Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, Salı akşam saatlerinde Trabzon Sanayi ve Ticaret Odası'nda yaptığı konuşmada hükümetin hayata geçirdiği teşvik paketlerine değinerek, "Bu teşvikler aynı zamanda piyasada nakit sıkışıklığının azaltılmasına da önemli katkıda bulunuyor.

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, Salı akşam saatlerinde Trabzon Sanayi ve Ticaret Odası'nda yaptığı konuşmada hükümetin hayata geçirdiği teşvik paketlerine değinerek, "Bu teşvikler aynı zamanda piyasada nakit sıkışıklığının azaltılmasına da önemli katkıda bulunuyor. Tabi piyasaya asıl finans desteği sağlaması gereken kurumlar kimler, bankalar ama bankalar rahat durmuyor" dedi.

Cumhurbaşkanımız bankalar konusunda çok dertli… Bakın ne diyor “Bakıyorsunuz hâlâ biz 'Faizler düşmesi lazım' diyoruz, bankalar ise vatandaşın oraya yatırdığı paraları kendisi için adeta bir soyup soğana çevirme aracı olarak kullanıyor. Kendi parası değil, vatandaşın oraya emanet ettiği para ve o bunu kalkıyor kendisi acımasızca yüksek faizle kendisine bir rant aracı hâline çeviriyor. Ama ben inanıyorum ki gerek Merkez Bankamız, devlet bankalarımız bu konuda kararlı adım atmak suretiyle inşallah bu işi aşağı çekeceklerdir."

Ama maalesef olay öyle değil. Vergi rekortmeni kamu bankalarımız var! Bu ne demek? Karlarını ikiye katlayan bankaların başını kamu bankaları çekiyor ve Cumhurbaşkanımızın dediği gibi kararlı adımlar atmaya hiç niyetleri yok…

Cumhurbaşkanımız “geçtiğimiz yıl çektiğimiz onca sıkıntının sonunda Türkiye yüzde 2,9 büyürken bankalar yüzde 40 civarında kar artışı elde etmişse burada bir sorun var” diyor ve ekliyor “bu bir felaket ve bu para bunların cebinden çıkmıyor, kendi öz sermayeleri değil. Biz kimseden zararına bir iş yapmasını istemiyoruz ancak bankalardan kredi şartlarını ve faiz oranlarını makul seviyelerde tutarak ülkemizin gelişmesine, kalkınmasına katkı sağlamalarını beklemek de hakkımızdır diye düşünüyorum" diyor…

Bütün bu uyarılara rağmen kamu bankalarımız kendi karlılıklarını ön plana alıyor ve sosyal karlılık konusuna bile bakmıyor… Konuştuğumuz hükümet yanlısı ekonomistler bile bunu doğruluyor ve neşterin buraya vurulması gerektiğini ısrarla söylüyorlar…

Bu arada kamu bankalarının karlarını Maliye’nin gelir olarak bütçede gösterdiği ve bu kar eden kamu bankalarına fazla karışmadığı söyleniyor…

Kamu bankalarına ağır koşullarla borç veren kamu bankaları bu alışkanlıktan vaz geçecek mi? Yani Cumhurbaşkanımızın çağrısına öncülük edecekler mi yoksa bildiklerini mi okuyacaklar?