Bundan iki gün önce yani 6 Şubat tarihinde Türkiye de dahil toplam 130'a yakın ülkede "Güvenli İnternet Günü" kutlandı. Asıl amacı çocukları internetin potansiyel tehlikelerinden korumak olan bu etkinliğe 2010 yılından beri Türkiye de katılıyor.
“Güvenli İnternet Günü” kutlamalarının başlangıcı ise 2004 yılına kadar gidiyor.
Aslına bakacak olursak tüm dünya devletleri geride bıraktığımız son 10 yılda, gençleri internetin zararlarına karşı bilinçlendirmeye konusuna odaklanmış durumda. Burada üzerinde durulması gereken kavram “korumak”tan çok “bilinçlendirmek” çünkü. İnternet ve internet üzerinden kurulan her türlü ilişki insanlık tarihinde bir ilk olduğu için çoğu tehlike, büyük kitleleri ilgilendirinceye kadar tanımlanamıyor.
Tanımlanamayan tehlikeler için korunma planları yapılamayacağı için çocukların her şeyi sorgulayabilecekleri, neyin kendileri için iyi, neyin kötü olacağına karar verebilecekleri bir farkındalık düzeyine çıkarılmaları gerekiyor.
İşte “Güvenli İnternet Günü” fikrinin asıl amacı da burada yatıyor. Yetişkinlerin olası tehlikeler karşısında çocukları eğitmeleri… Türkiye’de bu işin gönüllüsü olan kurumsa Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) olarak karşımıza çıkıyor. Her ne kadar Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan'ın katılımıyla Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu'nda gerçekleşen “Güvenli İnternet Günü” etkinliklerinde basına yanlış bir şekilde robot olayı yansımış olsa da gerek Bakan’ın gerekse de BTK Başkanı Dr. Ömer. Fatih Sayan’ın belirttiği şey de çocukların eğitimiydi.
Çocuklar tehlikeye daha açık
İnternet gibi bir ortamda her gün yeni bir dolandırıcılık yönteminin kullanılmaya başladığına şahit oluyoruz. Kötü niyetli kişiler sadece dolandırıcılık değil birçok farklı yöntemle insanların bilgilerini topluyorlar. Ülkemizde sosyal medya kullanımının yüksekliği ve bilinçsiz kullanım da çoğu zaman bu fırsatçıların hedeflerine ulaşmalarına neden oluyor.
BTK Başkanı Dr. Ömer. Fatih Sayan’ın da özellikle belirttiği gibi çocuklar internet üzerindeki tehlikelere karşı çok daha açıklar. Ayrıca çocuklar farkında olmadan birbirlerine karşı “siber zorbalık” da yapabiliyorlar. O nedenle BTK’nın sahiplendiği “Güvenli İnternet Günü” kavramı içinde özellikle ilköğretim çağındaki öğrencilere odaklanması çok normal. BTK’nın sadece ebeveynleri değil, doğrudan öğrencileri de bilinçlendirmek için yıl içinde broşürler bastırıp dağıtması, bazı okulları pilot okul seçerek daha küçük çapta etkinlikler düzenlemesi, öğrencileri teşvik edici yarışmalar yapmasının en büyük nedeni de bu zaten.
6 Şubat günü BTK binasında Facebook ve Google gibi internet devlerinin katılımıyla düzenlenen atölye çalışmalarının amacı da tam olarak öğrencileri, sanal dünyada mağdur olmayacakları bilinç seviyesine ulaştırmak.
Bu sene “Daha iyi bir İnternet seninle başlayacak: Değerlerine sahip çık!” teması ile yapılan etkinlikler sayesinde mümkün olduğunca çok öğrencinin tehlikenin farkına varması, gerektiğinde kendini koruması ve tehlikeyi hissettiğinde durumu ebeveynleriyle paylaşabilmesi fikri yatıyor.
Ebeveynlerin üzerlerine düşen görevi yapabilmeleri için çocuklarının internet kullanımlarını kontrol etmeleri, gelişimlerini takip etmeleri ve olası tehditlere karşı her zaman yüksek alarm seviyesinde uzaktan izleme yapmaları gerekiyor.
Tüm ebeveynlerin BTK tarafından yönetilen Güvenli İnternet Merkezi (http://www.gim.org.tr) gibi siteleri takip etmesi, BTK kontrolünde bu amaca yönelik hazırlanan diğer programlar hakkında bilgi sahibi olması, yaşanacak üzücü olaylar engelleyecektir.