Önce konuyu anlamaya çalıştım.
Saat 22.50’ydi…
Telefonuma bir mesaj geldi.
“Sayın Arzu Erdoğral Hocam,
Çok acil yardımınızı talep ediyorum.
Ağabeyim Ukrayna'ya Odessa Havalimanına iniş yaptı. Kendisi ile aynı uçakta giden Türkiye vatandaşlarının uçak biletleri alınıp geri yollandı. Ancak ağabeyim oradaki görevliler sebebiyle mahsur kaldı. Lütfen yardımcı olunuz.”
Önce konuyu anlamaya çalıştım.
Kaynak ustası olan R.T çalıştığı firmanın işleri bittiği için boşta ve bu arada biriktirdiği bir miktar para ile yurt dışında bir ülke görmek istiyor.
Odessa Havalimanına indikten sonra Ukrayna yetkilileri, bütün vatandaşları bekleme salonuna alıyor. Kardeşi ile o sırada salondayken görüntülü görüşme yaptığı için yetkililer tarafından R.T.’ye zor kullanılıyor, telefonuna el konulmak isteniyor, bu sebeple de tartışma yaşanıyor.
Ülkeye kabul edilmeyenler ile aynı uçakla gelmelerine rağmen o geri gönderilmiyor. Kendisinin geldiği firmanın uçağı 3 gün sonra olduğu için ve ülkeye de sokulmadığı için zor şartlarda havalimanında kalmak zorunda bırakılıyor.
Kardeşine Odessa Başkonsolosluğu ile görüşmesini, kendilerine yardımcı olabileceklerini söyledim.
Aradan bir gün geçti, R.T. ile ilgili bir gelişme olmayınca Odessa Başkonsolosluğu’nu aradım.
Başkonsolosluk’tan 5 dakika içerisinde geri dönüleceği söylendi.
Aynen söyledikleri gibi hemen bir yetkili aradı. Konsolosluk yetkilisi çok nazik bir şeklide uzun uzun konuyu anlattı.
Bu tarz olayların sıklıkla yaşandığını, vatandaşımızı yanındaki parayı yeterli görmedikleri için ülkeye almadıklarını, havalimanındaki şartların zor olduğunu, soğuk ve yiyecek sıkıntısı yaşandığını, kendilerinin de vatandaşlarımıza yemek gönderdiklerini söyledi. Ben henüz vatandaşımıza yiyecek gönderilmediğini belirtince hemen ilgileneceğini belirtti ve 3 gün boyunca da gönderildi. Yetkilinin anlattıkları bununla sınırlı değildi. R. T. adlı vatandaşın yeterli parası olmadığı için THY’den bilet alamadığını, 3 gün boyunca orada mağdur olmaması için ise kendisinin THY’yi aradığını, sonuçta uçakların dolu olmadığını ve istenildiği takdirde kontenjan kullanılarak vatandaşı geri göndermenin mümkün olduğunu ancak olumlu yanıt alamadığını ifade etti. Bir kez de Başkonsolos ile görüşüp tekrar kendisinden ricacı olmasını isteyeceğini iletti. Bu arada görüştüğüm yetkili, vatandaş havalimanından dışarı çıkmadığı için test yapılmasına da gerek olmadığını belirtti.
Ben araştırmaya devam ettim, birkaç yerle konuştum. Kesinlikle kendi biletini alması gerektiğini ya da geldiği firmaya orada 3 gün bekleyemeyeceği için kendilerinden biletini alması yönünde baskı yapması fikrini verdiler.
Tüm girişimlerimin sonuçsuz kalmasının ardından konsolosluk yetkilisine bir süre sonra bir gelişme olup olmadığını sorduğumda, “Evet var THY, bileti ayarladı, sağ olsunlar” deyince kısa bir mutluluğun ardından gelen cevap beni şaşırttı. “THY, test istiyor, o da uzun sürüyor, yani 3 gün kendi uçağını beklemesi daha mantıklı” yanıtını aldım. İyi de siz havalimanından çıkmadığı için teste gerek yok demiştiniz ve vatandaşın parası olsa geri dönecekti desem de bir sonuç elde edemedim.
Tekrar söylüyorum, yetkili isim çok nazikti, elinden geleni yaptığına da inanıyorum ama sırf parası olmadığı için 3 gün zor şartlarda vatandaşımızın soğuktan donarak, oturma yerlerinde yatarak havaalanında kalmasını anlamıyorum.
THY bu konuda daha yapıcı olamaz mı? Çok mu zor bu?
Önce teste gerek yoktu, sonradan neden oldu?
Ortada garip bir durum var ve yetkili merciler bu tarz olaylara müdahale etmez ise daha çok vatandaşımız benzer şekilde mağdur olacak.
Dışişleri Bakanlığı’na sesleniyorum, sizce vatandaşımızın bu mağduriyeti yaşamaması için ne yapılmalıydı?
Cevabını bilmek belki bundan sonra yaşanabilecek mağduriyetlerin önüne geçecektir.