Son yıllarda Türk-Amerikan ilişkilerinde meydana gelen gerilimleri Sam Amca'nın giderek artan duyma sorununa bağlamak lazım…
“Sam Amca bu PKK çok tehlikeli bir terör örgütü sen neden buna yardım ediyorsun, onu bilhassa Suriye’de semirtiyorsun?”
“Evlat çok haklısın, bunlar çok tatlı çocuklar. Bak şu resimlerine, kızlı erkekli yeşiller giymiş gençler ne de tatlı duruyorlar… Hem de kızların da başları açık, tam bana göre…”
“Sam Amca bunlar tatlı falan değil, bunlar apaçık terörist! Sen bunları başka teröristleri Suriye’den kovmak için kullanıyorsun!”
“Güzel evladım çok haklısın, bunlar çok iyi çocuklar…”
“Yaa, Sam Amca beni duymuyor musun? Duyuyorum evladım, hatta niye bar bar bağırdığını anlamıyorum…”
“Sam Amca bir de şu seni Pennsylvania’daki kiracı sorunumuz var… Hani şu Fetullah Gülen…”
“Evet, evladım, ne tatlı bir yaşlı adam değil mi?”
“Sam Amca bu adam tatlı falan değil, seni kandırıyor, adam resmen şeytan. Geçen gün silahlı adamlarını gönderip bizim evi basmaya kalktı…”
“Oh ne iyi olmuş evladım, elleri değmişken sizin evin köşesini bucağını da bir temizleselerdi…”
“Sam Amca bu adamı evden kov!”
“Haklısın oğlum, onun kirası çok yüksek biraz kira indirimi yapalım…”
“Çocuğum biliyorsun artık eskisi gibi genç değilim, ben gidip biraz uzanayım…”
İşte ABD ile son yıllardaki ilişkimizin ve diyaloğumuzun özeti… Dünya başımıza yıkılır Donald Trump “ilişkilerimiz hiç bu kadar yakın olmamıştı der”, Tillersonlar, Mattisler bizi uyutur…