüllü sayısında +1 kişinin; taşınabilecek onlarca kase yemek, doyabilecek onlarca karın, dokunulabilecek onlarca insan demek olduğunu anlatabilirim. Özellikle yaz aylarında öğrencilerin memleketlerine dönmesiyle dağıtıma destek olan kişi sayısında inanılmaz bir düşüş olduğunu öğrendim. Belki bu yazı, okuyan güzel kalplere dokunur ve Gezi Parkı içinde sıraya girip, yemek yiyebilmeyi bekleyen yüzlerce kişiye ‘+1’ gönüllü bulur, ne dersiniz?
Oscar, Oscar, Oscar
Emma Stone ve Cillian Murphy’nin gecede ödül alacak isimler olduğuna emindim hatta yanlış hatırlamıyorsam buradan sizinle de paylaştım… Ancak Oppenheimer’ın 7 ödülle geceye damga vuracağını ben de ön göremedim... Neredeyse literatüre geçecek olan ‘Barbenheimer’ savaşında en azından Oscar için kazananın kim olduğunu artık biliyoruz. Geceyi benim için bilhassa özel kılan olay; yıllar sonra ilk defa ‘En İyi Kurgu’ ödülünün Godzilla filmiyle bir kadına; Jennifer Lame’e gitmesiydi. Emma’nın ödül sonrası konuşması da her ne kadar sosyal medyada ‘oyunculuğu o kadar iyi ki konuşmasında samimi olup olmadığını anlayamıyoruz’ minvalinde yorumlar alsa da bence samimiydi, heyecanı ve hemcinsi meslektaşlarına olan saygısı bariz şekilde suratından okunuyordu. Gece boyunca ödül alan filmlerin çoğunu burada sizinle paylaşmış ve ‘bu filmi kaçırmayın’ demiş olmanın haklı gururunu da yaşamadığımı söylersem kendime haksızlık etmiş olurum.
Bu haftanın seçkileri
Avrupa’nın en büyük Dijital Deneyim Müzesi İBB tarafından Miniatürk’te açıldı. 7’den 70’e herkesin zaman ilgisini çekeceğini düşündüğüm müzedeki, Türk yazılımcı ve tasarımcılar tarafından hazırlanan ve teknolojinin sağladığı olanaklarla oluşturulan deneyim odaları oldukça büyüleyici. Teknoloji ve ışığın buluşmasıyla ortaya çıkan büyülü mekanda kaybolmak isterseniz; yetişkinler için cüzi, öğrenciler için çok daha cüzi bir fiyata haftanın her günü bu müzeyi ziyaret edebilirsiniz.
Fransa’nın ‘Kaldırım Serçesi’nin en yalın haliyle tanışmak ister misiniz? Fransa’nın büyük sesi Edith Piaf’a sadece Edith olarak bakmak nasıl olurdu? Selin Köseoğlu’nın hem yazıp yönettiği hem de Piaf’a can verdiği tek kişilik oyunu ‘Edith’ 27 Mart’ta Zorlu PSM’de, biletler Passo’da.
Ramazan ayının ruhu İstanbul meydanlarında. Artİstanbul Feshane, Tuzla Sahil, Festival Park Kadıköy ve daha birçok meydanda her akşam teravih namazı sonrası ünlü sanatçılar İstanbullular için sahne alacak. Bengü, Rafet El Roman, Gece Yolcuları, Gaye Su Akyol ve Yeni Türkü 14-24 Mart tarihleri arasında sevenleriyle buluşacak isimlerden sadece birkaçı…Evinize en yakın meydanı ziyaret edecek sanatçıların sahnelerini ve özel gösterileri kaçırmak istemiyorsanız, İBB Kültür Ramazan Etkinlikleri takvimine göz atmanızda fayda var.