HEPİMİZ ERİZ!

Osman ATAMAN 19 Tem 2016

Osman ATAMAN
Tüm Yazıları
Hangimiz hiç kandırılmadık? Hangimizin herhangi bir fikri, herhangi bir zamanda şaşkınlık veya üzüntü veya hayretle değişmedi? Hangimiz bazı kandırılmalarımızda, kandırıldığımızı anlamamıza rağmen çaresizlik veya şartlardan yutkunup "olmamış" gibi sürdürmedik hayatımızı… Bugün sağa sola öfkelenip saldırmadan önce aynaya bakıp düşünmenin vaktidir. "Nasıl olur kardeşim?" diye haykırmadan önce empati yapmanın… Hem de tam vakti.

Hangimiz hiç kandırılmadık? Hangimizin herhangi bir fikri, herhangi bir zamanda şaşkınlık veya üzüntü veya hayretle değişmedi? Hangimiz bazı kandırılmalarımızda, kandırıldığımızı anlamamıza rağmen çaresizlik veya şartlardan yutkunup “olmamış” gibi sürdürmedik hayatımızı… Bugün sağa sola öfkelenip saldırmadan önce aynaya bakıp düşünmenin vaktidir. “Nasıl olur kardeşim?” diye haykırmadan önce empati yapmanın… Hem de tam vakti.

Yirmi yaşında, askeri aracın içinde, şaşkın, çaresiz ve korkulu bakan erin, karşısında gördüğü öfkeli vatandaşlara “tatbikat dediler” acizliği yargılanacak değil, anlaşılabilecek bir şeydir. Kurşun sıkanı demiyorum. Veya tankı insanların üstüne yürüteni… Cumhurbaşkanı başyaveri darbeci çıkmış, ötesi var mı? Bizi kandıranlar ne kadar çoklar… Biz kandırılanlar ne kadar çokuz. Ermeni dostu Fransız Albert Vandal kandırmadı mı yüzbinleri Abdülhamit Han için “Kızıl Sultan” diyerek…

Adnan Menderes’i katletmek isteyen darbeciler tarafından, uçaklarla altın kaçırdığı, et balık kurumunda öğrencileri kestiği yalanıyla kandırılmadık mı? Özellikle övgülere değil de, iftiralara daha çabuk kanmıyor muyuz? Ya resmi tarih? Hainler ve kahramanlar söz konusu olduğunda bütün taşları yerli yerine ne kadar oturtabildik? Kandırılmasaydık, neredeyse üçüncü dünya ülkelerinde bile artık hayretle karşıladığımız askeri darbe rezilliği bu ülkede 15 Temmuz 2016’da, yani üç gün önce yaşanabilir miydi? Evet, akıl sır almıyor, ölçüye tarife gelmiyor. Bir takım gözü dönmüşler boğaz köprüsüne tankları çıkardı, meclisi bombaladı, millete ateş açtı… Fakat bütün bu zavallılığa, bir destan gibi yazılan tesellimiz var: Millet tankın önüne yatarak iradesine sahip çıktı. Şimdi hem düşünmenin, hem de ümitli olmanın vakti. Öteye beriye kızmadan önce, şükretmek lazım ki, sağduyumuz sağcısını, solcusunu, Alevi’sini, Sünni’sini aynı Çanakkale’de olduğu gibi “vatan” sevgisinde birleştirdi.

Birleşebileceğimizi gördük. Saçma sapan çekişmeleri bırakıp ortak paydada buluştuğumuzda göğsümüzdeki inancın tanka, topa, uçağa galip geldiğini gördük. Gerçekten 15 Temmuz Türkiye için milat olmuştur. 1960’da, 1980’de yapılamayan yapılmış ve artık her zaman yapılabileceği de gösterilmiştir.  Artık kimsenin rejim değişecek diye korkmasına gerek kalmamıştır. Millet iradesi demokrasiden yanadır. Millet iradesi, kendi iradesine sahip çıkacak güce ulaşmıştır. Elbette kandırılabiliriz. Ama bir kez… İki kez… Üçüncüde meydanlara dökülürüz. Hem kandırılan olmak, kandıran olmaktan iyidir.