Bir savaş çıktı, yine herkes her zaman olduğu gibi gündemdeki konunun uzmanı oldu.
Bir savaş çıktı, yine herkes her zaman olduğu gibi gündemdeki konunun uzmanı oldu. Kriz, mriz unutuldu ve savaş izlemeye, savaş konuşmaya başladık. Komplo teorilerine ilgi duyan ve strateji konusunda çalışmalar yapan biri olarak bir yandan ölen, yaralanan insanların haberlerini izlerken üzüldüm, hatta kahroldum bir yandan da bu işin altında ne “TEZGâH” olabilir diye düşündüm. İnceledikçe de bazı şeyler dikkatimi çekti ve bazı konularda şüpheler duymaya başladım.
İşgal mi askeri operasyon mu?
Putin’in KGB tarafından özel olarak eğitilmiş ve yetiştirilmiş bir lider olduğunu hepimiz biliyoruz. Onun “askeri operasyon” dünyanın ise “işgal” olarak adlandırdığı bu eyleminin terminolojik anlamda değerlendirilmesinde ciddi bir hata olduğunu düşünüyorum. Putin’in şu an yaptığı “işgal görünümlü nedeni belli olmayan kendince bazı tezleri” olan bir askeri eylemdir. O, kendi tezine göre Ukrayna’ya barış getirmek istiyor. Dünya ise bunu bir “işgal” olarak yorumluyor.
Bu bağlamda yapılan yorumların tamamının terminolojik olarak hatalı buluyorum. Bir yere gidip oraya bayrağınızı dikip, “burası artık benim yerimdir” dediğinizde “işgal” anlamını kazanır. Geri kalan diğer tüm eylemler gerekçeleri saçma bile olsa askeri harekattır. Tabii ki şunu da eklemek isterim, her ne olursa olsun bir eylemin sonucunda insanların zarar görmesinin ve ölmesinin hiçbir haklı gerekçesi olamaz. Şunu söylemek isterim ki ben Zelensky’nin öyle sanıldığı kadar da bir masum prens olduğunu düşünmüyorum.
Zelensky’nin hayatındaki tesadüfler zinciri
Şöyle bir tesadüf zincirini hayal edin. Biri, Yahudi bir annenin çocuğu olarak dünyaya geliyor. İbrani kültürüne göre çocuk annesinin dinini alır. Bunu Zelensky’nin ailesi nasıl halletti bilmiyorum ama Zelensky teknik olarak bir Yahudi. Olabilir tabii ki, ama onun “seçilmiş” olmasında ilk faktör bu.
Bilenler bilir, İsrail veya Yahudilerin- (burada İbrani dostlarımız Yahudi lafından hoşlanmadıkları bildiğim için bu kelimeyi terminolojik anlamda kullandığımı da eklemek istiyorum) - medyada çok güçlüdürler. Medya devlerinin arkasında mutlaka Yahudi sermayesi vardır. Müzik & medya ve eğlence sektörünü domine ederek popüler kültürü yönlendirme konusunda iddialı bir lobidir. Bu, hukuk eğitimi alana genç çocuk, hayatı boyunca hiç avukatlık yapmıyor ve eğlence endüstrisine giriyor. Orada ona sihirli bir el yardım ederek eğlence dünyasında yıldızının parlamasına yardım ediyor. Komedyen yaptığı esprilerde siyasete bolca yer veriyor ve özellikle Türkiye hakkında da bol bol atıp tutuyor (merak edenler sosyal medyadan yaptığı esprileri bulabilir).
Zelensky komedyenlik yaparken “Halkın Hizmetkarı” adında bir dizi de Ukrayna cumhurbaşkanı rolünü oynuyor ve başarılı oluyor. Eş zamanlı olarak parayı buluyor ve Kvartal95 adlı bir televizyon yapım şirketi kuruyor. Oynadığı dizide Ukrayna Cumhurbaşkanı rolünde olması ne kadar ilginç bir tesadüf değil mi? Allah’ın işine bakın ki daha sonra ülkesinde popüler olan bu arkadaşa birileri oynadığı dizinin adında bir parti kurduruyor ve seçimlerde onun iktidara gelmesini kapı açıyor. Tam Yeşilçam filmi senaryosu.
Beni kimse yemesin. Bütün bunlar bir plan. Batının en çok takdir ettiğim özelliği biz Türklere göre daha sabırlı olması ve her şeyi zamana yayarak sabırla yapmasıdır. Komedyeni önce bir popüler kültür ikonu olarak yarattılar, sonra “Halkın Hizmetkarı” adlı dizi de tıpkı Hollywood’un yıllardır yaptığı gibi sinema yoluyla parlattılar, propagandalarını yaptılar ve popüler kültürü kullanarak onu iktidara getirdiler. Bu seçilmiş komedyen böylece Ukrayna’nın seçilmiş cumhurbaşkanı oldu. Önce batı tarafından “seçildi” sonra da halk tarafından seçtirildi.
