Kendime bakıyorum.
Kendime bakıyorum.
İyi bir kadınım ben.
Merhametliyim.
Insanları anlar halim var.
Onların yerine kendimi koyma halim var.
Kimseyi yargılamam.
Doğramam, biçmem.
Hiç bir linçe ortak olmam.
Başıma gelen hiç bir olaydan başkalarını suçlamam.
Etrafta suçlu aramam.
Bilirim ki, ben seçtim, ben yaşadım, ben hata yaptım.
Daima haklı olmak yerine, insanlar haksız da olabilir, bunu anladım, öğrendim.
Yıllar geçtikçe kendimi affede affede daha iyi insan oldum.
Hayatın emek, sabır, iyi niyet, özveri, uzlaşma, olduğunu anladım.
Sır saklamayı öğrendim.
Karşımdaki insanları, olduğu gibi kabul etmeyi öğrendim.
Kadınları sevmeyi öğrendim.
Dünya yaşamını seçerken, tüm bu yaşamalardan geçip, duvara toslayıp, yere kapaklanırken, yeniden onarmak uğruna ayrı düştüğüm diğer yarımı, iyileştirdim.
Bundan bir şey olmaz, kötü insan bu dediğim, dost kalma provası yaptığım, tüm insanlarla dost kaldım.
Ön yargılarımı yedim.
Kazandım.
Bir kendimi, bir kendime söz verdim.
Nankör savaşların içinde, kazanmak istediğim için, her şeye rağmen, kazandım.
Siz her şeye rağmen, insanlara nasıl tutunulur bilir misiniz?
Tutundum..
Avunmak nedir bilir misiniz?
Avundum.
Ben iyi bir kadın olurken.
Sadece samimiyetsizlikle başa çıkamadım.
25 Kasım Kadına Şiddete Hayır Günü’nde size, bu samimiyetsizlere bakarken, kirpiklerimi ürperttiniz.
Sizinle.
Ortak duygularda kalbimiz tokuşmayacak.
Yalnız başıma, şiddete uğrayan kadınlar kalbimi sızım sızım sızlatırken..
Yüreğimle onlara sokulurken.
Sizlerle....
Sosyal medyada penguen hikayesi paylaşımlarınızla...
Samimiyetsiz palavralarınızla, başka kadınları linç etme yalanlarınızla..
40 senedir her gün karısını döven, söven adamı like’nızla.
Yıllarca karım da karım, çocuğum diyen, adam boşanıp, bir ay sonra başka kadınla çatır catır evlenirken, adamın sayfasındaki beğenilerinizle.
Ortak..
Ne uçsuz bucaksız topraklarımız, ne kocaman gökyüzümüz, ne de uzun yollarımız olmayacak.
Funda'ya takılanlar..
... Ayşe Arman, Ayşe Kulin ile röportaj yapmış.. Yazarın, her yeni çıkan romanı sonrası bir röportaj gelir. Bu defa polisiye bir roman yazmış, hayırlı olsun. Kadınlar dostluk kurmada, dayanışma da daha başarılılar demiş. Kadınlar, birbirlerine içlerini döküp, korkularını, üzüntülerini paylaşabiliyorlar demiş. Erkekler iç dökme özürlüler, hatalarını, zaaflarını asla kabul etmezler demiş..
Amannnn Ayşe hanım... Siz kadınları, siz erkekleri ne kadar yanlış tanıyorsunuz. Ben hatalarını, zaaflarını kabul eden tek kadın görmedim.
... Hürriyet Gazetesi yazarı Melis... Dün köşesinde uzun uzun yazmış. 16/17 Kasım’da Ankara’da yapılması planlanan Alman LGBTI Film günlerinin valilik tarafından yasaklanması... Beyoğlu Pera Müzesi’nde yine LGBT Kısa Film Gösterisinin Kaymakamlıkça iptal edilmesi. Aynı kapsamda Mardin Atölyesi iptal edilmesi durumlarına. Melis Hanım bozulmuş, “ hiç bir şey saklayınca görünmez olmuyor” diyor. Gerçekten, her şeye karşı olmak ne kadar zor. Siyasi düşüncen, seçimin ne olursa olsun, Almanya senin Cumhurbaşkanına açık alanda vatandaşları ile konuşması için izin vermedi. Senin buna çok bozulman lazım. Ama haklısın, gerçekten hiçbir şey yasaklanınca görünmez olmuyor. Cumhurbaşkanı gibi.