İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu seçime daha altı ay varken yeniden aday olmayacağını açıkladı.
Başkan çok zeki!
Çünkü vatandaşın kendisinden yana memnuniyetsizlik cümleleri ayyuka çıktı yıllardır.
Bunu çok iyi bildiği gibi yeniden aday olsa vatandaşta karşılığı olmayacağını da biliyor.
“Aday değilim” dedi çıt yok!
Kimselerden “garşına geçip gollarımı açıvereydim de gitmeyeydin bizi terketmeyeydin gari Başkan” diyen, dizine vurup dövünen ve üzülen bir Allah’ın kulu çıkmadı.
Benden size bir ipucu; asıl kıyamet Başkan Kocaoğlu yeniden adayım deseydi kopardı.
İzmir’de daha belediyenin “b”sini dediğiniz anda herkes isyanda! Herkes Başkan Kocaoğlu’na kazan kaldırmış durumda! İşte bu sebepten Başkan çok zeki, dedim ya!
Bu arada İzmir’de sadece Büyükşehir Belediye’sinden yana değil ilçe belediyelerinden de çok büyük şikayetler var.
İzmir benim memleketim. Yirmi yıl önce “ya nasip” diyerek izdivaç sebebiyle helallik istedim ve ayrıldım İzmir’den.
Sonrasında “ben geldim ey şehr-i huzur aç sineni” diyerek sık sık ziyaret ettim ve hiç bağımı koparmadım buram buram nergis ve hanımelinin de eşlik ettiği İmbat Kokulu Yârim’den.
“Sevmek” böyle bir şey işte. Ayrı kalsanız da yüreğinizde en güzel ve özel yerde durur, merak edersiniz, fırsat buldukça görmek istersiniz, gözünüz gibi koruyup büyük değer verirsiniz, güvenli ellere emanet etmek istersiniz ve ona ihanet edeni hiç affetmezsiniz!
“İşte bu sebeplerden ve İzmir’e vefasızlığınızdan dolayı sizi hiç ama hiç affetmiyorum Başkan Kocaoğlu!”
Aradan tam yirmi yıl geçti!
Ülkede; İlçeler il oldu! Köyler doğalgaza kavuştu! Koca koca dağlara tüneller inşa edilerek hasretler sevince döndü! Geçmişte annemiz ile yürüdüğümüz yolları ve türlü oyunlar oynadığımız sokakları şimdi biz çocuklarımıza müze misali gezdirip anlatarak geçmişi yad eder hale geldik!
Ülkenin bunca değişime rağmen İzmir hangi yolları kat etti derseniz; KOCA KOCA hayal kırıklığı derim!
Ege’nin hatta Türkiye’nin incisi olan İzmir hayalet ve harabe bir şehir oldu çıktı. Hizmet edilmesini geçtim bari olanı korusaydın be mübarek!
Geçmişe dair tüm anılarımız yakılmış ve külleri güzelim şehrin üzerine serpilmiş gibi.
Mat, tozlu, cansız, ruhsuz, mutsuz, tatsız, geçmişin küllerine hapsedilmiş İzmir!
İzmir’de İzmirliler de bezgin, bıkkın ve hizmetten yana mutsuz! Şehrin ünlü noktaları, çarşıları, meydanları ruhunu kaybetmiş ve resmen ağlıyor!
Belediye’nin himayesinde olan işletmeler berbat halde.
Misal; Seyirtepe Kafe ve Restoran! İzmir’in en güzel noktasında, dağın zirvesinde tüm şehre hakim bir noktada büyük bir kompleks Seyirtepe. Fakat durum içler acısı!
Kemeraltı’nın büyük esnaflarından birinin ağzından şu cümleler dökülüyor; “hizmet zaten yok tamam da biraz tebessüm etse. Yolda gördüğüne dahi selam vermiyor Başkan Kocaoğlu...”
Temmuz ayı içerisinde Bodrum’a gitmiştim. Dünyaya karşı davetkâr bir duruşa ve albeniye sahip olan Bodrum’un nasıl heba edildiğini, zalimce talan edildiğini hemen yazmıştım.
Yazmaz olaydım! Esnafından, yazlıkçısına, sabit vatandaşına, Bodrum sevdalısına kadar meğer herkesin içi kan ağlıyormuş da dile getirenleri yokmuş.
Ben bir yazdıysam sorunlar bin aktı.
Can- ım Ege’min hem Bodrum’dan hem de İzmir’den yana “KOCA KOCA HÜSRANLARI” yaşaması artık su kaldırmıyor ki aday değilim açıklaması geldi.
Sizce İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’ndan sonra Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon da aday değilim der mi?