Irak'ta yeni hükümeti kurma görevini eski İletişim Bakanı Allavi'ye verildi.
Irak’ta olaylar yavaşladı fakat durmadı, biline!
Hadi hatırlayalım;
‘Aslında İran’ın yönettiği şii-şii güç çekişmesi olan fakat Iraklıların yoksulluk ve yolsuzluk başkaldırısı kullanılarak Dünya’ya lanse edilen isyanlar daha profesyonel çatışmalara dönecek’ demiştim...
Ki Süleymani ve ekibinin öldürülmesiyle öyle olduğunu gördük. İran zamanla güçlenip söz geçiremediği, ‘kendinden olanları’ bir şekilde devreden çıkarmalıydı çünkü!
Başından beri herkesin konuştuğunun tam aksi yönde yazdıklarım doğrultusunda ilerleyen Irak’taki sokak olayları, yeni hükümetin kurulma girişimleriyle sakinleşmiş gibi görünse de fırtına öncesi sessizlik bu!
İlerleyen süreçte sokak yürüyüşleri önce küçük gruplar sonra da irili ufaklı örgütler üzerinden iç savaşa gidecek gibi görünüyor. Sonrası mı? Çatışmalar ve ayrışmalar üzerinden başlayan iç savaşı bitirmek için ‘madem ki yanyana yaşayamıyorsunuz o halde haydi ayrılın’ planları ile Irak’ta yeni sınırların çizilmesi için masaya oturulacak!
Irak’ta yeni hükümeti kurma görevini eski İletişim Bakanı Allavi’ye verildi. Allavi iyi bir geçmişe ve aileye sahip olmakla birlikte İran’a yakın bir isim. Ayrıca her kesimin sevdiği sempatik biri. Arka plandan bir etki olmazsa büyük İhtimalle kuracağı hükümete tepki olmayacak diyordum ki ‘arka plan etkisinin’ olduğu bilgileri Bağdat kulislerinden gelmeye başladı! Uyumlu olmasıyla bilinen Allavi, bir anda ‘benim hükümetim hazır partilerle istişareye de gerek yok başkalarının fikrine de’ diyerek herkese rest çekiyormuş...
Halbuki Allavi’den beklenen şuydu; her kesime bir bakanlık vermesi...
Çünkü bu olmazsa zaten dolup patlama noktasına gelen Irak’ta daha şiddetli çatışmalar kaçınılmaz olacaktır.
Sünnilerden Meclis başkanı Halbusi, şiilerden Maliki, Kürtleri temsilen de Barzani bakanlıklarda yer istiyor fakat Allavi bu isteklere karşı çıkarak ‘teknokrat’ bir sistemle ve yeni isimlerle yürüyeceğini söylüyor.
Önümüzdeki hafta kabineyi ilan etmeyi düşünen Allavi’nin yeni kabinesinde düzenlemeye gitmezse büyük ihtimalle meclisten onay alamayacak!
Türkmenler’de ise durum daha farklı. Çünkü şimdiye kadar Irak’ın huzuru ve bütünlüğü için tavır koyan Türkmenler gemileri yakmış durumda.
”İşitmeyen kulağa seslenmeyi bırakmak ve kendi bildiğine bakmak lazım. Seslerimizi duymayan kulaklar gün gelir başka sesleri duyar” diyen Irak, Türkmen Cephesi Başkanı Erşat Salihi’nin bu cümlesi Türkmenlerin sesi niteliğinde...
Allavi’nin Türkmenlere yönelik empati dolu cümleler etmesi ve ‘Türkmenlerin haklarının yıllardır yok sayıldığını’ dile getirmesi, Türkmenler tarafından hoş karşılansa da bu durum tek başına yeni hükümetin kabul görmesinde yeterli değil.
Yeni hükümetle Irak sokaklarının ateşi düşer mi derseniz düşmez derim! Yeni hükümet kurma girişimleri bir tampon görevi görse de derin ayrışma kanamasını durdurmaya yetmeyecektir...