Stand-up gösterilerinin hepsini izledim. Tüm filmlerini izledim… "Erşan Kuneri" dizisini de hafta içi bitirdim.

Stand-up gösterilerinin hepsini izledim. Tüm filmlerini izledim… “Erşan Kuneri” dizisini de hafta içi bitirdim. Cem Yılmaz’ı ve işlerini severim. Cem’in en başarılı olduğu konulardan biri, proje ve karakterlerine yaratıcı isimle r bulması. Bu konuda yine, her zamanki gibi başarılıydı. Evet, söylenenler doğru… Erşan Kuneri de bolca küfür var. Muhabbetlerin çoğu da bel altı. Ama eğri oturup doğru konuşalım… Türk mizahı denen şey biraz da bu! Ayrıca sadece küfürlere odaklanmadan izlerseniz, gülünecek ince espriler de var. Her zaman iyi isimlerle çalışan Cem Yılmaz, Erşan Kuneri’de de yine birbirinden yetenekli oyuncularla çalışmış. Ezgi Mola, Bülent Şakrak, Zafer Algöz, Uraz Kayg ılaroğlu, Merve Dizdar… Özellikle Çağlar Çorumlu ve Nilperi Şahinkaya’nın performanslarını çok beğendim. Bunların hepsi iyi hoş da… Hikaye, daha doğrusu hikayelerin her biri birbirinden vasattı! Cem Yılmaz sanki Erşan Kuneri’yi ö nemsememiş. Üstüne pek düşünmemiş, kafa yo rmamış gibiydi. Şimdi kendime ve size soruyorum… Bu işin içinde “Cem Yılmaz” ismi olmasaydı, yine b u diziyi sonuna kadar izler miydik? Bu oyuncuların, Erşan Kuneri’de oynamasını yadırgar ve sorgular mıydık? Köşemde bu diziyi yazar mıydım?

Benzer işler…

Geçenlerde Instagram Keşfet’te Derya Uluğ’nun fotoğrafı önüm e düştü. Sayfasına girip, şöyle bir gezindim. Derya Uluğ’un sayfasına bakınca, aklıma Simge Sağın geldi. Geçmişte ikisini birbirine çok karıştırırdım. Simge’nin sayfasına da girdim, baktım. Instagram sayfaları çok iyi. Sosyal medyalarını güzel kullanıyorlar. Gördüğüm kadarıyla, epeyce işe de gidiy orlar. Fakat dikkatimi çeken başka bir konu… Millet; Gülşen’i masalara yatı rmış, çekiştiriyor… “Öyle giyiniyor böyle soyunuyor!” diye… Derya ve Simge’nin de Gülşen’den geri kalır yanı yok. Kıyafetler filan en az Gülşeninkiler kadar iddialı. Yıllar önce koydukları eski fotoğraflarına kadar indim, baktım. Eskiden bu kızlar böyle değilmiş. Yine şık, tarz, güzeller… Fakat son bir, iki yıldır ikisinin de içinden birer Gülşen çıkmış. İşin aslı astarı; sadece giyim, kuşamları da değil… Saç, makyaj, tavır ve tarzlarını da Gülşen’e çok benzettim. Allah var, ikisinde de eğreti durmamış. Yakışmış, yakıştırmışlar.

Ruhsuz!

“Bunca dayatmaya rağmen hala TikTok hesabım yok!’’ Bunu gururla söyleyenlerin sayısı her geçen gün azalıyor. TikTok’a burun kıvırıp, aşağılayan herkes tek tek tükürdüğünü yalıyor. Millet akın akın TikTok hesabı açıyor. Özellikle ünlü isimler, şimdilerde gizli gizl i hesap açıyormuş. Z kuşağını yakalamak ve takipçi sayılarını artırmak için her yolu deneyen şarkıcıların son çaresiymiş. Sertab Erener; sadece hesap açmakla kalmamış… Yanına iki tane TikTok fenomeni alıp, onları vokalisti yapmış. Yerde oturup, hep beraber şarkılar söyleyip TikTok videoları çekmişler. O videolardan sonra… TikTokçular; “TikTok ruhunu anlamadan, isteksiz ve samimiyetsiz bir duruş sergilediği açıkça gözüküyor.” yorumunu yapmışla r. İzledim de valla doğru! Silah zoruyla video çekiyor gibiydi… Demek ki neymiş? TikTok ruhunuz yoksa… Hesap açmayacakmışız, hele video hiç çekmeyecekmişiz!