2016 ABD Başkanlık seçimleri öncesi partilerin başkan adaylarının belirlenme sürecini yakınen takip etme fırsatım oldu.
Tabi sonrasında seçimler ve hemen herkesi şoka sokan beklenmeyen sonuç. Büyük veri ve insan analitiği çalışmalarının zaferi!
Nasıl oldu da, Cumhuriyetçi Parti’deki başkan aday adayları arasından sıyrılıp başkan adayı olması bile umulmayan bir gösteri adamı, dünyanın en güçlü devletinin tepesine geçti? ‘’Popülizm yaptı.’’ deyip kestirip atmak işin kolay yolu. Demokrasi denilen ve maalesef henüz daha iyisini oluşturamadığımız kavramın eş anlamlısı zaten popülizm! Oysa Trump’a seçimde zaferi getiren siyasi bir kimliğe sahip hemen herkesin yaptığı popülizmden öte bir şey. Trump’a zaferi getiren, bir İngiliz şirketinin danışmanlığında yürütülen insan analitiği çalışmaları.
Bankacılıktan araştırma görevliliğine, devlet memuriyetinden özel sektörde üst düzey yöneticiliğe kadar bir çok işte çalışmış bir insan için sonunda sonsuz ilgi duyduğu ve sürekli öğrenmeye açık bir konuda çalışıp üretmesi, Yaradan’ın en büyük lütuflarından birisi. Bu anlamda ne kadar şükretsem azdır. Faaliyet gösterdiğiniz sektördeki firma sayısının nispeten mahdut olmasının belki de en büyük avantajı, ilişkilerin daha kısa sürede tesis edilebilmesi ve bilimsel temelli olması. Bu sayede, gerek ABD seçimlerinde, gerekse de Birleşik Krallık’taki Brexit referandumunda aktif olarak çalışan analist arkadaşlardan yaşadıkları tecrübeleri ve edindikleri bilgileri öğrenmek zihin açıcı. Başkalarının deneyimlerinden öğrenmenin ötesinde, insan analitiğine dayalı büyük veri çalışmalarından ülkemiz ve insanımız, kendi dinamiklerine uygun olarak nasıl faydalanabilir üzerinde saatler süren tartışmalar yapmak, yaşamın tadı gibi.
Analistler özetle, yazılarımızda üstünde sürekli durduğumuz büyük veri çalışmaları sayesinde, seçmenlerin sosyal ağlarda ve internet üzerinde bıraktığı kişisel verilerin toplandığını vurguluyorlar. Tutarlı algoritmalara girilen bu veriler kullanılarak, seçmenler hakkında her bir bireyin kişilik yapısı (MBTI kişilik modeli), hayata nasıl baktığı, nasıl öğrendiği, kendi hayatında en değer verdiği konular ve diğer bir çok detay üzerine kişilerin her birinin kişilik profillerinin oluşturulduğunu belirtiyorlar. Bu sayede, misal, çevre duyarlılığı olan vatandaşa çevre politikalarına uygun oluşturulmuş çevre bilgi notları, geçiminin derdinde olan vatandaşa, geçime ilişkin bilgi notları yollanıyor. Bu sayede, sanki Cumhuriyetçi Parti, seçmenin karşısına geçmiş, onu bir birey olarak kaale alarak direkt ona hitap ediyor! Sonuç ortada. Kaale alınan seçmen, Trump’ı iktidara taşıyor.
Teyzesinin yaptığı ve sosyal medyada gururla paylaştığı içli köfte fotoğrafını teyzesi üzülmesin diye beğenen bir toplumda, ağda bırakılan izler üzerinden ne kadar tutarlı kişilik profil analizleri yapılabilir, tartışmaya açık. Ancak, ülkemiz şartları dikkate alındığında, profil analizlerinin siyasi partilerin seçim çalışması yapılanmasında kullanılması ve fark edilir bir sonuç alınması oldukça mümkün.
Refah Partisi ile başlayan ve AK Parti ile devam eden, parti örgütünün kişilerle birebir temasına dayalı siyasi çalışmalarının çok müsbet sonuçlar verdiği ortada. Parti seçim çalışması organlarının oluşturulmasında ve seçimlerde görev alacak parti gönüllülerine verilecek olan görevlerde, gönüllülerin bilimsel psikometrik testlerle kişilik yapılarının tespitinin, sosyal ağlardaki izlerden yapılacak kişilik tespitlerine kıyasla çok daha tutarlı olacağı açık. Çalışmalarda en fazla verimi sağlamaya yönelik olarak takımların, takımı oluşturan bireylerin kişilik yapılarına göre oluşturulması çok mühim. Nitekim masa başında veri girişinden keyif alan birinin ev ziyaretine giderek bir şeyler anlatmaya çalışması, hem anlatan hem de dinleyen için işkence olabilir!
Seçim satı maili ya da bizim kuşaklarca daha anlaşılabilir haliyle, seçim eğik düzlemine doğru aktığımız bir dönemde, bilimi ve insan analitiğini doğru şekilde kullanabilmek, popülizmden daha güçlü bir etki kaynağı. Nitekim, doğru kişilerden oluşturulmuş doğru takımları kurarak seçmenle doğru iletişim kurabilmek farkı yaratacak belki de en önemli husus.