Batının seçtiği profil propaganda için uygun bir figür
Bu seçilmiş komedyenin koltuğa oturur oturmaz hizmet etmekle yükümlü olduğu sisteme çalışması gerekiyordu. “NATO’ya girelim”, “Rusya düşmandır, Nazi’dir”, “batı tek çaredir” gibi güzel ve sempatik sözlerle Ukrayna’yı batıya fiksleme oyununa başladı.
Burada şunu da eklemek isterim ki, batı iyi bir seçim yaptı. Yahudi bir aileden gelmesi, oğlak burcu erkeği olarak ağzı laf yapan biri olması, sempatik olması ve ikna yeteneğinin yüksek olması onun bu seçilmişliğinde önemli faktörler oldu. Böylece batı bir “seçilmiş” ile istediği savaşa daha savaş başlamadan girmiş oldu.
Akıllı “yaygaralar” yapmayı biliyor
Verdiği tüm röportajlarda beden dilini ve duygusal zekasını çok iyi kullanan müthiş bir ajitasyon tekniği ile kendisini acındırmayı bilen, iletişim ve ikna yönü güçlü bir adam Zelensky. Gün geldi onu oraya getiren batıya “çaktırmadan” çattı, gün geldi Rusya’ya çattı. Yaptığı her şeyde, söylediği her sözde ve yaptığı her eylemde tamamen Batının programlanmış robotu gibi davranarak propaganda da popüler kültürün öneminin yeni yüzyılda ne kadar önemli olduğunu gösterdi. Ne tesadüftür ki batının yaptığı her şey, önce Zelensky tarafından söylendi. Zelensky batıya ne dediyse batı da onu yaptı. Sanki iki taraf arasında muazzam bir empati ya da iş birliği varmış gibi.
Komedyen olduğu dönemde Türkiye aleyhinde yaptığı saçma sapan esprileri unutup bir anda Türkiye dostu oldu. Bize de çaktırmadan talimatlar yağdırmaya başladı. “Möntro’yu uygulayın, boğazları kapatın” diye emirler verdi. An geldi bize yalakalıklar da yaptı. Bütün bunları Türkiye’yi sevdiği için mi yaptı? Tabii ki hayır! Batının da istediği bir taşla birkaç kuş vurma stratejisini uygulamak için yaptı. Türkiye’yi de gaza getirip bu savaşın içine çekmek için yaptı. Ama Türk devleti bu gaza gelmedi ve bu oyunun bir parçası olmadı. Tarafsız ve gerçek bir barışçıl dış politika yürüttü.
İşini çok iyi yapan bir şovmen
Zelensky müthiş bir yetenek. Ben onun politikacı filan olduğuna inanmıyorum. Soğuk adam Putin’e karşı konumlandırılmış soğuk savaşı başlatmak için programlanmış bir piyon. Batının ağzıyla konuşan, popülist söylemlerle batı tarafından yaratılan bir popüler ikon. İşini de çok iyi yapıyor. Rusya’yı öylesine rezil bir duruma düşürdü ki, Ruslar kusura bakmasın Zelensky karşısında Putin karizmayı fena çizdi. Şimdi dünyada bir Rus nefreti var. Putin dünyanın gözünde “iğrenç bir diktatör”. Kötü bir adam. Zelensky ise bir “kahraman”. Şovmen yönü ve batı medyasının gücü Zelensky’nin ikna gücünü de arttırdı. “Dünya bizi yalnız” bıraktı bu propagandanın da en büyük teması oldu.
Oyunun sakın bu kadarla kalacağını sanmayın. Zelensky öylesine güzel programlanmış ki dünyada stratejik-politik iletişim stratejisinde de bir milat oldu. Susmayacak, batının isteklerini yüksek sesle dile getirmeye devam edecek. Batı bir tane bile askerini savaşa yollamadan olayı maç seyreder gibi seyredecek. Bir yandan da Putin’i gaza getirecek. Hani kavga çıkmadan önce iki taraftan biri “vursana lan, ne duyursun vur göreyim” der ya işte bu kavga ilk günden beri böyleydi. Putin – Zelensky maçı daha doğrusu figürasyonda Zerensky’nin olduğu başrolde ise Putin’in olduğu Batı ile Doğunun savaşı inada bindi. Rus askerleri ölüyor, Zelensky’nin masallarına kanan siviller sözde “demokrasi” adı ile sokaklara atılıyor ve hayatlarını kaybediyor.
Yaptırımlar da en az savaş kadar hukuksuz
Eminim batının baronları “bizim çocuk iyi iş çıkarıyor” diyerek maçı zevkle seyrediyordur. Onlar bu kavgayı seyrederken bir yandan da ekonomik yaptırımlarla dünyanın ekonomik dengesini de kendi lehlerine de döndürmeyi başarıyor. Alternatif bir görüş olarak belirtmek isterim ki, Rusya’ya yapılan ekonomik yaptırımların da hiçbiri hukuki değil.
