Bireyin ergenlik döneminde kendini nasıl algıladığı gelecekteki duygu, düşünce ve davranışlarını da şekillendirir.
Yaşamımızda kendimizi güçsüz bulduğumuz zamanlar muhakkak olmuştur. Başkalarının arasında kendimizi fark edilmeyen, itilip kakılan, sesi soluğu çıkmayan ve güçlü olamayan bir konumda bulduğumuz. Özellikle ergenlik döneminde ne yazık ki akranlar arasında sık duyulabilecek bir kelimedir ezik hatta daha da kötüsü: Pısırık!
Bireyin ergenlik döneminde kendini nasıl algıladığı gelecekteki duygu, düşünce ve davranışlarını da şekillendirir. Hatta doğrudan kişilik gelişimine etki eder. Ezik yani pısırık olma sıfatıyla kendini bağdaştıran ergenlik dönemindeki bir bireyin kişilik gelişimini korumak adına bir an önce harekete geçmesi gerektiğini söylemeliyim. Çünkü kişilik gelişiminde çok önemli bir nokta olan ergenlik döneminde çözülecek her sorun o birey için geleceğe yapılan önemli yatırımlardır.
Kendimiz hakkında neler düşündüğümüz başkalarının bizim hakkımızda ne düşündüğünden önce odaklanılması gereken nokta. Kendimizi nasıl algıladığımız, nasıl nitelendirdiğimiz oldukça önemli. Kendini ezik olarak nitelendiren bir kişinin bu doğrultuda benlik saygısı da düşüktür.
Peki nedir bu benlik?
Bireyin başlıca kendine yönelik düşünce ve tutumlarını içine alan, hayat boyu değişim ve gelişimi devam eden bir kavram. Kişinin olmak istediği özellikleri içeren ideal benlik ile gerçekte kim olduğunu ortaya koyan gerçek benlik arasındaki dengenin sağlanması benlik saygısını meydana getirir. Benlik saygısı, “Kendimi değerli buluyor muyum?” sorusunun cevabıdır.
Düşük benlik saygısı genellikle çocukluk döneminde yaşanan olumsuz deneyimler, aşırı eleştirici veya sürekli reddedici bir ebeveyn, başarısızlık deneyimleri, kötü bir ilişki geçmişi, toplumsal normlar veya medya etkisi sayılır. Bu faktörler, kişinin kendisine dair olumsuz inançlar ve düşünceler geliştirmesine ve benlik saygısının düşmesine neden olabilir. Çocuğun aile içindeki kararlarda aktif rol alması, aile tarafından desteklenmesi, başarılarının anne ve baba tarafından ortaya konması çocuğun benlik saygısını yükseltir.
Benlik saygısı düşük olan bir kişi özgüven ile ilgili sorunlar yaşar. Geride durmayı tercih eder. Toplum içinde utangaç olarak gözlemlenebilir. Benlik saygısının düşük olması aynı zamanda kişinin sahip olduğu potansiyeli görmesine de engel olabilir.
Düşük benlik saygısı olan kişiler genellikle kendilerini değersiz veya yetersiz hisseder, eleştirilere aşırı duyarlı olur, başkalarının onayına ihtiyaç duyar ve kendi yeteneklerine veya değerlerine inanmakta güçlük çeker. Bu durum, kişinin yaşamında genel bir mutsuzluğa, stres ve kaygıya neden olur.
Düşük benlik saygısı ayrıca ilişkilerde sorunlara, başarı ve hedeflere ulaşma konusunda güçlüklere ve psikolojik problemlere yol açabilir.
Bu duyguyla başa çıkmak ve kendini iyileştirmek mümkün fakat zaman alabilir ve sürekli bir çaba gerektirebilir. Kendinize sabır gösterin ve kendinizi destekleyen düşünceler ve davranışlar geliştirmek için zaman ayırın. Unutmayın ki her birey değerlidir.
Terapi, destekleyici bir çevre, olumlu özdeğerlendirme, sağlıklı ilişkiler ve başarılı deneyimler, bireyin benlik saygısını artırmasına yardımcı olur.