'Dinamikler kendinden olanı destekleyip tercih etmediği sürece tanınmayı, marka olmayı, kalkınmayı, kök salmayı ve güçlenmeyi bekleyemez!
Şehirler, bölgeler, kültürler, ülkeler kendi cevherlerini işleyerek tanıtım kapılarını dünyaya açmalı.
Misal ABD’nin dünya devi olmasında en önemli katkıyı sinema ve müzik sektörü sunmadı mı? Önce kendi kahramanlarını yarattı, sonra kendini dünyaya pazarladı ve arkası zincirleme bir şekilde geldi...
Değerlerini keşfet, yatırım yap, maddi-manevi destek ol, önüne kapıları arala ki onlarda senin doğru tanıtım yüzün olsun! Dünya devi ülkelerin ve markaların sırrı işte bu kadar basit, masrafsız ve kalıcı!
Ya da büyük markalara bakın. Çoğunun eğitim ve vakıf faaliyetlerinin ne kadar aktif olduğunu görürsünüz. Çocukları ve gençleri destekleyerek kökten beslenme yolunu tercih ederler...
Geçen yıl Arhavi’de düzenlenen bir festivale katılmıştım. Gündüz etkinlikler akşam da tadına doyumsuz halkoyunları ve konserler vardı. O konserlerde yerelde olan sanatçılar ve zamanında aldığı desteklerle Arhavi’den ulusala mal edilmiş isimler tercih edilmişti.
Ayrıca birkaç ay önce Tunceli’de büyük paralar karşılığı sahne alması gereken bir isim son dakika gerekçe belirtmeden dinleyicileri yüzüstü bırakarak ‘sahneye çıkmayacağım’ demişti. Tunceli Valisi de ani ve yerinde bir kararla yerel sanatçıları sahneye davet etmişti. İyi ki de etmişti çünkü herkes büyük keyif almıştı.
Şimdi soruyorum; Arhavi ve Tunceli’de sahneye çıkan isimler ‘yerelin cevherleri’ olmasaydı aklımızda bu kadar güzel bir şekilde kalır mıydı? Sizi bilmem ama benim aklımda kalmazdı.
En büyük sorunumuz şu; yerelle çalışıp birlikte güçlenmek yerine geneldeki partnerlere çuvallar dolusu paralar ödeyip kısa zamanda unutulan işler yapmak! Çünkü dışarıdan çalışmak için davet ettiğiniz partnerler size sadece ‘yapılması gereken bir iş’ gözüyle bakar. İşini yapar, ücretini alır, unutur, gider...
Yerelden aldığınız doğru çalışma partneri böyle yaklaşır mı peki? Sanmıyorum çünkü o topraklar sadece ekmeğini kazandığı yerler değil! O topraklar geçmişi ve geleceği ile sımsıkı tutunduğu can damarlarıdır... Aidiyet hissi ile yapılacak her çalışmanın, verilecek her emeğin, söylenecek her cümlenin binlerce misli vardır. Yeter ki zamanında ve yeterince destek görsün cevherler..
Boy verdiği şehirden veya ülkeden hak ettiği değeri göremeyen kişiler büyük acılar ile bedeller ödeyerek marka olmayı başardığı an geriye döner mi hiç? Dönmez!
‘Bize destek ol’ dediğinizde olur mu? Olmaz! Vefa ve köklerden bahsedip etkilemeye çalıştığınızda etkilenir mi? Etkilenmez! Tam aksine ‘ben sizin vefanızı neden görmedim’ diye tepki gösterir!