Acaba Putin'in Rusyasında antisemit bir kampanya mı yürütülmüştü?
2000'lerde Rusya'nın antisemitistleri ülke ekonomisinin büyük bir kısmını kontrol eden oligarkların çoğunun Yahudi olduğu iddia ederlerdi. Bu isimler arasında Boris Berezovsky, Mikhail Khodorkovsky, Vladimir Guzinsky, Alexander Smolensky, Mikhail Friedman, Vitaly Malkin, Oleg Deripaska ve Roman Abramoviç sıkça sayılırdı. Ancak geçen zaman içerisinde bu zengin insanların bazıları öldü, bazıları hapse girdi veya başka ülkeye yerleştiler. Acaba Putin'in Rusyasında antisemit bir kampanya mı yürütülmüştü? Bu yargıya kolaylıkla varamayacağımız bir konudur. Sanırım Berezovsky ile incelemeye başlayabiliriz.
Boris Berezovsky (23 Ocak 1946 - 23 Mart 2013), Platon Elenin ismiyle de bilinir. Babası da bir mühendis olan Berezovsky 1968'de Moskova Orman Mühendisliği Enstitüsü'nü bitirdi. 1969 ila 1987 arasında Rusya Bilimler Akademisi'nde araştırmacı daha sonra bölüm başkanı olarak görev yaptı. 1989'da Badri Patarkatsişvili ve Rus otomobil üreticisi AvtoVAZ'ın bazı üst düzey yöneticileriyle birlikte LogoVAZ'ı kurdu. 1993 yılında geleceğin başbakan yardımcısı Alexander Voloşin ve AvtoVAZ Başkanı Vladimir Kadannikov ile beraber Bütün Rusya Otomobil Birliği'ni (AVVA) kurdu. "Halk arabası" üretecek bir fabrikanın inşası için küçük yatırımcılardan 45 milyon ABD dolar toplandı, bu paralarla fabrika kurulmadı ama AvtoVAZ'a ortak olundu.
1994'te Berezovsky'nin otomobili bombalandı. Şoförü öldü ve kendisi yaralı kurtuldu. İlginçtir bu yazıda isminden birkaç kez bahsedeceğimiz Alexander Litvinenko olayla ilgili FSB soruşturmasına öncülük etti ve suikastı AvtoVaz'ın bazı eski yöneticileriyle ilişkilendirdi.
Berezovsky Aralık 1994'te, Sovyet TV Kanalı ORT Televizyonu'nun (eski adıyla Pervyy kanal) kontrolünü ele geçirdi. 1995'ten sonra ise ortağı Patarkatsişvili'yle beraber Roman Abramoviç'in altıncı büyük Rus petrol şirketi Sibneft'in kontrolünü ele geçirmesine yardımcı oldu.
Berezovsky Ocak 1996'da Davos'taki Dünya Ekonomik Forumu'nda Boris Yeltsin'in yaklaşan cumhurbaşkanlığı seçimlerindeki kampanyası için birçok iş adamının desteğini sağladı. "Davos Paktı" olarak anılacak olan bu destek kampanyası oldukça faydalı oldu. The Guardian'ın haberine göre Berezovsky ve arkadaşları kampanya için 140 milyon sterlin toplamışlardı. Yeltsin'e iyice yaklaştı. 16 Haziran 1996'da Yeltsin, General Alexander Lebed ile taktik bir ittifak kurduktan sonra devlet başkanı seçimlerinin ilk turunda birinci oldu. 3 Temmuz'daki ikinci tur oylamada da Komünist Gennady Zyuganov'u yendi. Bu zafer Gusinsky'nin NTV kanalı ve Berezovsky'nin ORT kanalının desteğiyle ve iş dünyasının seçkinlerinden gelen parayla mümkün olmuştu.
17 Ekim 1996'da Yeltsin, General Alexander Lebed'i darbe planladığı gerekçesiyle Ulusal Güvenlik Danışmanlığı görevinden aldı. Lebed görevden alınmasıyla ilgili Berezovsky ve Gusinsky'yi suçladı ve gözden düşmüş General Alexander Korzhakov ile bir ittifak kurdu. Yeltsin Berezovsky'yi Çeçenya'dan sorumlu Sekreter Yardımcısı olarak görevlendirdi. Berezovsky, Çeçenya'da Azerbaycan petrolünü taşımak için bir boru hattının inşası konusundaki öncelikleri açıkladı. Rus iş dünyasını Çeçenya'nın yeniden inşasına katkıda bulunmaya çağırdı ve Grozni'de yapılan bir çimento fabrikası için bağışta bulundu. Forbes dergisinin 1997'de yayınladığı zenginler listesine göre Berezovsky'nin serveti 3 milyar dolar civarındaydı.
Berezovsky Svyazinvest özelleştirmesinde arasının bozulduğu Çubays'in etkisiyle Güvenlik Konseyi'ndeki görevinden alındıktan sonra da Çeçen liderlerle temasını sürdürdü. Eylül 1998'de özel jetiyle uçurduğu iki İngiliz, Jon James ve Camilla Carr da dahil olmak üzere 69 rehinenin özgürlüğe kavuşmasında etkili oldu. 2005 yılındaki bir röportajda, İngiltere'nin Rusya Büyükelçisi Sir Andrew Wood'un bu olaya müdahil olduğunu ayrıca İslamcı lider Movladi Udugov'un Britanyalıların serbest bırakılmasına yardımcı olduğunu açıkladı.
Berezovsky, Nisan 1998'de Bağımsız Devletler Topluluğu icra sekreteri pozisyonuna atandı. Artık Yeltsin'in kızı Tatyana ve Yumaşev'in de dahil olduğu Yeltsin çevresinde birbirine sıkı sıkıya bağlı bir danışman çemberi olan "Aile"nin bir üyesiydi. O dönemde "Aile"nin desteği olmadan önemli bir hükümet atamasının yapılamayacağı söyleniyordu. Bu iç kabine Berezovsky'nin iki arkadaşını, eski AVVA ortağı Alexander Voloşin'i ve Roman Abramoviç'i de içeriyordu. Başlıca endişeleri, daha devletçi bir anlayışa sahip Başbakan Yevgeny Primakov'un başkanlık talebine karşı başka bir aday bulmaktı. (devam edecek)