Ligin zirvesinde, şu anki görünen şekliyle; 60 puanlı Beşiktaş liderlik koltuğunda oturuyor.

Toplam 42 haftadan oluşan, namıdeğer Süper Ligimizin 30. Hafta karşılaşmaları bu hafta oynanacak. Daha başka bir deyişle, başladığından beri en uzun Süper Ligimizin son 13 haftalık dönemine girdik.

Ligin zirvesinde, şu anki görünen şekliyle; 60 puanlı Beşiktaş liderlik koltuğunda oturuyor. 2. ve 3. sırada 58’er puanlı Galatasaray ve Fenerbahçe, 4. sırada ise 51 puanlı Trabzonspor yer alıyor. Kısaca şunu söyleyebiliriz. Bir süredir başarılı maçlar çıkaran Beşiktaş liderlik koltuğunda şimdilik rahat gibi görünüyor ama 58 punlı Galatsaray ve Fenerbahçe sıkı takipte ve liderlik koltuğunda onu pek de rahat bırakmayacaklardır.

Ligin altında ise fırtına öncesi bir sessizlik var. Bir galibiyetin sıklıkla sıralama değişikliği yapabileceği bir görüntü olmasına rağmen, 21 puanı ile oldukça zor durumda görünen Gençlerbirliği son sıralardaki diğerlerine göre biraz daha sıkıntılı gibi.

Şampiyonluğa 13 maç kala, ligin zirvesi de, sonu da zorlu karşılaşmalara sahne olacak. O nedenle şu ana kadar yaşanan olumsuzlukların giderek daha da karmaşık hale gelmesine şimdiden engel olunması gerekiyor.

Bu konuda var olan sorunlarla ilgili birçok yazı yazdım. Sorunlar hala devam ediyor. Radikal çözümler hala ortada yok.

Geçen haftalarda durumu anlatabilmek için şunları yazmıştım;

“Birileri çıkıp; ligin başından beri kimin aleyhine veya lehine daha çok penaltı çalındığı, kime daha çok kırmızı kart gösterildiği, kayırmalardan hangi takımların daha çok sebeplendiği, maç sonuçlarına göre kimlerin daha çok sikayetlendiği veya ağladığı, hangi takımların futbolcularına, hocalarına ve yöneticilerine ne cezalar verildiği, tahkimin kararlarından ne kadarının tartışıldığı gibi dillere düşen istatistiki bilgileri derleyip toparlasa hangi sonuçlar çıkacaktır hiç merak edeniniz oldu mu?”

“Süper Lig’in son 13. haftası oynanacak. Ortalık karmakarışık. Hakemlere olan güven neredeyse ortadan kalktı gibi. VAR denilen uygulamada, yapılan yanlışlar, hakemlerin kendilerine olan güvenlerini iyice zedeledi, futbol karşılaşmalarında hakem yönetimleri neredeyse VAR hakemlerinin kontrolüne geçti. Şikayetlerin merkezinde VAR hakemleri var”.

“Bazıları canı yandığında ağlama konusunda hiç geri durmuyor. “İşine geldiğinde sus, ama, işine gelmediğinde ise şikayetlen!” Ortada var olan sorunlara çözüm için hiçkimse bir şey yapmıyor ama şikayetletmekten de geri kalmıyorlar”.

“Tüm kulüp yöneticilerinin rekebet dışına taşınan tartışmalarının neredeyse gündelik hale dönüştüğü, hatalar zincirinin kontrolden çıktığı, hakemlere güvenin kalmadığı, hakların yenildiği iddialarının iyice ayyuka çıktığı, futbolumuzu yöneten TFF’nin, kulüpleri koruması, sorunlarına çözüm bulması için var olan Kulüpler Birliği Vakfı’nın, hakemlerinin yaşadıklarını iyi analiz edemeyen MHK’nın gidişatı sadece sayrettiği bu ortamda lig nasıl bitecek”.

Durumdan şikayetlenler iyice arttı. TFF Başkan Nihat Özdemir bu konulara mutlaka anlaşılır yanıtlar vermeli. Şikayetlerin iyice dile düştüğü bu ortama neden ve nasıl geldiğimiz konusunu mutlaka Süper Lig Kulüp başkanlarıyla konuşarak araştırmalı, konunun ilk adresi olan Kulüpler Birliği Vakfı ile birlikte mutlaka çözmesi gerekiyor.

Durumdan ve özellikle, maçları yöneten hakemlerin atanması başta olmak üzere, öncelikli olarak VAR ve AVAR’ın durumundan şikayetçı olmayan kulüp yok. VAR’ın sahadaki hakem kararlarını etkilemediği maç yok neredeyse. Sahadaki futbolcuların herhangi bir durumda hakeme VAR’a gitmesi gerektiğini ikaz etmediği maç yok. VAR kararları ve oradaki hakemlerin tartışılmadığı maç yok. Ve hakemleri sürekli eleştirilen, bu hakemleri atayan ve yönetim sorumluluğunu taşıyan MHK Başkanı’ndan hiç ses yok..

Ligin altında da, üstünde de, amansız bir mücadele var. Sona yaklaştıkça, daha da sertleşecek. Süper Ligimiz, işini yürütebilenin nemalanacağı bir sona mı mahkum olur bilinmez ama, gidişat hızla belirsizliği doğru kayıyor durumda.

Sorunlar kronikleşmeden, kalan 13 haftada sorunlara ivedilikle çözüm bulunmalı..