İtalya'ya başta biz Türkler ve dünyanın büyük kısmı tarafından üçüncü çoğul şahıs bâbında "Çizme" dendiği malumlarınızdır.
İtalya’ya başta biz Türkler ve dünyanın büyük kısmı tarafından üçüncü çoğul şahıs bâbında “Çizme” dendiği malumlarınızdır. “Coğrafya kaderdir” sözünün başka bir tecellisi olsa gerektir. Çizilen dünya haritalarında Apenin Yarımadası’nın çizmeye benzemesi ile bu lakap “cuk” oturuyor zaten.
Geçen haftalarda İtalya’da adli makamlar önce Juventus’un sonra da Milan’ın kapısını çalarak bir takım alengirli işlerden dolayı soruşturma altında olduklarını söyleyip bazı hesaplara ve dosyalara el koydular. Bu kapsamda Juventus’un 15 puanı buharlaşıverdi. Milan’ın henüz tebliğ edilen bir cezası yok ama hisse devir işlerinde bazı numaralar döndüğü konusunda şikâyetler olduğu için hesaplar didik-didik edildikten sonra ne çıkar bilinmez.
İtalya’ya helal olsun. İtalyan “Devlet Aklı” futbol üzerinden çevrilen dolaplara ve muvazaalı işlere müsamaha etmiyor, cezasını çatır-çatır kesiyor. Bu kaçıncı defadır Juventus’un başına neler geliyor? Milan’ın kaç defa soruşturma geçirdiğini biz unuttuk, nice baba kulüplere ne cezalar verildi kimsenin “gık”ı çıkmadı. Paşa-paşa indiler, paşa-paşa geri çıktılar İtalyan kulüpleri ikinci, üçüncü liglerden.
Ne Berlusconi’nin takımı dinliyorlar, Ne Agnelli Ailesinin takımı diyorlar operasyonu yapan adli-idari merciler, dosyada en ufak bir suç şüphesi varsa yıkıp geçiyorlar. Bu hal böyleyken de şamar oğlanına döndüler ama ıslah olmamakta inat ediyor İtalyan Futbolu’nun ağır topları.
Çünkü maalesef yasa dışı sektörler futbol sistemini kendi gelirlerini legalize etmek için kullanmaktan hiç geri durmadılar. Bir nevi çamaşır makinesi gibi görüyorlar futbol kulüplerini ve futbol takımlarını. Bol sıfırlı transferlerde dönen milyon Dolarlar, Eurolar hangi aşamalarda, hangi hesaplardan hangi hesaplara transfer olurken dünyayı kaç defa turluyorlar hangi off-shore bankalara uğruyorlar bir bilseniz şaşakalırsınız. Futbolculara biçilen bonservis bedellerinin bir ölçüsü yok nasılsa (aynı; milyon dolara alıcı bulan soylu Arap/İngiliz atlarına biçilen fiyat veya köpek kuyruğu ile boyanmış olması muhtemel bir soyut resme verilen uçuk paralar gibi).
Narko-dolarların, petro-dolarların futbo-dolara dönüştürülerek sisteme entegre edildiğini cümle alem biliyor nasılsa. Siz de bol sıfırlı transferlere bakarken aklınızın bir köşesinde bunlar bulunsun.
“Avcı ne kadar al bilse, ayı o kadar yol bilir” der atalarımız. (“Al” burada “hile” oluyor). Başta mali polis olmak üzere adliye ve kolluk kuvvetlerinin temel bileşenleri yasa dışı bahisle, şikeyle, bahis şikesiyle, şişirilmiş hesaplarla yıllardır mücadele ediyor tüm dünyada. Interpol’de bununla ilgili çok ciddi bir birikim var ama yeraltı dünyası da boş durmuyor, teknolojinin nimetlerinden faydalanıp özellikle yasa dışı bahis ve bahis şikesi işiyle para transferlerini internetin verdiği özgürlüğün arkasına sığınıp kotarıyorlar utanmadan, sıkılmadan.
Neyse konuyu dağıtmayalım. Allahımıza şükürler olsun ki bu türden işler bizim güzel Ülkemizde hiç olmaz. Biz öyle mafya falan bilmeyiz İtalya’daki gibi. Bizim futbol âlemimiz pir-ü paktır. Bütün futbol ailemiz yasalara uyan, kanundan korkan insanlardan oluşmaktadır. Ne siyaset, ne hemşericilik ne de bir takım güç odaklarıyla içli-dışlı olmak bizde prim yapmaz. Maçlar sahada kazanılır, sahada kaybedilir. “Avrupa futbolunun Çin’i” ve “futbolcu mezarlığı” tarifleri bizi değil başkalarını ilgilendirir vesselam.
Yağmur ve kara olan hasretimizin sona ermesi, barajlarımızın dolması, bolluk bereket duasıyla…