Bir gün yaşanan ve yazıyı yazdığım sırada 41 canın kaybolduğu, gönüllere kor ateş düşüren maden kazası haberiyle sarsıldık.
Dün yazı yazmak için bilgisayar başına geçtiğimde na yazmalıyım veya yazı yazabilmeye yetecek isteğim var mı onu da bilemeyerek günün yazısını başladım ama, maden kazasının yarattığı duygu yoğunluğundan pek de yazabilecek durumda değildim. Yine de bir şeyler yazmak gerektiğini de göz ardı edemedim.
Bir gün yaşanan ve yazıyı yazdığım sırada 41 canın kaybolduğu, gönüllere kor ateş düşüren maden kazası haberiyle sarsıldık. Bartın’ın Amasra ilçesinde Türkiye Taşkömürleri İşletmesi’ne ait maden ocağında 300-350 metre derinlikle meydana gelen, grizu patlaması sonrasında meydana gelen maden kazası 41 canımızı alıp götürdü. Yazıyı yazmaya çalışırken bir yandan da, televizyon ekranlarına yansıyan, kazada hayatını kaybeden maden şehitlerimze ait cenaze törenlerini ve gözü yaşlı ailelerini de takip ediyordum.
Amasra’da meydana gelen maden kazası alanına Cumhurbaşkanımız başta olmak üzere Meclis Başkanı ve bazı bakanlarımızın da hazır olduğu görüntlerini de izledim. Üst düzey devlet yöneticilerimizin orada olması kazada hayatlarını kaybedenlerin gözü yaşlı aileleri için büyük bir teselli oldu tabii ki. Merakla bakan gözlerin beklentilerinin en önde geleninin kazanın nedenlerine yönelik sorularına gelecek yanıtları beklediklerini de görebiliyorduk.. Öncelikle beklentileri kazanın nedenleri ve yapılacak incelemeler sonrasında konuşulan ihmal nedenlerinin araştırıacağının ısrarla vurgulanması, yaşadıkları üzüntülerini birazcık da olsa hafifleyebileceği beklentisinde olduklarını gözleyebiliyorduk.
Genelde söylenenlerde öne çıkan “kader” söylentileri, özellikle maden kazaları için iyice gelişen teknolojiler sonrasında artık geride bırakılmalıdır. Maden kazaları için artık “kader” sözcükleri kullanılmamalı. Kaza kazadır ve maden de olsa, önlemleri meydana gelecek hasaları en aza indirilebilmeli ve can kaybının olabildiğince azaltılması veya hiç olmaması önlemlerinin alınması asla ihmal edilmemesi göz ardı edilmemelidir.
Her nedense ülkemizde varolan ve hala maden kazaları sonrasında konuşulan ihmallerin artık olabildiğince azaltılması, hatta tamamen ortadan kaldırılması en etkin sonuç olarak beklenendir. Maden kazalarını kadere bağlamak 2022 Türkiyesi için artık konuşulan neden olmamalıdır. Bartın Amasra’da yaşanan ve 41 canımızının kaybına, anaları, babaları kardeşleri, eşleri ve çocukları gözü yaşlı bırakan can kaybına neden olan maden kazalarının olmaması için gereken önlemlerin alınması aslı görevlerimizden biri olmalıdır.
Önceki gün yaşanan Bartın-Amasra maden kazası, yıllar önce Soma’da yaşananların geride bıraktığı, biraz olsun küllenmeye yüz tutan ama asla unutulmayan, üçyüzün üzerinde can kaybına neden olan Soma maden kazasının acılarını bir kez daha akıllara taşıdı. Maden kazalarını “kader” deyip geçiştiremeyiz. Modern Türkiyemiz’in bu tür maden kazalarının yaşanmaması için alacağı önlemler konusunda yapabileceği çok şeylerin olduğundan hiçbir şüphemiz yoktur.
Artık, özellikle maden kazalarında ihmallerden söz edilmesini asla duymak istemiyoruz.
Kaza bölgesinde bulunan yöneticilerimizi kazaya uğrayan ve can kayıplarının yoğun üzüntülerini yaşayan gözü yaşlı ailelerine söyledikleri, söz verdikleri gibi, kazanın nedenleri enine boyuna iyice araştrılması, varsa ihmaller ve eksiklerin hızla giderilmelidir. İhmallerin tümüyle ortaya çıkarılacağından hiçbir kuşkumuz yok. İhmali olanların gereken cezalara çarptılrılacaklarına inanıyoruz.
Bunlar yapılmazsa, maden kazalarının geride bıraktığı, gözü yaşlı ailelerin, annelerin, babaların, çocukların, eşlerin ve artık bir daha geri dönemeyecek olan maden kazası şehitlerinin geride bıraktıkları günahların altında eziliriz. Anılara kazınan maden kazaları ateşi küllenebiliyor ama asla unutulmuyor.
Başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere ilgili tüm devlet yöneticilermizin bu konuda yapılması gerekenleri yapacaklarına inanıyoruz.
Başta maden kazaları olmak üzere bu tür benzeri doğal afetler bir “kader” değildir.
Bartın-Amasra’daki kömür madeninde 300-350 metre derinlikte meydana gelen grizu patlaması nedeniyle yaşanan kazada, hayatını kaybeden 41 maden şehidimize Allah’tan gani gani rahmet, geride bıraktıkları gözleri yaşlı kederli ailelerine, tüm BARTIN-AMASRA yaşayanlarına sabır ve başsağlığı dileriz.
Bir daha yaşanmaz inşallah.