Oyuncu, sunucu, yazar, anne, eş Ceyda Düvenci, kendi Instagram sayfasından kızı Melisa'nın regl olduğunu, artık genç kızlığına adım attığını paylaştı.
Oyuncu, sunucu, yazar, anne, eş Ceyda Düvenci, kendi Instagram sayfasından kızı Melisa'nın regl olduğunu, artık genç kızlığına adım attığını paylaştı.
Ve kızını bu özel gün için kutladı.
Kızımı bu özel günü için onurlandıracağım, kutlayacağız ve ritüeller yapacağım dedi.
Vay sen misin bunu yazan diyen paylaşan, insanlar altına binlerce yorum yazdılar, demediklerini bırakmadılar.
İnanın insanlığımdan, kadınlığımdan, anneliğimden utanarak okudum.
Gazete köşe yazarları, hepsi köşelerinde bu konuya kendi bakış açıları ile yazı yazdılar.
Boşuna yazdınız, özellikle umarım hatanı anlarsın diye yazan erkek yazarlar.
Öncelikle şunu söyleyeyim ki.
Ceyda, öyle yazdığına, söylediğine pişman edeceğiz bir kadın değil. Ceyda geri adım atacak bir kadın da değil.
Ceyda.
Çok güzel. Çok akıllı. Çok düşünen. Kendini hep geliştiren. Okuyan, öğrenen. Çok duygusal bir kadın.
Ve Ceyda farklı düşüncelere saygı duyan, anlamaya çalışan, yıllardır bununla ilgili çalışan da bir kadın.
Regl utanılacak bir durum değil ki. Gizli kalması gerek bir şey de değil.
Edep yahu! diye avaz avaz bağıran utanmazlar esas siz kötücül edepsiz kalbinize bir dur deyin.
Ceyda'nın kızı özel eğitim gören, özel gayret isteyen ve annesinin zorluklarla geçen yıllarına şahit olduğumuz bir anne.
Kadın yaşadıklarını hiçbir zaman saklamadı ki.
Tam 10 yıl, kim bilir nice annelere ve evlatlarına yol tuttu, ışık oldu.
Hiç düşündünüz mü, Ceyda acaba kızım regl olabilecek mi, diye annelik endişesi ile yaşayan bir kadın olabilir mi?
Regl olmaya başlaması bir kızın çok özeli değildir.
Her ay aynı tarihte Melisa acaba regl oldu mu diye, tarihi aklında tutan meraklı fesat kalbin yoksa sorunun yok zaten.
Bütün ülke, özellikle kadınları edep yahu! diye bağırıyor, saldırıyor.
Ceyda en sonunda, sayfasını yorumlara kapatmak zorunda kaldı.
Regl olmak.
Benim genç kız olma yıllarımda, ayıp sayılır, herkesten gizlenir, fısır fısır konuşulan bir konu olurdu.
Bizim kız KİRLENDİ diye anlatırlardı.
Benim annem, benim için kirlendi demedi, sadece çok temiz olmam gerektiğini anlattı.
Evet çok gizli kaldı, kendimi özel hissetmedim. Annem bana şak diye bir tokat atmadı ama o güne ait en küçük bir anım yok. Hep gizli kalması, saklanması gereken, bir mesele gibi görünürdü. Anlayış bu idi.
Her genç kız başına geldiğinde çok korkardı ve annnneeee diye annesine koşardı.
Hiç korkulmaması gereken bir şeye sanki hastalandık gibi çok korkarak başlardık.
Ben, ayıplı, kirlendik döneminden gelen bir kadın olarak Ceyda Düvenci'ye çok teşekkür ederim.
Şahane bir annesin sen. Çok duygusal, çok özel bir kadınsın sen.
Özel bir yavruya, yıllardır merhametle özenerek gayretle bakan seni, izleyen, takip eden, ışık tuttuğun ne kadar çok anne var.
Melisa çok şanslı.
Ceyda sen.
Regl olduğunda saklanan, tabiatın doğru kanunu regl bitip menopoza girdiğinde "menopozlu kadın" diye suçlanan bir ülkede çok cesur davrandın.
İnsanlar çok hoyrat olmuş. İnsanlar zehir musluğu gibi, olmayanın hakimi olmuşlar.
Ceyda, kendinden ve çocuklarından, iyi insan yaratma çabasında olan "seni" kalbinden öpüyorum. Seni yanaklarından öpüyorum.
Umutsuz arsız, umutsuz saldırgan insanların çoğaldığı bu dünyada iyi ki senin gibi kadınlar var. Benim de annem oldun.
Canım annem, ben artık regl olmuyorum.
Çok sevgiler.
Funda'nın aklındakiler…
... Oyuncu Ozan Güven'in kız arkadaşı Deniz şiddet uyguladığı, yüzünü gözünü dağıttığı iddiası ile Ozan'dan şikayette bulunmuştu..
Dün bu şiddet davasının duruşması vardı...
Her iki tarafta duruşmada hazır bulunuyorlar.
Adam dövdü dövmedi bilemem.
Kadın dayak yedi yemedi bilemem.
Adamlar çok yalan söyler, bilirim.
Kadınlar çok yalan söyler, bilirim.
Kadının beyanı esastır, her zaman esas mı acaba? Bilemem ama, çok dikkatli düşünmemiz gereken, önemli ve hukuki bir konudur.
Kadın o abajur ile bana vurdu diyor, adam ben abajur ile kendisine vurmadım, abajurun ucu çenesine battı diyor.
Ya ikisi de yalan söylüyor.
Ya ikisi de doğru söylüyor.
Olabilirler.
Ne kadar tuhaf insanlar var.
5 aylık ilişki de, 4 defa ayrılmaya kalkıyorlar, belli ki birbirlerine yükselmiş insanlar.
Ayrılsalardı diye ahkam kesmeyeceğim.
Ama.
Koca koca insanlar, acayip yalan söylüyor, kadın ben ayrılmak istedim tehdit etti, adam ben ayrılmak istedim o tehdit etti diyor.
İkisi de canımı kurtarmaya çalıştım, diyor
Allahaşkına.
Her ikisine de baktığınız zaman, tehditten korkacak, tırsacak halleri var mı?
Kız duruşmaya anne ve babası ile beraber geliyor, tehdit edildi ise, evladın bir telefonu yeterli olurdu.
Anneler babalar evlatları isterse, koşa koşa gider ve onu kurtarır.
Allahaşkına.
Ozan'a hakim gelirini soruyor, ben oyuncuyum ayda 5 bin TL gelirim var diyor.
Oyuncuların ne kadar para aldığını aşağı yukarı herkes biliyor.
Yalanın bu kadar büyüğünü bu kadar rahat söylemek inanılmaz, değil mi?
Ozan bey.
Hakaret edip aşağıladığınız magazinciler, yine de sizi kapılarda bekledi, efendi efendi soru sordu ve cevap hakkı tanıdı.
Siz de daima terslediğiniz, nefret ettiğiniz, omuzunda 5 kilo ağırlıkta kamera taşıyan magazinci çocuklara efendi efendi cevap verdiniz.
Efendilik size çok yakıştı.