Türkiye karpuz gibi ikiye bölündü.

Tabi ki Tarkan şarkısı " GEÇÇEK" yayınlanmaya başladı.

Çatır diye yine ikiye bölündük.

Şarkı politik mi, yoksa sadece koronadan ve yasaklarından bunalan insanların halini anlatan şarkı mı?

Hakikaten herkes, kendi kişisel derdi dışında ülke tartışmalarından, kavgalarından, hatta her şeyden bunalmadı mı?

Ben şahsen ülke dertlerinden ve her şeyden çok bunaldım.

Herkesin öfkeli olmasından çok bunaldım.

Kimse kimseyi sevmiyor çok bunaldım.

Kimse kimseye güvenmiyor çok bunaldım.

Paramız yok, her şey çok pahalı bir şey alamıyoruz çok bunaldım, bulaşıcı korona ensemizde duruyor çok bunaldım  

Bu bir kere bir siyasi partinin şarkısı asla değil.

Bu şarkı için Tarkan' a öyle büyük paralar verebilecek hangi muhalefet partisi olabilir ki.

Ismarlayacaksın, adam kabul edecek, şarkıyı yapacak, ülkenin gündemine oturacak.

Şarkı şu anda dünyada çıktığı süre içinde en çok tıklanan 1.şarkı, beğeni alan 2.şarkı olmuş.

YouTube’da kısa sürede 10 milyonu geçmiş.

Ben kendi anladıklarımı yazayım.

Tarkan, çok akıllı, profesyonel bir şarkıcı.

Ve adam çok belli ki YouTube ile anlaşma yapmış ve bu şarkı o platformda yayınlanmaya başlamış.

YouTube yeni aplikasyon shortta (ya da ben yeni öğreniyorum) günlerden beri şarkısının geleceği an be an yayınlanıyor.

Ben buradan inanılmaz para kazanacağını ve özel bir anlaşma yaptığını düşünüyorum.

Nasıl olsa duyacağız ve öğreneceğiz.

GEÇÇEK bence sırt sıvazlamak demektir.

Geççek yani, geçecek demenin kime ne zararı var ki.

Anamız babamız bize kim bilir kaç defa üzülme geççek demiştir.

Çocukken, büyürken ve daima canımız sıkıldığında ya da sevdiğimiz birinin canı sıkıldığında sırtını geççek diye sıvazlarız ya.

Bu öyle bir şey.

Bu şarkıya kim nasıl ve neresinden isterse sarılsın.

Şarkıyı klibi ile seyrettiğinizde ne demek istediğini daha iyi anlıyorsunuz.

Üstü gömlek kravat ceket, altında bokser ile home ofis çalışan bunalan biri, tekstilde çalışanlar, çocuk işçiler, Ebrar, daha nice ülkemden insan halleri var.

Tarkan ülkesini dışarıdan seyretmiş ve yaşanılan ne varsa kendi gözlerinden ve dilinden anlatmış.

Hem şarkı sözlerinde hem klipte tabi ki mesajlar var.

Çok problem var demek istiyor.

Beğeniriz beğenmeyiz.

Dinleriz dinlemeyiz 

Ama herkesin politik bir bakışı ve inandığı şeyler olabilir.

Ve hakkı vardır.

Kimi her şeyden mutludur ve memnun olmaya hakkı vardır.

Kimi her şeyden şikayetçidir ve şikayet etme hakkı vardır.

İnsanlar haklarını kullanırlar.

Yeter ki.

Kavga etmeyelim.

Nefret etmeyelim.

Ve bir şarkıya çok büyük anlam yüklemeyin.

Sen siyasi anlam yūkle, geççek de.

Diğeri siyasi anlam yüklemesin, ama kendine göre ortada ne sıkıntısı varsa geççek desin.

Ben bir şarkının ve kavgalarının beni yormasına izin vermeyeceğim.

Ama karpuzun bir tarafı olmayacağım.

Gece gündüz dinleyeceğim bir şarkı değil.

Benim bu ara, kapıya çarptım dirseğim çok acıyor ve ağrıyor.

Geççek dediğin şey, geçmesi gereken şeyler ise kime ne zararı var ki.

GEÇÇEK İŞTE.

Funda’nın aklındakiler…

… Z kuşağı.

Anne ve babaların biz yaşamadık onlar yaşasın, biz yapamadık onlar yapsınlar diye gayret içinde büyüttükleri çocuklar.

Tamamen teslim olmuşlar.

Çocukların okul arkadaşları var, sosyal çevreden geldikleri arkadaşları var.

Ama anne babaları var mı bilmiyorum.

Anne babayı beğenmiyorlar, evdeki yemekleri beğenmiyorlar.

Aslında hiçkimseyi beğenmiyorlar.

Hata yaptıklarından "aaaa onlar daha çocuk" diyorlar.

Ama diğer yandan, "onlar çok farklı, farkındalığı yüksek, internet dünyasında büyüdüler" falan.

Sonuç olarak bir şımarıklık var, yükseliş var, bu kesin bunu kabul edelim.

Yani şımarıklar.

Sabah güno diyorlar.

Aşko diyorlar.

Kuşko diyorlar.

Nişantaşı’na gidecekler Nişo diyorlar.

Çok haklısınız.

Devam şımarıklar.

Funda'nın aklındakiler…

... Sosyolog Profesör Nilüfer Narlı.

Dolandırıcılara 500 bin TL kaptırmış.

İnanılmaz değil mi.

Kadına,

Ben polisim diyor, Adalet Bakanlığı ve MİT ortak gizli bir operasyon yapıyor ve siz de vatana hizmet edin, diyorlar.

İnsanın basireti bağlanıyor galiba.

Ben ne alaka demiyor.

Bundan daha aptalca bir hikaye olamaz demiyor.

"Ben polisim, hesaplarınız ele geçirildi, para ve altınlarınız incelenecek, şifremiz de Barış Pınarı" diyorlar. 

Nilüfer hanıma "para ve altınlarınız incelemeye gidecek" diyorlar.

İşte buna inanmak ne kadar imkansız değil mi? 

Para ve altın nasıl incelenecek ki.

Ve kadın 500 bin TL değerinde para ve altınlarını götürüyor ve veriyor.

21 yaşında salak bir hırsız, koskoca profesörü dolandırıyor ve kandırıyor.

Neyse dolandırıcılarından birini yakalıyorlar, umarım çalınan parayı bulurlar.