Büyük laflar edilip, kan dökülmeyen ve Lukaşenko gibi kimilerine göre zayıf bir figürün bağladığı pazarlık ile noktalanan bu kalkışmayı nasıl yorumlamak gerek tartışılıyor.
Zeitenwende, yani tarihin dönüm noktası, kavramı büyük bir kavram, insan ister istemez büyük beklentilere giriyor.
Körfez'de bir süredir ilginç gelişmeler oluyor. Mayıs sonundan itibaren art arda sonradan doğruluğundan emin olamadığımız haberler geldi. İ
Hem parlamentonun genel tablosunu hem de yeni kabineyi ve kabinede dış politika ile ilgili isimleri artık biliyoruz.
O günden bugüne Rus nükleer silahlarının ülkeye konuşlanması ile ilgili Minsk'ten karışık sinyaller gelmekteydi.
Cumhurbaşkanlığı seçiminin nihai sonucu için elbette 28 Mayıs yani ikinci tur beklenecek ancak parlamento sonuçları ile beraber okunduğunda 14 Mayıs cumhurbaşkanlığı seçim sonuçları bizler için analiz yapmaya yetecek düzeyde bir çıktı üretti.
Ortadoğu için ilginç zamanlardan geçiyoruz. 14 Mayıs Türkiye seçim sonuçları ve bölgeye etkisi uzun süre konuşulacak mutlaka.
Dış politika yazan-çizen-düşünenler de bir süredir pek çok platformda yüzyıllık sürecin dönüm noktalarını özetlemeye, buraya nasıl geldik, nereden geldik sorularına cevap vermeye çalışıyorlar.