İncir meyve mi çiçek mi?
Meyvelerin en güzeli hatta en talısı, çok iddilali bir söyleme göre meyvelerin en güzeli incir yıllardır kimliğini arıyor durumda. Bu konuda birçok yazı yazıldı ama genelde birleşilen bir tanıtımı var ki, dünyanın “en güzel meyvesi incir” aslında içe dönük olarak oluşan bir çiçekmiş. O muhteşem, tatlı, alımlı haliyle bu aylarda pazarları ve marketlerin manav reyonlarını süsleyen kendini oldukça da pahalıya sattıran “çok pahalı” bir meyveymiş.
Bu arada böylesine güzel öyküsü olan incir, başka tanımlaması ile dünyanın en güzel ve tatlı meyvesi olarak adından söz ettirir. Bu güzel meyvenin neredeyse anavatanı sayılan Ege bölgesinde; Aydın, İzmir ve Muğla yörelerinin olduğu söylenir. Dahası; en güzel incirlerin yetiştiği ülkemiz dünyada yetişme oranı olarak neredeyse yüzde ellilik bölümünü ve en iyisinin, tatlısının ülkemizde yetiştiği kayıtlara geçenidir.
Özellikle Ege bölgesinde; Aydın, İzmir, Muğla ve Hatay çevresinde yaygın şekilde yetişen beyaz ve siyah renkteki “Bardacık” adı verilen ve dünyanın en güzel meyvası olarak adlandırılan incir çeşidinin yanı sıra, özellikle orta ve Doğu Karadeniz bölgesinde yaygın şekilde yetişen patlıcan / kavak inciri adıyla bilinenleriyle ülkemiz incir yetiştirciliğinde dünyada ilk sıralarda yer alır. Bu arada, Aydın ve bölgesi dağ yamaçlarında yetiştirilen beyaz incir, kuru incir olarak üretilen ve ihraç edilen çok önemli ürünlerimizdendir.
Doğu Karadeniz’de yetişen patlican/kavak inciri olarak bilinenleri ise, meyve olarak tüketilmesinin yanı sıra dönem sonunda dalında iyice olgunlaştıkdan sonra toplanıp yapılan incir reçelleriyle bölgede en çok tüketilenidir.
İncirlerimiz eylül ayından yıl sonuna kadar eksikliğini hissettirmezler.
Benim de en çok sevdiğim meyve olan incirle ilgili birçokları tarafından bilinen ve dillendirilen ilginç öyküsünden söz edelim burada kayıtlara geçsin;
Tarih kayıtlarına geçmiş incir öyküsü;
“İNCİR AĞACI TARİHÇESİ”
“Tarihçi Herodot, MÖ 484 yılında Anadolu'da yetişen enfes incirlerden söz etmektedir. İncirin botanikteki ismi olan "Ficus Carica"da Ege Bölgesi'ndeki antik yerleşim alanı "Caria" dan gelmektedir. İncir, daha sonra Anadolu'dan Orta Doğu, Hindistan ve Çin'e yayılmış dünya çapında tanınır hale gelmiştir.
Herodot'a göre, kuru incir Lydia'da yaşamın en temel nimetlerinden sayılmaktadır.
O kadar ki; "Perslerin yiyecek incirleri olmadığı" söylenerek kralın Perslerle savaştan vazgeçmesinde araç olarak kullanmıştır.
Efsaneye göre tanrıça Demeter, kendisini konukseverlikle ağırlayan Phytalos'a hemen oradıkça yarattığı incir ağacını hediye etmiştir ve gezgin Pausanias, kahramanın mezar taşında şunları okumuştur: "Burası, bir zamanlar kahraman Phytalos'un yüce Demeter'i konukseverlikle ağırladığı yerdir ve Tanrıça ilkin burada kutsal incir dediği meyveyi yaratmıştır. O gün bu gündür Phytalos soyunun asla tükenmeyen onurunu süsler." Alıntıdır.
.............................................................
“İncirin ilginç hikayesi”
BÜTÜN MEYVE AĞAÇLARI ÇİÇEK AÇARKEN
İNCİR AĞACI NEDEN ÇİÇEK AÇMAZ”
“İncirler teknik olarak meyve değil ters yüz edilmiş çiçeklerdir. Çiçekleri armut şekilli bir kozanın içinde açar ve daha sonra olgunlaşıp yediğimiz meyvelere dönüşür.
Daha sonra her bir çiçek bir adet bir tohumlu aken adı verilen sert kabuklu bir meyve oluşturur. Her incir birkaç adet akenden oluşur. Yani incir yediğimizde aslında birden çok meyve yemis oluruz. Ama inciri sıradışı yapan şey sadece bu değil. İncir çiçekleri içeride büyüdüğü için özel bir polenleşme sürecine ihtiyaç duyarlar.