Diyeceksiniz ki Putin’in saldırısı hukuki mi? O da hukuki değil. Yapılan bu yaptırımlar bir dikta rejiminin yaptığı uygulamalardan farksız. Avrupa Topluluğunun tüzüğü yok mu, dünya bankacılık sisteminin bir tüzüğü yok mu? Siz hangi tüzüğün hangi maddesine göre bu yaptırımları uyguluyorsunuz? Yok işte Eurovision’dan Rusya’yı atıyorlar, FIFA ve UEFA maçlardan atıyor, SWIFT Sisteminden atılıyor, Çaykosvski’nin eserleri yasaklanıyor. Yahu kedilerin yarıştırıldığı bir yarışmadan bile Rus kedisini atıyorlar. Yuh! Bu ne kin ne öfke? Kimse kusura bakmasın ama batının da yaptığı bir psikolojik soykırımdan başka bir şey değil. Hiçbiri etik değil. Hiçbiri hukuki değil. Aksine hepsi “despotça” alınmış kararlar ve en az savaşa katılan Rusya kadar hukuki haklılığı olmayan eylemler.
Batı mademki bu kadar duyarlı güzelim Yugoslavya dağılırken neredeydi? Şimdi tüm Ukraynalılara sözde (!) destek olup mültecilere kapılarını alırken Suriye olayında neredeydi? Bir de Ukrayna’nın AB alınmasının tartışılması olayı tam bir fiyasko. Zelensky buyurdu ve dedi ki “bizi AB’ye alın”. Bu kadar kolay mı bu iş? 60 yıldır AB’de bekleyen Türkiye’nin suçu nedir? Hepsi tezgâh, hepsi plan…
Zelensky’den bir kahraman yarattılar. Padişah gibi sosyal medyaya çıkıp sağa sola talimatlar veriyor. Biden’e talimatlar veriyor, Türkiye’ye, AB’ye herkese talimatlar veriyor. Savaş strateji bilgisi yok, dünya siyasetini bilmiyor. Bir devlet adamı vasfı yok.
Zerensky Moskova’ya yollanır mı?
Peki, ya bu komedyen batının güdümünden çıkarsa ne olur? O zaman batı fişini çeker. Aslında bir iki kez de fişini çekmeyi düşündü ama karizmayı çizdirmemek için durdu. Peki ya bu komedyan ya Putin’i rezil etmeye devam ederse ne olacak?
Putin bu “askeri hareket” olarak adlandırdığı dünya huzurunu kaçıran saçma eylemi savaşa çevirirse, bir de şu an ki başarısız olur ve Rusya’daki iç desteğini de kaybeder ve Saddam gibi yargılanmak üzere papazı bulursa ne olacak? İşte o zaman Rusya’nın dağılması bile gündeme gelebilir, ikinci SSCB vakası bile yaşanabilir. Rusya gücünü kaybederek batı yine tek başına kalır ve tek kutuplu dünya devam eder. Bu filmin başrolünde olan komedyen de bir dünya kahramanı olur.
Peki ikinci durum olursa, yani Putin madara olur ve bu giriştiği kendince “haklı olan” eylemde çuvallar ve Rusya’daki koltuğundan da düşerse, batı onun yerine Zerensky’yi Rusya başkanı yapar mı? Yani Zerensky Kremlin’e gider mi? Batı bunu da yapar. Böylece maçı komple kazanır.
Siz Putin’in yerinde olsanız ne hissedersiniz?
Farz edin ki biraz da kafanız gidik. Çoluk çocuk diyeceğiniz biri size meydan okuyor. Siz de ego yaptınız bir halt ettiniz. Hesap tutmadı. Rakibiniz size ekonomik anlamda suikastlara başladı. Davanızda normal şartlarda iki, taş çatlasa üç günde kazanabileceğiniz bir askeri operasyonda madara oldunuz. Karizma gidiyor. İnsanlar ölüyor. Çevrenizdekiler size çaktırmasa da sizi haksız buluyor, kamuoyu size bilenmeye başladı. Siz ne yaparsınız? İşte maçın en riskli bölümü burada başlıyor.
Batı hayatta 3. dünya savaşına girip ayağına sıkmaz. Ne gerek var şimdi. Böyle bir durumda batının yapacağı en hızlı geri adım Zelensky’yi satmak olur. Bir sabah uyandığımızda bir bakarız ABD ile Rusya anlaşmış olay bitmiş, bizim komedyen de piyasada yok. Bu da olursa şaşırmayın.
Böylece bir “yarat” – “büyüt”- “kullan” – “işin bittiğinde çöpe at” stratejisi daha uygulanmış olur. Komedyen de hayatının filminin oynamış olur. Ancak, şunu asla ama asla unutmamak lazım, bu kavganın sonucu ne olursa olsun, Putin’in Rusya’daki koltuğunu uzun vadede koruması daha da zorlaşacak. Yani orta vadede Putin de yolcu.