Polenleri yayması için rüzgara veya arılara bel bağlayamazlar. İşte bu noktada incir arısı devreye girer. İncirler genetik malzemesini yayacak incir arısı olmadan türlerini devam ettiremezler. İncir arısı da incir olmadan yaşayamaz çünkü larvalarını buraya bırakır. Bu ilişkiye mutualizm adı verilir.
Dişi incir arısı yumurtalarını bırakmak için erkek incire girer bu arada erkek incirleri yemiyoruz. Erkek incir arı yumurtalarını ikame edecek bir şekle sahiptir. Dişi arının kanatları ve anteni incirin küçük aralığından içeri girerken kopar bu yüzden arı içeri girdiğinde dışarı çıkamaz. Buradan sonra yaşam döngüsünü sürdürme görevi yavru arılardadır.
Erkek yavru arılar kanatsız doğarlar çünkü yegâne görevleri dişilerle çiftleşmek ve incirin dışına doğru bir tünel kazmaktır. Dişi yavru bu tünelden dışarı çıkarak polenide beraberinde götürür. Eğer incir arısı yanlışlıkla erkek incir yerine yediğimiz dişi incirlerin içine girerse içeride üremesi için gerekli koşullar bulunmaz. Ve geri dışarıda çıkamaz çünkü kanatları ve anteni kopmuştur.
Bu yüzden ne yazık ki arı içeride ölür ama bu gereklidir. Çünkü çok sevdiğimiz bu meyvenin polenleri bu şekilde dağıtılır.
Endişelenmeyin bu demek değil ki incirin içindeki çıtır çıtırlık arı kadavrası. İncir arıyı protein parçalamak için “fisin incir enzimi” adı verilen bir enzim kullanır. Ancak yinede bu enzim hayvanın dış iskeletini tümüyle parçalamaz. Yani evet teknik olarak inciri ısırdığınızda aslında incir arılarını veya diğer bir deyişle zamanında incir arısı olan bir şeyide yiyorsunuz.” Alıntıdır.
.........................................................................................
Dünyanın en tatlı meyvesi olarak bilinen ve sevenlerinin çok beğenerek yediği incirlerimiz birçok çeşidiyle anavatanı Anadolu olarak bilinen özgün, alımlı, alımlı olduğu kadar pahada genelde olukça pahalı olarak satılan bir meyvasıdır. Yukarıda nlattığımız gibi başta ve bölgenin yanı sıra birçok bölgemizde Eylül ayından Aralık ayına kadar yetiştirilen dünya üretiminin yüzde ellisinin karşılandığı bir meyvesidir.
“OCAĞIMA İNCİR AĞACI DİKTİN NE DEMEK!
Neden incir ağaçları, bahçelerin eve uzak bölümlerinden?
İncir ağacı evinizin önüne dikecekseniz dikmeyin. Gölgesi için de dikecekseniz de dikmeyin.
Kökleri aşırı sık, yayılımcı politika izlerler, aynı zamanda güçlü ve genişleyicidir.
Suyu da çok sever. Diğer kökler gibi engel karşısında kök engelin etrafını dolanmak yerine delip geçer. Beton olsa, plastik te olsa geçer.
Bu yüzden evin yakınında incir ağacı dikmek o evi batırmak demektir,
Evin su borularını kanalizasyon kanallarını, temellerini İncir ağacı kökleri,
Uzun zaman içinde büyüyerek deler geçer. İncir suya koşar,
Su nerdeyse onu bulur, incir ağacının kökleri toprak altındaki suyu bulmak için metrelerce uzar.
Eğer incir ağacını evinize yakın dikerseniz, O mutlaka, evin su giderini bulur.
Yıllar sonra bir bakarsın mutfağında, banyonda lavabodan incir kökü çıkmış...
Ya da kökler ahtapot gibi boruları sarar, tıkar, hatta parçalar.
Başınıza büyük iş açar… Yani ocağınıza incir ağacı dikilir.
İncir kökü, suyu bulmak için toprak altında 10-15 metre gider.
İnciri evlerden uzak dikmenin nedeni budur.
“Ocağına incir ağacı dikmek” sözü de buradan gelir. / Alıntıdır
Bu arada, incir ağacının uğursuzluğundan söz edilir. İncir ağacından düşme sonrası oluşacak yaralanma kazalarının da ölümcül olarak sonuçlanabileceği de “şehir efsanesi” olarak dillendirilen bölgelerimiz de var.